Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Akova, Çin’de geliştirilerek Türkiye’ye gelen koronavirüs aşısının ilk gönüllü uygulamasına dair önemli açıklamalarda bulundu.
Prof. Dr. Akova, geçtiğimiz hafta aşılama çalışmalarının başladığını, yüksek risk grubunda yer alan kişilerin aşılamada öncelikle tercih edildiğini, bu yüzden de önceliği sağlık çalışanlarına verdiklerini aktardı. Prof. Dr. Akova, öncelikle bin 200 gönüllü sağlık çalışanına aşılama yapacaklarını tekrar anımsatarak şu bilgileri paylaştı:
‘Bizim dışımızdaki diğer 24 merkezde de yapılacak bu aşılar. Şu andaki bu merkezlerin henüz çalışmaya başlamamasının temel sebebi bürokratik bir takım işlemler. Bu çalışmanın esas ana destekleyicisi Sağlık Bakanlığı’na bağlı Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı. Dolayısıyla onların görevlendirdiği bir aracı kurum var. O aracı kurum aracılığıyla bu hastanelerle bir takım kontratlar imzalanıyor. Onunla ilgili bazı gecikmeler oldu; ama bu hafta içinde çözüleceğini düşünüyorum.’
ÇOK CİDDİ YAN ETKİLERLE KARŞILAŞILMADI
Prof. Dr. Murat Akova, aşı olmak için başvuran gönüllülere çeşitli testler yaptıklarını belirterek şu bilgileri verdi:
‘Şimdiye kadar 20 civarında gönüllüyü aşıladık, bunların hepsi sağlık çalışanı. Bu kişilerden aşı yapmadan önce kanlarını alıyoruz, antikor olup olmadığını tespit ediyoruz. Aynı zamanda PCR testiyle belirtisiz de olsa virüs taşıyıp taşımadıklarına bakıyoruz.
Bize başvuran gönüllüler içinde 2’sinin antikoru pozitif çıktı. Yani onlar hastalığı geçirmişler belirtileri olmadan. Bu nedenle bu 2 kişiyi aşılamadık. Ama geri kalan gönüllülerin hepsi ilk doz aşıları oldular.
Aradan geçen 5 gün içinde çok şükür ciddi bir yan etki ile karşılaşmadık. Ufak tefek şeyler var tabii; hafif halsizlik, kırgınlık, aşı yapılan yerde ağrı gibi. Ama bunlar tüm aşılarda olduğu gibi beklenen yan etkiler. Şimdilik bir sorun yok.’
GÖNÜLLÜ TALEPLERİ LİSTELENİYOR
Prof. Dr. Akova, sağlık çalışanlarının dışında diğer gönüllülerden şu anda resmi olarak talep almadıklarını söyleyerek, sağlık personelinden sonra gönüllü kişilerin kabul göreceğini söyledi.
ÇALIŞMALAR 7 AY KADAR SÜRECEK
Prof. Dr. Murat Akova, gönüllü kişilere aşının iki doz halinde uygulanacağını belirterek şöyle konuştu:
‘İlk aşıyı alan kişilere 14 gün geçtikten sonra aynı aşıdan bir doz daha yapacağız. 28 ve 42’nci günlerde biz bu kişilerden kan alacağız ve kanlarında antikor olup olmadığına bakacağız. Ayrıca periyodik olarak bu kişilerde PCR dediğimiz örneklerle de bakacağız virüs olup olmadığına.
Gönüllülerin hepsine değil; ama bir kısmına ‘T hücre bağışıklığı’ dediğimiz antikor dışında vücutta gelişen bir bağışıklık var mı, ki o bağışıklığın daha uzun süreli olacağı var sayılıyor. Bunların olup olmadığına bakacağız.
Periyodik olarak bu hastalar izlenecekler, muayene edilecekler, telefonla izlenecekler. Yan etki varsa bize hemen bildirecekler. Güvenlik analizlerini yapacağız. Oldukça uzun bir süreç, 7 ay kadar sürecek. Belki daha sonrasında da takip edeceğiz. İşin henüz başındayız ve bir şey söylemek için çok erken.’
‘GÜVENLİĞİ TAM GÖSTERİLMİŞ AŞIYA SAHİP DEĞİLİZ’
Prof. Dr. Murat Akova, gönüllü uygulamalarına başlanan aşının yaygın şekilde kullanımına ne zaman başlayacağına dair şu bilgileri paylaştı:
‘Eğer onay alacak olursa bizim dışımızda da kullanılmaya başlanacak. Bu aşı şimdi Çin’de otoriteler tarafından acil kullanım onayı almış durumda. Çin’de asker ve sağlık personeli için de uygulanıyor diye biliyoruz; ama kaç kişiye uygulandı bilgimiz yok. Yalnız bize yakın zamanda ulaşan bir bilgiye göre 4 hastada ateş, baş ağrısı, halsizlik yan etkilerinin görüldüğü.
Biz etkinliği ve güvenliğini tamamen göstermiş bir aşıya sahip değiliz. Rusya ve Çin’de acil kullanım oranı almış aşılar var oradaki otoriteler tarafından. Bu da eleştiriliyor bilim dünyası tarafından. Çünkü bu tür onayları vermelerine rağmen bilimsel olarak geniş kitlelerde bu aşıların etkinliği ve güvenilirliği tam olarak gösterilmiş değil.’
‘YERLİ AŞIDA ERKEN FAZDAYIZ’
Prof. Dr. Murat Akova, yerli aşı çalışmalarında şu anda erken fazda olunduğunu belirterek, ‘Henüz hayvan çalışmasında bunlar. Toplam 9 aşı Dünya Sağlık Örgütü listesine kayıtlı; ama benim bildiğim 13 civarında aşı Türkiye’de değişik merkezlerde yapılan. Bunların bir ya da bir kaçının insanda deneme aşamasına gelmiş olabileceği konusunda bir bilgi var’ dedi.