Dünyada enerji kullanımı her geçen gün artıyor. Kaynak ülkelerin konumları giderek değer kazanıyor. Bu coğrafyalara komşu devletlerin ise stratejik önemi artıyor.
Türkiye dünyanın ispatlanmış doğalgaz ve petrol rezervlerinin yaklaşık yüzde 60'ına sahip bir bölgede konumlanıyor. Orta Doğu ve Hazar Havzası ise bu bölgelerin başında geliyor. Kaynak ülkeler ile tüketici pazarları arasında geçiş güzergahında yer alıyor. Bu jeopolitik konum Türkiye'ye enerji pazarında merkez ülke olabilme avantajı sağlıyor.
Türkiye'den 2 petrol ve 5 doğalgaz enerji nakil hattı geçiyor
Polis Akademisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Levent Yılmaz, Türkiye'nin 14 farklı noktadan doğalgaz girişi sağlayan bir alt yapısı olduğunu belirterek, bu alt yapıların hem Doğu'dan Batı'ya hem Batı'dan Doğu'ya gazı gönderebilecek şekilde oluşturulduğunu söyledi.
Türkiye'de 2'si petrol, 5'i doğalgaz borusu olmak üzere 7 enerji nakil hattı bulunuyor.
TANAP, avrupa'nın enerji ihtiyacında kritik önemde
TANAP, Türk Akım, Mavi Akım, Rusya-Türkiye ve Bakü-Tiflis-Erzurum doğalgaz boru hattı olarak çalışıyor. Irak-Türkiye ile Bakü-Tiflis-Ceyhan ise petrol hattı olarak hizmet veriyor.
Türkiye'nin, Avrupa'nın enerji ihtiyacını karşılamada sağladığı katkı kritik önemde
Avrupa'nın dördüncü doğalgaz arteri güney koridorunun en stratejik ayağını Türkiye'den geçen Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı (TANAP) oluşturuyor. Hat Azerbaycan'dan başlayıp İtalya'ya kadar uzanıyor. TANAP'ın 2026'da yıllık 31 milyar metreküp kapasiteye ulaşması hedefleniyor.
Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi Başkanı (TESPAM) Oğuzhan Akyener konuya ilişkin olarak: "Boru hatları ve ilgili alt yapı Türkiye'nin hem daha yüksek potansiyelle gaz tedarik edebilmesini sağlayacakken uluslararası arenadan baktığımızda Türkiye ve Türkiye'ye erişebilecek marketler Avrupa Birliği gibi büyük gaz marketleri için de birincil öncelik hale gelir." açıklamalarında bulundu.
Türkiye'den normalleşme adımları
Türkiye, Karadeniz ile Doğu Akdeniz'de sismik arama ve sondaj çalışmalarını sürdürüyor. Diğer taraftan bölge ülkeleriyle normalleşme adımları atılıyor.
Doç. Dr. Levent Yılmaz konuya ilişkin olarak: "Nasıl Rusya-Ukrayna tarafında barış masasını Türkiye'nin kurabileceği yönünde net bir algı oluştuysa aynı şekilde enerji konusunda da Türkiye bir geçiş rotası değil. Net bir şekilde ticaret merkezi olarak da karşımıza çıkmış olacak." değerlendirmelerinde bulundu.
Enerjide merkez ülke olabilme şansı
Türkiye'nin öncelikleri arasında artan enerji talebinin sonucu olarak kaynak çeşitlendirme de bulunuyor. Bu kapsamda yeni enerji nakil hattı projeleri üzerinde çalışılıyor.