Başkan Erdoğan, ziyaret ettikleri illerde gençlerle buluşmaya, onların düşüncelerini ve duygularını bizzat kendilerinden dinlemeye gayret gösterdiğini söyledi. Sonrasında ise il ziyaretlerinin en keyifli, coşkuya sevk eden yanının da bu programlarda gençlerle yaptıkları buluşmalar olduğunu dile getirdi.
Milletle ve gençlerle sohbet ederken sıkça eski Türkiye fotoğraflarını dile getirdiklerini, demokrasi ve kalkınmada hangi kayıpları yaşadıklarını anlattığını dile getiren Erdoğan, 'Ardından da ülkemizi 20 yılda nereden nereye getirdiğimizi, rakamlarıyla, örnekleri ile bugün bulunduğumuz yerin önemini göstermeye çalışıyoruz. Çünkü şu anda içinizde biliyorum ki ilk defa bu seçimde oy kullanacak gençlerimiz var, öyle mi? Fakat 18 yıl önce veya 10 yıl önce acaba Trabzon neredeydi, ne oldu? İstanbul neredeydi, ne oldu? Türkiye neredeydi, nereye geldi? Bunları bileceğiz ki oyumuzu kullanırken de buna göre kullanalım ve bunu bilmeden oyu sağlıklı bir şekilde kullanabilir miyiz?' açıklamalarında bulundu.
KARADENİZLİLER BUNLARI ÇOK İYİ BİLİR
Görevi devraldıklarındaki Karadeniz Bölgesi'nden ve yaptıkları yatırımlardan örnekler veren Başkan Erdoğan, Karadenizlilerin bunları çok iyi bilip, tüm arkadaşlarına anlatması gerektiğini dile getirdi.
Erdoğan, bazen kendi yakın arkadaşlarından bile 'artık eskiyi anlatmasak mı' sitemlerini duyduğunu söyleyerek, 'Halbuki nereden geldiğimizi bilmezsek, nerede durduğumuzu fark edemeyiz. Böyle olunca da nereye gideceğimizi de kestiremeyiz.' açıklamasında bulundu.
HEMEN HER ESER VE HİZMETİN ALTINDA BİZİM İMZAMIZ VARDIR
Gençlerin bunları bir kenara yazmalarını ve vakti saati geldiğinde karşılarındakinin kimler olduğunu çok iyi bilmelerini isteyen Erdoğan, "Dikkat edersiniz ki bunlar sadece demokrasi başlığı altındaki konular. Bir de kalkınma meselesi var ki bunların o hususta ülkemize ve milletimize en küçük bir hayırlı bir hizmetleri, kalıcı eserleri, göğüslerini gererek gösterebilecekleri yatırımları zaten yok. Eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, ulaşımdan enerjiye, spordan sosyal desteklere hangi alana bakarsanız bakın gördüğünüz hemen her eser ve hizmetin altında bizim imzamız vardır." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, Şenol Güneş Spor Kompleksi'ni kurduklarına ve 42 bin kişilik stadyumu Trabzon'a kazandırdıklarına işaret ederek, aynı zamanda üniversite oyunlarıyla ilgili tesisleri, kapalı spor salonlarından yüzme havuzlarına kadar yaptıklarını anlattı.
Yaptıkları eserlerle konuştuklarını vurgulayan Erdoğan, 'Bu Bay Kemal ne ile konuşuyor? Her şey ortada.' açıklamasında bulundu.
ÖNÜMÜZDEKİ YIL NÜKLEER ENERJİ SANTRALİ ÜRETİME GEÇECEK
Rusya ile Akkuyu Nükleer Enerji Santralinin yapıldığını dile getiren Başkan Erdoğan, açıklamalarına şöyle devam etti:
'Önümüzdeki yıl içerisinde, belki bu yıla da yetiştirebilirler, önümüzdeki yıl, 2023'te bu nükleer enerji santralini yapıp oradan üretime geçilecek. Biz kendileriyle bu arada ikinci bir adımı daha attık, o görüşmeleri de yaptık. O da 'ikinci bir santrale girer misiniz' diye bunları Sayın Putin ile konuştuk. Bu konuda da 'Bunun üzerinde çalışalım.' dedi. Belki ikinci nükleer enerji santralini yine Rusya'yla yapma durumumuz da söz konusu. Bir defa bizi, nükleer enerji, bunun yanında doğal gaz, birbirimize bağlama noktasında çok önemli. Dış siyasetin bana göre en önemli ayağı da bu.'
