Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Beykoz Belediyesi’ne katıldığı toplantının ardından Marmara Denizi’ndeki müsilaj sorununa dair önemli açıklamalarda bulundu.
Beykoz Belediyesine ziyarette bulunan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, ilçede gerçekleştirilen projelere dair düzenlenen toplantıya önderlik etti.
Yaklaşık 3 saat boyunca süren toplantının ardından basın mensuplarına önemli açıklamalarda bulunan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Beykoz'un güzelliklerine güzellik katabilmek, vatandaşların mülkiyet, imar problemlerine dair ise çözümleri yapabilmek adına istişarelerde bulunduklarını belirtti.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, hep beraber halkın bu problemlerini çözebilecek istişareleri yaptıklarını ifade ederek, mülkiyet problemlerine dair daha önce adımları atmış ve vatandaşlara tapularının teslimlerini yaptıklarını, şimdi de tüm Beykoz geneline ilişkin imar planı çalışmalarını, buradaki doğal dokuyu koruyarak korunması gereken alanları, tarihi yapıları gün yüzüne çıkaracak çalışmaları büyük bir hassasiyetle yürüttüklerini belirtti.
BEYKOZ'DAKİ İMAR PLANI ÇALIŞMALARI
Bu kapsamda daha önce Çavuşbaşı ve Görele mahallelerinin de içinde bulunduğu 4 bin 100 hektarlık alanda sit derecelendirme çalışmasını tamamladıklarını ve imar planı çalışmalarında da son safhaya gelindiğini, gelecek hafta Çavuşbaşı ve Görele mahallelerinin imar planlarını onaylayıp halkın bu noktadaki imar problemlerini de çözmüş olacaklarını belirten Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, şu ifadeleri kullandı:
‘’Burada doğrudan 50 bin vatandaşımızı ilgilendiren Beykoz Belediyemiz ile Bakanlığımızın çok hassas bir çalışma yürüttüğünü söylemek isterim. Bu çerçevede tabii etaplar halinde Beykoz'umuzdaki imar planı çalışmalarını yürütüyoruz. İkinci alanımız Gümüşsuyu Karlıtepe bölgemiz. Burada da ayrıntılı jeolojik etütlerimizi yapıyoruz. Yerleşime uygun alanları, korunması gereken alanların bir bir tespitlerini yapıyoruz. 214 hektarlık bir alanda da yine Gümüşsuyu'nda, Karlıtepe bölgemizde çalışmamızı yürütüyoruz ve 8 bin 200 vatandaşımızı ilgilendiren bu çalışmayı da inşallah ağustos ayı itibarıyla neticelendirip vatandaşlarımızın imar problemleriyle ilgili sorunlarını da çözmüş olacağız. Beykoz'un geneli için tabii bu ETBAR çalışmalarını ekolojik temelli yürütüyoruz. Bilimsel çalışmalarımızla bir yandan ilçemizdeki o yeşil alanları, doğal yapısını koruyacak, diğer yandan da vatandaşlarımızın imar ve mülkiyet problemlerini çözecek adımlarımızı atıyoruz. Bütün Beykoz'un yıllardır Beykozlu vatandaşlarımızın, İstanbul'umuzun merakla beklediği çalışmaları inşallah yıl sonu itibarıyla tüm alanda ETBAR çalışmasını tamamlıyoruz. Beykoz'un genelinde bu tarihi alanlarımızın, sit alanlarımızın korunarak imar problemlerinin de 2022 yılının ilk çeyreğinde, yani mart ayına kadar tamamlayıp vatandaşlarımızın önünü bu noktada açmış olacağız.’’ dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Beykoz’un siluetine yakışır bir yapılaşma ve vatandaşların can ve mal güvenliği riskini ortadan tamamen kaldıracak adımları atmış olacaklarını ifade ederek 2023 senesine doğru giderken Beykoz’da bu noktada hiç bir problem kalsın istemediklerini dikkat çekti.
