Kas iskelet sistemi, kalp damar sistemi ve solunum sistemi başta olmak üzere tüm vücudun sağlıklı, güçlü ve dayanıklı olmasında çocukluk çağında yapılan sporun büyük katkısı var.
Kas iskelet sistemi, kalp damar sistemi ve solunum sistemi başta olmak üzere tüm vücudun sağlıklı, güçlü ve dayanıklı olmasında çocukluk çağında yapılan sporun büyük katkısı var.
Bedensel ve zihinsel gelişiminde etkili olan spor aynı zamanda diğer sporcularla kurdukları centilmence, rekabetçi ve samimi ilişkiler sayesinde çocukların daha sosyal, daha adil ve ruhsal olarak daha dengeli bireyler olmalarına da önemli katkılar sağlıyor.
Yaşamsal öneme sahip faydaları nedeniyle Dünya Sağlık Örgütü; 5-17 yaş arası çocukların her gün 60 dakika orta-yüksek şiddette sportif aktivitede bulunmaları öneriyor. Ancak hatalı bilgiler doğrultusunda hareket edilmesi nedeniyle sakatlıklar, spor hayatının sekteye uğraması veya sonlanması, hayal kırıklıkları, daha da kötüsü depresyon gibi pek çok olumsuz sonuçların gelişebildiğini belirten Acıbadem Taksim Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Ozan Ali Erdal, çocuklarda sporla ilgili doğru sanılan yanlışları anlatarak şu bilgileri veriyor:
Yanlış: Çocuğum basketbol oynarsa boyu uzar
Doğrusu: Çocuğun yetişkin hayatında beklenen boyunu belirleyen en önemli faktör, ebeveynlerinin boylarıdır. Tabii ki tek etken bu değil. Beslenme, yaşam standartları ve çocuğun sağlık durumu da boy üzerine oldukça etkili oluyor. Bunlara ek olarak aktivite düzeyi yüksek olan sporlar çocukların kas iskelet gelişimi üzerine olumlu etkiler gösteriyor. Dolayısıyla sportif aktiviteler içindeki sporcular ebeveynlerine göre daha belirgin bir gelişim sergileyebiliyorlar. Ancak, bunu tek bir spor branşına bağlamak da doğru değil. Sporcu çocukların ileriki yaşlarında branşlaşma aşamasına geldiklerinde basketbol takımlarına seçilmelerindeki en büyük faktörlerden birinin, mevcut ve gelecekte beklenen boyları olduğunu da bilmek gerekiyor.
Yanlış: Çocuğum sporla çok yoğun uğraşırsa boyu kısa kalır
Doğrusu: Çocukluk çağında bilinçli yapılan sportif aktivitelerin çocuğun gelişimi üzerine olumlu etkileri olduğu yapılan çalışmalarla gösterilmiş. Ancak, herhangi bir spor dalında tekrar eden aşırı kullanım yaralanmaları ve gerekli tedaviyi almadan ağrılarıyla oynamaya devam etmek, tedavi süreci sonunda iyileşme elde edilene kadar iskelet gelişimini olumsuz yönde etkiliyor. Aynı şekilde iskelet gelişiminin etkilenmemesi için büyük kemik kırığı gibi büyük bir iskelet sistemi travması yaşayan sporcu çocukların da iyileşinceye dek spora ara vermeleri gerekiyor. Ayrıca çocukluk çağında kas gücü arttırmaya yönelik antrenmanların ağırlıkta olduğu yanlış antrenman programlarının da olumsuz etkileri gösterilmiş. Bu olumsuz etkiler her spor dalında oluşabiliyor ve belirli bir spor dalıyla ilişkilendirmemek gerekiyor.
Yanlış: Spor yaralanması sonrası ameliyat olan çocuğun spor hayatı biter
Doğrusu: Her spor dalında aktivite düzeyi ile tecrübe arttıkça ve daha yüksek bir rekabet ortamına girildikçe yaralanma riski de artıyor. Böyle bir durumda sağlıklı bir iskelet sistemine yeniden kavuşmak ve spor hayatına geri dönmek amacıyla, gerekli görüldüğünde ameliyat da önerildiğini belirterek, “Bugünün bilgileri ve teknolojik imkanlarıyla sporcu çocuklar başarılı bir şekilde ameliyatla tedavi edilebiliyor, sonrasında aldıkları fizik tedavi ve kondisyon antrenmanlarıyla da spor hayatlarına kaldıkları yerden devam edebiliyorlar.
