Enflasyona karşı tepki: Türkiye'de boykot hareketi büyüyor, Meclis'e taşınıyor!

Türkiye'de enflasyonla mücadele kapsamında atılan adımlar hız kesmeden devam ediyor. Vatandaşların restoran, lokanta ve kafelerdeki fiyat artışlarına tepki olarak başlattığı boykot hareketi, ülke genelinde büyük yankı uyandırdı. Başkan Erdoğan'ın da bu konuda talimat verdiği ve Meclis'e taşıyacağı belirtildi. Vatandaşların sosyal medya üzerinden başlattığı ve kısa sürede geniş kitlelere ulaşan boykot çağrısı, hafta sonu için planlanan geniş çaplı bir harekete dönüştü.

20.04.2024-16:27 - (Son Güncelleme: 20.04.2024-17:34) Enflasyona karşı tepki: Türkiye'de boykot hareketi büyüyor, Meclis'e taşınıyor!

Türkiye'de, restoran, kafe ve benzeri işletmelerdeki fahiş fiyat artışlarına tepki olarak başlatılan boykot kampanyası geniş kitleler tarafından destek buldu. 20-21 Nisan tarihlerinde yapılacak olan boykot çağrısına, akademisyenlerden ünlülere, ekonomistlerden sanatçılara kadar birçok isim katıldı. Sosyal Medya üzerinden yapılan boykot çağrısı, kısa süre içinde geniş kitlelere ulaştı. Ekonomist İris Cibre, boykot kampanyasına destek verirken, bazı işletmelerin tüketiciyi aptal yerine koyduğunu ifade etti. Televizyon programcısı Armağan Çağlayan ise boykota olan ilgiyi sorgulayarak, "katılımın nasıl olacağı bende merak konusu?" dedi.

Kardiyoloji uzmanı Prof. Dr. Bengi Başer de Sosyal Medya üzerinden yaptığı paylaşımla, "Bu cumartesi ve pazar kafe ve restoranlara gitmiyoruz!" şeklinde boykota destek verdi.

Müzisyen Melis Danişmend de kampanyayı desteklediklerini belirterek, boykot çağrısına katılan isimler arasında yer aldı.


Tüketiciler Birliği Başkanı Mahmut Şahin: "Boykotun dize getiremeyeceği firma yoktur"

Tüketiciler Birliği Başkanı Mahmut Şahin, restoran ve kafelerdeki fiyat artışlarına tepki olarak başlatılan boykot hareketine destek verdi. Şahin, boykotun etkili bir yaptırım olduğunu belirterek, "Boykotun dize getiremeyeceği firma yoktur. Her şey hükümetten beklenmemeli, yaptırım gücü olan odalar elini taşın altına koymalı" ifadelerini kullandı. Şahin'in açıklamalarına göre, esnaf ve ticaret odaları fiyat artışlarına karşı sessiz kalmayı tercih ediyor. Şahin, bu durumu eleştirerek, odaların fiyat listesinin üzerine çıkılmayacağına dair alacağı kararlara herkesin uymak zorunda olduğunu vurguladı. Odaların dernek gibi olmadığını, cezai yaptırımlarının bulunduğunu belirten Şahin, Bakanlık'ın bu odaların yetkilerini artırması gerektiğini ifade etti. Mahmut Şahin, boykotun kısa süreli bir bilinçlenme sağlayacağını söyleyerek, "Git kasaptan al, etini pişir ye. Restoranda 100 grama bir kilo parası verme. İki gün değil hatta iki ay yap bunu, bak o zaman restoranlar nasıl dize geliyor" dedi. Bu açıklamalarla birlikte, vatandaşlar ve tüketici birlikleri, fiyat artışlarına karşı sadece hükümetten değil, esnaf odalarından da destek bekliyor.


Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği Başkanı Ramazan Bingöl: "İçimizde fırsatçılar var"

Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği Başkanı Ramazan Bingöl, fiyat artışlarına karşı başlatılan boykot hareketini haklı bulduğunu ifade etti. Bingöl, bu hareketin arkasında yer alan tüketicilere destek verdiğini belirtti. Bingöl, yaptığı açıklamada, fahiş fiyat artışlarının sadece yerli vatandaşları değil, aynı zamanda turistleri de rahatsız ettiğini dile getirdi. "Bu gidişle turizm bitecek!" ifadesini kullanan Bingöl, turizm sektörünün önemine vurgu yaptı.