TOKATKÖY'DEKİ DURUM
Beykoz’un çok önemli bir alanı olan Tokatköy’de riskli yapıların olduğunu anımsatan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, ‘’Burada riskli alan ilanı yaptık, vatandaşlarımızla görüşmelerimizi başlattık. Bu çerçevede 660 hak sahibi vatandaşımız var. Burada o doğal yapıya uygun, zemin artı 4’ü geçmeyecek bir proje hazırladık. Bu çerçevede ihalemizi ağustos ayı itibariyle yapıyoruz ve bu bölgede Beykoz’a yakışacak, oradaki riskli yapılarda oturan vatanlarımızın can güvenliği riskini ortadan kaldıracak adımı da yine Bakanlığımız, Kentsel Dönüşüm Genel Müdürlüğümüz ve Emlak Konut Genel Müdürlüğümüz eliyle yapacağız. Ağustos ayı itibariyle inşaatlara başlayıp, önümüzdeki yıl sonu itibariyle de bu alanda inşaatlarımızı tamamlayıp vatandaşlarımıza teslim etmek üzere sürecimizi yürütüyoruz. Bu süreçte vatandaşlarımızın rızası çerçevesinde, yine onlara kira ve taşınma yardımı yaparak, hiçbir şekilde mağduriyet söz konusu olmadan, onlarla el birliği içinde bu süreci yürütüyoruz.’’ Dedi.
BURANIN İSMİNİ BEYKOZ ÇAYIRI MİLLET BAHÇESİ OLARAK DÜŞÜNÜYORUZ
Beykoz Çayırı’nın ilçe ve İstanbul için çok önemli bir alan olduğunu ve burada doğal sit alanı, korunması gereken tescilli ağaçlar ve tescilli yapılar bulunduğunu ifade eden Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, ‘’Buradaki yeşil alan miktarını arttırıyoruz. Toplamda 80 bin metrekarelik alanı, 100 bin metrekareye çıkararak bütün İstanbul’a hizmet edecek çok önemli bir düzenlemeyi inşallah Beykoz Millet Bahçesi’ni İstanbul'umuza, Beykoz Çayırı'nda kazandırıyor olacağız. Buranın ismini Beykoz Çayırı Millet Bahçesi olarak düşünüyoruz.’’ Diye konuştu.
MARMARA'DAKİ MÜSİLAJ PROBLEMİ
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Marmara Denizi’nde yürütülen 22 maddelik eylem planı çerçevesinde 592 bölgede temizlik çalışması yürüttüklerini ve 10 bin 500 metreküp müsilajın toplanarak, bertarafını sağladıklarını ifade ederek şu şekilde devam etti:
‘’Bu çerçevede 26. günümüzü geride bıraktık ve tüm Marmara’da 7 ilimizde müsilajla mücadelemizi kararlı bir şekilde sürdürmeye devam ediyoruz. Valiliklerimizin koordinasyonunda illerde belediyelerimizle birlikte ortak çalışma yürütüyoruz. Bu çerçevede hem bilimsel raporlar doğrultusunda bilimin ışığında, bilim insanlarımızla beraber bu çalışmayı yürütüyoruz. Açıkçası Marmara'mızın 26 gün öncesinden daha iyi olduğunu gözle de görebilir hale geldik. Son 3 haftalık bilimsel veriler doğrultusunda şunu gördük, müsilaj Marmara Denizi’nin orta bölgesinde değil, daha çok kıyı bölgelerinde varlık gösteriyor. Bu durum da kıyı bölgelerinde yaptığımız temizliğin ne kadar önemli olduğunu da gün yüzüne çıkarmaktadır. Etkisi müsilaja neden olan fitoplanktonların etkisini daha da azaltıyor olacağız. Bugün itibariyle 592 bölgede temizlik çalışması yürüttük ve bu çerçevede 10 bin 500 metreküp müsilajın toplanarak, bertarafını sağlamış olduk.’’ dedi.
DENETİMLER ARALIKSIZ DEVAM EDİYOR
Marmara Denizi’nde ekiplerin 7 ilde denetimlere aralıksız şekilde devam ettiğini, bu çerçevede Marmara Bölgesi’nde 8 bin 570 denetim gerçekleştiğini, 140 tesise 18 milyon TL idari para cezası uygulandığını belirten Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, yaptıkları denetimlerde Yalova’da 3, Balıkesir’de 8, Tekirdağ’da 13, Kocaeli’nde 1, Bursa’da 1, İstanbul’da 15 işletme olmak üzere 41 işletmenin de faaliyetlerini durduklarını açıkladı.