Yanlış: Ayak bileği bir defa burkulduğunda bu durum hep tekrar eder
Doğrusu: Ayak bileği burkulmaları sonrası herhangi bir kemiksel problem olmasa da, ayak bileği çevresindeki bağlarda çeşitli derecelerde yaralanmalar gelişebiliyor. Gecikmeden doğru tedavi uygulandığında ayak bileği tam fonksiyonunu yeniden kazanıyor ve çocuk herhangi bir sıkıntı yaşamadan spor hayatına devam edebiliyor. Eğer yetersiz tedavi söz konusu ise ve devam eden yüklenmeler varsa tekrarlayan burkulmalar ile eklem yüzeylerinde tekrar eden yaralanmalar gelişebiliyor.
Yanlış: Spor yaparken çarpma veya burkulma sonrası kırık oluşursa çocuk ağrıdan yerinde duramaz
Doğrusu: Kırıklarla birlikte şiddetli ağrı gelişmesi beklenen bir durum olmasından dolayı bu düşünce kısmen doğru. Öte yandan kaymamış kırıklar veya çatlaklar oldukça az ağrı ve hafif fonksiyonel kısıtlılıkla seyredebiliyor. Ayrıca, ayak ve el parmaklarındaki küçük kırıklar da ileri derecede ağrı yaratmayabiliyor. Dolayısıyla kırıktan şüphelenmekte şiddetli ağrı bir kriter olsa da, tek kriter değil. Sert bir travma sonrası devam eden orta hafif dereceli ağrılar, hassasiyet, hareketlerde kısıtlılık ve ciltte morarma veya şişlik gibi bulgular da kırık belirtisi olabiliyor.
Yanlış: Dizde menisküs yırtığı geliştiğinde diz asla iyileşmez
Doğrusu: Dizde bulunan 2 adet menisküs özellikle çocukluk çağında oldukça iyi kanlanıyor ve yetişkinlere göre iyileşme potansiyeli daha fazla oluyor. Belli kriterlere uyan menisküs yırtıkları bazı durumlarda ameliyat edilmediği gibi, gereğinde ameliyatla tamir edildiğinde de çocukluk çağında iyileşme daha kolay oluyor, dolayısıyla spor hayatını büyük ihtimalle etkilemiyor.
Yanlış: Dizde ön çapraz bağ yırtığı sonrası ameliyat edilen bir çocuk dizini korumak için sporu bırakmalı
Doğrusu: Çocukluk çağındaki sporcularda yapılan ön çapraz bağ ameliyatlarında günümüzde kabul edilmiş teknikler ve implantlarla oldukça başarılı sonuçlar alınıyor. Ameliyat sonrasında fizik tedavi ve güçlenme egzersizleriyle yeteri kadar rehabilite edilen sporcular güvenle spor hayatlarına dönebiliyor.
SPORA BAŞLATMADAN ÖNCE MUTLAKA OKUYUN!
- Çocuklar spora başlarken konuya hakim bir hekim tarafından hareket becerilerinin gelişim düzeyi açısından değerlendirilmeli. - Çocuğun spora başlarken ve sportif yaşam tarzını yetişkin hayatına taşırken olmazsa olmaz şartı her zaman bilinçli bir şekilde spor yapmak. Bu da uygun ısınma, germe, doğru teknikle çalışma, uygun soğuma aktivitesi ve yeterli beslenme gibi şartların yerine getirilmesiyle elde edilebiliyor. - Çocuklar uzun yıllar sporda çok yönlü olmalı, tek bir branşa odaklanmak için 11-12 yaş dönemi beklenmeli. - Herhangi bir spor yaralanması olduğu durumda aktivite ile gelişen ağrı devam ettiği sürece çocuk spordan veya en azından ağrıya yol açan hareketlerden uzak tutulmalı.