Açıklamasında fırsatçılığa dikkat çeken Bingöl, "Maalesef içimizde fırsatçılar var. Enflasyonu artıranda bu fırsatçılar. Hem vatandaşı hem de esnafı memnun edecek bir formül bulmalıyız" dedi. Bingöl'ün bu sözleri, fiyat artışlarının sadece tüketicileri değil, aynı zamanda sektör temsilcilerini de derinden etkilediğini gösteriyor.

Turizm sektörü, Türkiye ekonomisi için kritik bir öneme sahip. Bingöl'ün uyarıları, sektördeki sorunların ciddiyetini ve bu sorunlara karşı alınması gereken önlemlerin aciliyetini ortaya koyuyor.


"En azından tarafımız belli olsun": Mahmut Övür'den fiyat artışlarına sert eleştiri

Sabah Gazetesi yazarı Mahmut Övür, Türkiye'de yaşanan fahiş fiyat artışlarını bugünkü köşe yazısında sert bir dille eleştirdi. Övür, yüksek enflasyonla paralel olarak artan fiyatların toplumda büyük bir rahatsızlık yarattığına dikkat çekti.

Yazısında eskiden Türkiye'de piyasa hareketlensin diye alışverişin teşvik edildiğini belirten Övür, günümüzde ise yüksek enflasyonun ve fiyat artışlarının neden olduğu tepkilerin boyutlarına işaret etti. "Bir vatandaş sosyal medyada şöyle diyor: 'Öyle saçma fiyatlar var ki; 1 tas mercimek çorbası 200 TL, 1 bardak çay 30 TL, 1 fincan kahve 100 TL, olamaz. Denetim şart, yemeğe boykot şart.'" şeklindeki ifadelerle tepkileri aktardı.

Övür, marketlerde olduğu gibi kafe ve restoranlarda da sürekli fiyat değişikliklerinin yaşandığına dikkat çekti. Fiyatların sürekli değişmesinin toplumda güvensizlik yarattığını ve tüketicilerin alışveriş yapmaktan kaçındığını belirtti. Yazar, işin belki de en vahim yanının fiyat artışı yapan işletmelerin, vergi açısından devleti de kandırdığına işaret etti. Gıda ürünlerine uygulanan yüzde 1 KDV'nin, vatandaşların alışveriş esnasında sadece "ekmek" gibi temel ihtiyaç ürünleri için fiş kesilmesiyle dolandırıcılığa yol açtığına dikkat çekti.


Fahiş fiyatlarla mücadelede yeni adımlar: Yaptırımlar ve sivil toplumun tepkisi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, fahiş fiyat uygulamalarına karşı alınacak ciddi yaptırımların çok yakın vadede geleceğini belirtti. Bu konudaki kararlılık, Ticaret Bakanı Ömer Bolat'ın yaptığı açıklamalarla da desteklendi. Bakan Bolat, cezaların artırılacağına dair yeni bir yasanın Meclis'e sunulduğunu duyurdu. Yapılacak düzenlemelerle, bu yılın başında 50 bin TL olan alt sınır ceza miktarı 80 bin TL'ye, üst sınır ise 500 bin TL'den 800 bin TL'ye çıkarılacak. Ancak bu cezaların caydırıcı olup olmayacağı konusunda kesin bir yargıya varmak için henüz erken.

Buna karşın, sivil toplumun bu konudaki tepkisi oldukça güçlü. Bu hafta sonu Türkiye'de ilk kez fahiş fiyat artışlarına karşı sivil toplum, kafe ve restoranlara karşı büyük bir boykot kampanyası başlatıyor. Barış Ülgen'in sosyal medya üzerinden yaptığı çağrı, bu kampanyanın ne kadar geniş bir kesim tarafından desteklendiğini gösteriyor: "Bu hafta sonu dışarıdan su bile içmeyeceğim. Karınca misali yangını söndüremezsek bile en azından tarafımız belli olsun."