Marmara Havzası’ndaki denetimin arttırılmasına dair faaliyetleri üniversiteler ile beraber yürüttüklerini ifade eden Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, bu proje çerçevesinde çevresel açıdan riskli tesislerin belirlenmesi ve bu tesislere dair sayısal envanterin çıkarılması çalışmalarını yürüttüklerini, yapılan çalışmalarda yüzde 65 envanter sağladıklarını belirtti.
DERİN SULARDA OKSİJEN AZALMASINA İLİŞKİN HERHANGİ BİR EMARE TESPİT EDİLMEDİ
Marmara Belediyeler Birliği bünyesinde 21 bilim insanının içinde olduğu Bilim Kurulu’nun kurulduğunu anımsatan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Prof. Dr. Hasan Mandal önderliğinde detaylı bir çalışma yapıldığını ifade etti.
Marmara Denizi’ndeki izleme sayısını 90’dan 150’e çıkaracaklarını söylediklerini belirten Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, bu çerçevede TÜBİTAK MAM ve ODTÜ ile beraber çalışmaların sürdüğünü belirtti.
Bilim-2 gemisiyle Marmara Denizi’nde alınan numuneler çerçevesinde örnekler topladıklarını ve 1200 metre derinliğe kadar bu örneklerin alındığını ifade eden Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, ‘’Müsilajın özellikle denizin ilk 30 metresinde yoğunlaştığını, derin sulara inmediğini görmüş olduk. Derin sularda oksijen azalmasına ilişkin herhangi bir emare de bu noktada tespit edilmedi.’’
İZMİT KÖRFEZİ'NDEKİ MÜSİLAJ
İzmit Körfezi’nde oluşan müsilaj sorununa da açıklı getiren Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, ‘’Körfezin batı bölgelerinde müsilajın daha az olduğunu tespit ettik. Örneğin Çınarcık Çukuru’nda en derin yerlerinde dahi herhangi bir bölgede hidrojen sülfür oluşumuna rastlanmadı.’’ dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Marmara Denizi’nde etkisi olan noktasal kirlilik kaynaklı daha etkin bir çalışma yürütmek için geçen haftalarda genelge yayınladıklarını, Marmara’daki bütün kirleticilerin sene sonuna kadar bakanlığın 7/24 çevrim içi izleyebileceği ölçüm cihazlarını takma zorunluluğunu sene sonuna kadar getirdiklerini ifade etti.
MARMARA'MIZI ESKİ HALİNE GETİRECEĞİMİZİ DÜŞÜNÜYORUM
Körfezde 4 adet, 1 adet de Pendik Marina’da oksijen seviyesini arttırmak adına bilimsel çalışmaları da yürüttüklerini, ay sonunda alınacak neticeye göre de bu çalışmayı Marmara Bölgesi’nde yaygınlaştıracaklarını ifade eden Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Pendik bölgesindeki oksijen seviyesinin arttırıldığına dair çalışmaların neticelerini aldıklarını belirtti.
Mevcut atık su arıtma tesislerinin durumunu, yeni deşarj standartlarını tespit ettiklerini, bu kapsam dahilinde kapasitenin arttırılmasına yönelik adımları attıklarını belirten Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, temizlik çalışmalarına balıkçıları da dahil ettiklerini, İstanbul’da 7 balıkçı barınağında 800 metre bariyer ile beraber müsilajları deniz kıyısına çekmek sureti ile temizlik çalışmalarını devam ettirdiklerini belirtti.
MÜSİLAJDA NİHAİ SONUÇ
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, hedeflerinin Marmara’yı en kısa zamanda eski haline getirmek olduğunu ifade etti.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, müsilaja dair nihai sonucun ne zaman görüleceğine dair bir soru üzerine de, ‘’Eylem planımız 3 senelik bir eylem planı. Eylem planı çerçevesinde belirlediğimiz takvimden daha da önce adımlarımızı atıyoruz. Etkin bir denetim faaliyeti yürütüyoruz. 3 senelik takvim belirledik ama ben inanıyorum ki önümüzdeki 1,5-2 yıl içinde bu takvim ile birlikte adımlarımızı atacağız, o azot ve fosfor seviyesinde, olması gereken seviyeyi yakalamak suretiyle Marmara'mızı eski haline getireceğimizi düşünüyorum. Bilim insanlarımız da bu noktada olumlu görüşler veriyor.’’ Dedi.