Tüketim harcamalarını etkileyen faktörler kendi ihtiyaçlarından kaynaklı içsel faktörler ile kendisi dışında kaynaklanan dışsal faktörler olarak iki farklı şekilde değerlendirilir.
Tüketim Harcamaları C İle İfade Edilir
Harcanabilir gelirde küçük artış karşısında tüketici harcamalarındaki artışın ne kadar olacağını gösteren orana marjinal tüketim eğilimi denir. Harcanabilir gelirin ne kadarının tüketime harcanması gerektiğini gösteren orana ise ortalama tüketim eğilimi denir. Ekonomide C ne demek, marjinal tüketim eğilimi her noktada eşittir ama ortalama tüketim eğilimi gittikçe azalır buna karşı marjinal tüketim eğiliminden her noktada daha yüksek olmakta. Tüketim fonksiyonu tüketim harcamaları ile gayri safi yurt içi hasıla arasında ki ilişkiyi ortaya koyan fonksiyondur, gelir kullanımı iki şekilde gerçekleşir bunu tüketim ( C ) ve tasarruf ( S ) şeklinde ifade edebiliriz.
Gelirin Artması İle Tüketimin Artması Orantılıdır
İnsanların gelirinin artması ile tüketimlerinin artması orantılıdır, her ne kadar tüketim gelirin fonksiyonu olarak tanımlansa da geliri olmasa da yaşamak için insan tüketim harcaması yapmak zorundadır bu tür harcamalara ekonomide otonom tüketim harcaması denir. Bireylerin dünyayı algılama şekilleri, yaşam tarzları ve alışkanlıkları gibi sübjektif faktörlerin yanı sıra faiz ya da vergi oranları, gelir ve servet düzeyi, gelecekte ki gelirleri ile alakalı beklentileri, gelir dağılımı gibi objektif faktörlerde tüketimi etkiler. Bir ekonomide tüketim harcamaları tüketimi etkileyen gelir dışında ki faktörler sabit iken harcanabilir gelire bağlıdır.
Harcanabilir Gelir, Milli Gelirden Daha Düşüktür
Sübjektif faktörlere beklenmedik durumlara karşı hazır olmak adına fon oluşturmak, faiz geliri elde etmek için tasarruf yapmak, geleceğe miras bırakma isteği eklenmekte. Objektif faktörlere ise gelecekte ki gelir tahminleri, faiz, vergi ve para politikalarında ki değişimler, servet düzeyinin artması, toplumda ki gelir dağılımında ki artış, fiyatlarda beklenen artış sayılabilir. Ekonomide C ne demek, harcanabilir gelir genel olarak milli gelirden daha düşüktür, tüketim harcamalarında yaşanan artış ya da değişiler yatırımlar üzerinde etkilidir, tüketim harcamalarında ki artış yatırımları da hızlandırdığından dolayı hızlandıran prensibi denir.
Tüketim Harcamaları Dönemsel Değil Sürekli Olmalıdır
Tüketim harcamalarının uyardığı ve yatırım miktarının ne kadar olacağını gösteren sermaye hasıla oranına, var olan sermeye stoğu ömrüne ve her yıl değişen tüketim harcamalarının seyrine göre ekonomide sermaye yıpranmasını önleyici amortisman onarımı kadar ilave yatırımın yapılması gerekir. Ayrıca ekonomide ki tüketim harcamaları sadece dönemsel değil sürekli olmalıdır bu sayede tüketim ve yatırım malları talebinde bir dalgalanma da olmayacaktır.