Tarihte her gün yeni bir bilgiye rastlıyoruz, bu da en tuhafları arasında zirveye oynayabilir.
Osmanlı imparatorluğu'ndan hiç duymadığınız bir bilgi ile karşınızdayız : arûs resmi.
Arûs eski dilde gelin demektir. yani buna gelin vergisi de diyebiliriz. osmanlı kayıtlarında resm-i arûs, gerdek resmi gibi ifadelerle de tanımlanmıştır.
şimdi aklınızdan muhtemelen : "bu başlık dikkat çeksin diye gerdek vergisi diyorsun. bu aslında bildiğin düğün vergisi!"
Ama işin aslı hiçte öyle değil. osmanlıda zaten nikah vergisi bulunmaktaydı. nikahı kıyan ve resmî belgeye işleyen kadılar, o an vergiyi de tahsil ederlerdi. arûs resmi ise tamamen feodal mantıkla alınan bir vergidir. çünkü bu vergiyi alan devletin kendisi değil, tımar sahibi olan kişilerdi. yani bu kişi, ''bu topraklar benim hakkım. o sebeple bu topraklarda gerdeğe girecek kişi bana gerdek hakkı vermelidir!" demekteydi.
Bu vergi osmanlı'nın ilk dönemlerinde yer almıyordu. osmanlı bunu fethettiği avrupa topraklarından öğrenip uygulamıştır. orta çağ feodal avrupasında "ilk gece hakkı" denen "formariagge" adlı verginin osmanlı'daki halini arûs resmi olarak nitelendirilmiştir.
Verginin miktarı da kanunnâmelerde şu şekilde belirtilmiştir :
müslüman bakire kız için: altmış akçe
dul kadın için: otuz akçe
gayr-i müslim bakire kız için: kırkbeş akçe
gayr-i müslim dul kadın için: yirmi akçe
Bu vergiler sancaktan sancağa ufak farklılıklar göstermekle birlikte başka faktörlerde de vergi miktarı artmış yahut azalmıştır. meselâ; hâtunun babası zengin ise 100 akçeye kadar çıkan bu vergi, kızın ailesi çok yoksul ise göstermelik bir iki akçeye kadar düşmekteydi. fatih kanunnâmesi'nden şöyle bir alıntı: "... ve gerdek değerü âlâsı altmış, evsât'ül - hâl olursa kırk yâhut otuz, fakir olsa yiğirmi yâhut on akçe alına... " (evsât'ül hâl, orta halli demektir.)
Tabi yukarıda devletin aldığı vergi değildir dedik ama eğer evlenecek hâtunun babası sipahi yahut beylerbeyi vs. ise bu vergi doğrudan devlet hazinesine aktarılmıştır. 3 kasım 1839'da ilan edilen gülhane hatt-ı hümâyunu, nâm-ı diğer tanzimat fermanı ile birlikte bu vergi kaldırılmış, kadıların nikâh için aldıkları vergi "izinnâme harcı" ismiyle varlığına devam etmiştir.