Lokantacılar Federasyonu'ndan fiyat tarifesi ve düzenleme talebi

Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyonu Genel Başkanı Sayit Karabağlı, yeme-içme sektöründeki fiyat tarifelerinin daha düzenli ve şeffaf bir şekilde belirlenmesi için federasyonun onayını talep etti. Karabağlı'nın açıklamalarına göre, bu talep, sektörde yaşanan fiyat artışlarını tetikleyen sorunlara çözüm bulma amacı taşıyor.

Sosyal medyada yapılan boykot çağrılarına da değinen Karabağlı, federasyon olarak vatandaşların şikayetlerini dikkate aldıklarını ve çözüme kavuşturduklarını ifade etti. Fiyat artışını tetikleyen girdi maliyetleri, komisyonlar ve vergi gibi sorunlara dikkat çeken Karabağlı, sektörün daha ucuz ve kolay bir şekilde ürünlere ulaşabilmesi için odaların ve federasyonların tanzim ve tedarik kooperatifleri kurmasını önerdi. Ayrıca Karabağlı, konutlarda kira artışına sınırlama getiren düzenlemelerin işyerlerini de kapsaması gerektiğini belirtti. Kira stopajlarının kira geliri elde eden mülk sahibi tarafından karşılanması ve işyeri tahliyelerinin zorlaştırılması konularında düzenlemeler yapılmasını talep etti.

Fiyatı Etiketi Yönetmeliği'nde de düzenleme talep eden Karabağlı'nın önerileri şöyle:

Fiyat tarifeleri, 81 ilde faaliyet gösteren odalar tarafından sınıflarına göre belirlenmeli ve federasyon tarafından onaylanmalı.

Onaylı fiyat tarifeleri kayıt altına alınarak üyelere verilmeli. Tarifeler, aslının aynı olmak kaydıyla iş yerlerinin kapısına asılmalı veya iş yeri girişine görünür şekilde konulmalı.

Denetim sırasında denetçilerin onaylı tarife ile asılı tarifeyi karşılaştırması daha sağlıklı ve yürütülebilir olacak.

Fiyatı Etiketi Yönetmeliği'nde düzenleme talep eden Karabağlı, şunları kaydetti:

* Denetlenebilir olması için fiyat tarifeleri 81 ilde faaliyet gösteren odalar tarafından sınıflarına göre belirlenmeli ve federasyonumuz tarafından onaylanmalı.

* Onaylı fiyat tarifeleri kayıt altına alınarak üyelere verilmelidir. Tarifeler, aslının aynı olmak kaydıyla iş yerlerinin kapısına asılmalı veya iş yeri girişine görünür şekilde konulmalıdır.

* Denetim sırasında denetçilerin onaylı tarife ile asılı tarifeyi karşılaştırması daha sağlıklı ve yürütülebilir olacak.


Ticaret Bakanlığı'ndan yeme-İçme işletmelerine sıkı denetim

Ticaret Bakanlığı, Türkiye genelinde restoran, lokanta, kafe ve pastane gibi yeme-içme işletmelerinde denetimlerini sıklaştırdı. Ekipler, işletmelerin tarife ve fiyat listelerini düzenli bir şekilde tüketicilere sunup sunmadığını, bu listelerin masaların üzerine ve işletmenin önüne görünür bir şekilde konulup konulmadığını kontrol etti.

Kocaeli Ticaret İl Müdürü Veysi Uzunkaya, yaptığı açıklamada işletme girişlerinde belirtilen fiyat listeleri ile masada yer alan fiyat listelerinin aynı olması gerektiğini vurguladı. Tüketicinin, kasada ne kadar ücret ödeyeceğini bilerek masadan kalkmasının en doğal hakkı olduğunu ifade eden Uzunkaya, Kocaeli'de 15 ekiple yaptıkları denetimlerde 2024'ün başından itibaren 1537 işletmeyi denetlediklerini, 331 işletmede aykırılık tespit ettiklerini ve bu işletmelere toplamda 720 bin lira idari para cezası uygulandığını belirtti.