S400 ÇOK ÖNEMLİ BİR SAVUNMA SİSTEMİ
S400'lerin de Türkiye-Rusya arasında önemli bir adım olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "S400 çok önemli bir taarruzi savunma sistemi." şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin S400 almasından başta ABD olmak üzere uluslararası camianın rahatsız olduğunu hatırlattı.
'Bu karar bizim kararımızdır.' dedik, bu kararımızı verdik, Rusya ile anlaştık. Bu, NATO noktasında da herhangi bir olumsuzluk hiç getirmiyor.' diye konuşan Başkan Erdoğan, NATO üyesi ülkelerin silahlarını almada kendi kararını verdiğini dile getirdi.
F35'LERİMİZİ HALA VERMEDİLER
ABD'nin, parası ödenmesine rağmen Türkiye'ye vermediği ürünlerin bulunduğunu söyleyen Başkan Erdoğan, F35 savaş uçağı konusunun üzerinde durdu. F35'lere ilişkin ABD'ye 1 milyar 450 milyon dolar ödeme yapıldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu sözleri kaydetti:
'Bize vermeleri gereken F35'lerimizi vermediler, hala oyalıyorlar. Şu anda da kendileriyle Savunma Bakanlığımız bazı görüşmeler yapmak suretiyle 'Bu problemi çözelim.' diyoruz. Çünkü biz Amerika'yla ters yüz olmak istemiyoruz. Birçok alanda kendileriyle attığımız adımlar var. Bununla ilgili Savunma Bakanlığımız muhatabıyla bu çalışmayı da sürdürüyor. Gerek F16'ların modernizasyonu veya yeni bazı F16'ları bize vermek suretiyle bunu da çözmenin gayreti içerisinde olacağız.'
RUSYA-UKRAYNA ARASINDAKİ KRİZ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu ay Ukrayna'ya gideceğini, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in de Türkiye'ye geleceğini hatırlatarak, Rusya-Ukrayna arasındaki krizi değerlendirdi.
Erdoğan, 'Bizim bütün derdimiz, Ukrayna ile Rusya arasındaki bu sıkıntının giderilmesi ve bu konuda sürekli konuşulan savaş vesaire falan... Biz Rusya ile Ukrayna arasında böyle bir savaşın olmasını asla arzu etmiyoruz. Bu, bölge için hayra alamet bir gelişme değildir. Bir NATO ülkesi olarak da böyle bir şeyi istemiyoruz, kabullenmiyoruz. NATO Genel Sekreteri Sayın Jens Stoltenberg, zaten açıklamalarıyla bir yerde bizim önümüzü de açmış oluyor. Temennim, bunu da barışla çözmüş oluruz.' açıklamasında bulundu.
EKREM İMAMOĞLU'NUN BALIKÇIYA GİTMESİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul'daki karla mücadeleyle ilişkin, 'Kar fırtınası yaşandığı gün balıkçıya giden bir AK Parti'li belediye başkanı olsaydı, sizin tepkiniz ne olurdu?" sorusunu yanıtlarken, "Şunu çok rahat, gönül huzuru ile söyleyebilirim, bizim bu göreve getirdiğimiz arkadaşlar böyle bir zamanda kalkıp da bir balıkçı restoranına gidip orada kafayı bulmaz.' açıklamasında bulundu. Başkan Erdoğan açıklamalarında şu şekilde devam etti:
'Zaten biz arkadaşlarımızı seçerken, bu tür görevlere getirirken, buralarda seçiciyiz. Onun derdi ne olacak? Sadece hizmet olacak. Her zaman konuşmalarımızda benim söylediğim bir şey var, 'Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik.' diye. Bırakın sadece karı, karın dışında da meydanda yok. Biz ise deprem oluyor, depremde neredeyiz? Arazideyiz. Bingöl depremi oldu, gece yarısı arkadaşlarımla hep beraber biz Bingöl'deydik. Simav depremi oldu, aynı şekilde oradaydık. Van'da bütün oradaki yıkımlar, şunlar, bunlar bitene kadar, ilgili arkadaşlarım, bakanlarımızla hep beraber Van'daydık. Bunlar, bakıyorsun afetler oldu meydanda yok. İstanbul'u sel bastı Beyefendi Bodrum'da. Hayat böyle devam ediyor bunlarda. Burada neyi anlatacaksın? Ama Genel Başkanın bunlara yönelik en ufak bir operasyonu yok. Biz bir defa bu tür insanlarla yürümeyiz. Gereği neyse onu yaparız. Bunlarla ilgili de konuşmak bile bize zül geliyor. Ama artık diyoruz ki 'ya sabır', inşallah 2023-2024'te benim milletim gereğini yapar.' açıklamasında bulundu.