Bursa Ticaret İl Müdürü İsmail Aslanlar da, servis hizmeti sunulan işletmelerde, tüketicilere sipariş verene kadar fiyat listelerinin masanın üzerine konulması gerektiğini ifade etti. Aslanlar, masaların üzerinde yer alan QR kodlu menülerin tek başına yeterli olmadığını ve fiziksel fiyat listelerinin de tüketicilere sunulması gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi:

"Hizmet sunulan masaya menü getirilmesi esastır. Ek bir hizmet olarak QR kodu kullanılmasında bir sakınca görülmemektedir. Denetim esnasında tarife ve fiyat listelerine rastlanılmaması veya liste fiyatı ile kasa fiyatı arasında uyumsuzluk olması halinde her bir aykırılık için 2 bin 172 lira idari para cezası uygulanmaktadır. Girdi fiyatlarında bir artış olmamasına rağmen satış fiyatlarında artış söz konusuysa, bunları da tespit ederek Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulunda değerlendirilmek ve gereği yapılmak üzere Bakanlığımıza gönderiyoruz. Aykırılık olması halinde bunlara da Bakanlığımızca idari para cezası uygulanmaktadır. Kent genelinde bu yıl 1207 işletmede 300 bin 40 ürün denetlendi, 1 milyon 776 bin 682 lira idari para cezası uygulandı."

Adana'da Ticaret İl Müdürlüğü'nden fiyat etiketi denetimi

Adana'da da Ticaret İl Müdür Vekili Hüseyin Gödelek liderliğindeki bir ekip, Turgut Özal Bulvarı üzerinde yeme-içme işletmelerinde fiyat etiketi denetimi gerçekleştirdi. Denetimler sırasında iş yeri sahiplerine, işletmelerinin girişine fiyat listesi koyma uygulaması hakkında bilgilendirme yapıldı.

1 Ocak'ta yürürlüğe giren yeni düzenlemeye dikkat çeken Gödelek, bu düzenlemeyle keyfi fiyat artışlarının önüne geçildiğini belirtti. Ayrıca, menüde yer almayan veya hizmete sunulmayan herhangi bir ürünün fiyatının da menüde bulunmaması gerektiğini vurguladı. Gödelek, denetimlerin temel amacının tüketicilerin mağdur olmamasını sağlamak olduğunu ve bu doğrultuda çalışmalarını sürdüreceklerini ifade etti.

Adana Ticaret İl Müdürlüğü'nün bu tür denetimleri, tüketicilerin haklarını korumak ve işletmelerin değişen yasal düzenlemelere uyum sağlamasını teşvik etmek amacıyla gerçekleştiriliyor. Denetimlerle birlikte işletmelerin fiyatlandırma politikalarını daha şeffaf ve adaletli bir şekilde yürütmeleri hedefleniyor.


Trabzon ve Diyarbakır'da fiyat etiketi denetimleri devam ediyor

Trabzon'un Ortahisar ilçesindeki kafe ve restoranlara yönelik yapılan denetimlerde, Ticaret İl Müdürü Kasım Tiryaki, işletmelerin fiyat listelerini ve "servis ücreti" adı altında ek ücret talep edilip edilmediğini kontrol ettiklerini belirtti. Ayrıca, menüde yer alan fiyatlar ile kasada ödenen fiyatlar arasındaki uyumu da incelediklerini ifade eden Tiryaki, "Denetimlerimiz devam edecek. Amacımız, vatandaşların hizmeti ve ödeyecekleri ücreti önceden görmelerini sağlamak ve tüketicilerin bilgilendirilmesini, ekonomik çıkarlarının korunmasını hedefliyoruz" dedi.

Diyarbakır'da da benzer denetimler gerçekleştiriliyor. Diyarbakır Ticaret İl Müdürü Zafer Atik, restoran, kafe ve benzeri işletmelerde Fiyat Etiketi Yönetmeliği kapsamında denetimler yaptıklarını belirtti. Atik, fiyat listeleri ve servis ücreti uygulamaları üzerinde detaylı incelemelerde bulunduklarını söyleyerek, şunları kaydetti:

"Denetimlerde amacımız, tüketicilerin yiyecek ve içecek hizmeti sunulan yerlerde işletmelere girmeden kapı girişlerindeki tarife ve ücret listelerini görerek ve fiyat karşılaştırması yaparak tercihte bulunabilmelerini sağlamak. Yönetmeliğimiz yürürlüğe girmeden önce Bakanlığımızın rehberlik görevi kapsamında sektör temsilcilerimizi ve işletmelerimizi bu konularda uyardık. İşletmelerimizin cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalması açısından belirtilen hususlara dikkat etmeleri faydalı olacaktır."


YORUM YAZ..
Modal