Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan ile beraber ABD’nin başkenti Washington’da düzenlenen IMF ve Dünya Bankası’nın Bahar Toplantıları’nda ekonomi gündemine dair açıklamalarda bulundu. Toplantıda Orta Vadeli Plan hakkında konuşan Bakan Şimşek, programlarının güçlü ve güvenilir bir bakış açısına sahip olduğunu belirtti.
‘Nihai hedef herkes için enflasyon’
AA’da yer alan habere göre; Şimşek, "Program, fiyat istikrarını ve kamu maliyesi disiplinini yeniden sağlamayı aynı zamanda cari açığın azaltılması gibi diğer bazı makroekonomik zorlukları da ele almayı amaçlıyor. Nihai hedef sürdürülebilir yüksek büyüme oranı ve herkes için refah sağlamak." dedi. Kısa vadede en önemli zorluk olarak yüksek enflasyonun ön plana çıktığını belirten Şimşek, "Maliye politikasıyla merkez bankasının enflasyonla mücadele çabalarını desteklemeye devam edeceğiz." diye konuştu.
Şimşek, programın temel amaçlarının fiyat istikrarının sağlanması, rekabetçilik ile verimliliğin artırılması ve yapısal reformlar olduğunu anlattı. Türkiye'de geçen yıl meydana gelen depremlerin bütçede büyük bir açığa neden olduğunu hatırlatan Şimşek, açığın azaltılmasına yönelik önemli tedbirler aldıklarını belirtti.
‘Öncelikli hedefimiz enflasyonun düşürülmesi’
Şimşek, "Türkiye'nin ana ticaret ortaklarının büyüme beklentilerindeki iyileşmenin dış talebi destekleyeceğini belirterek, "Cari açık program hedeflerimizin ötesinde daralıyor." diye konuştu.
Aylık enflasyonun yavaşladığını ve yıllık enflasyonun ise bu yılın ikinci yarısından itibaren düşmeye başlayacağını ifade eden Şimşek, "Enflasyonun düşürülmesi öncelikli hedefimiz. Bunun işaretlerini zaten aydan aya görüyoruz, ancak yıllık bazdaki eğilimi yılın ikinci yarısında göreceğiz. 2026 yılına kadar enflasyonun tek haneli rakamlara indiğini görmek istiyoruz ve o zamana kadar oldukça kapsamlı yapısal reformları uygulamaya koyacağız." şeklinde konuştu.
Yatırımcıların Türkiye'ye bakış açısının geçen seneye göre değiştiğini belirten Şimşek, "Geçen yıl yatırımcıların ortodoks politikalardan geri adım atılması, programın uygulanmaması ihtimali konusunda şüpheleri vardı. Bu yıl bu konuda neredeyse hiç soru gelmedi. Yani programın sürekliliğine dair soru gelmiyor, artık sorular daha çok programın detaylarına ilişkin oluyor." dedi.
Kamu maliyesi alanında Merkez Bankası'nı destekleme konusunda kararlı olduklarını vurgulayan Şimşek, "Programı güçlendireceğiz, ileriye dönük yapısal reformları hızlandıracağız." ifadelerini kullandı. Şimşek, "Türk varlıklarına çok güçlü bir ilgi var. Halkı enflasyonun düşeceğine ikna etmemiz gerekiyor." diye konuştu. Piyasanın enflasyon beklentilerinin ise gelecek 12 ayda yaklaşık yüzde 36 civarında olduğunu belirtti.
‘Sonuçları almak için istikrarlı bir dönem var’
Şimşek, Türkiye'deki siyasi istikrarın önemini vurguladı ve Haziran 2028'e kadar seçim olmayacak olmasının, uygulanan programın sonuçlarını görmek için yeterli zaman sağlayacağını belirtti. Ekonomideki dayanıklılığımızı vurgulayan Şimşek, Türkiye'nin dinamik bir özel sektöre ve güçlü girişimcilik kültürüne sahip olduğunu dile getirdi.
Türkiye'nin diğer ülkelerle kıyaslandığında uzun vadeli avantajlara sahip olduğunu belirten Şimşek, küresel borçluluğun büyümeyi yavaşlattığını ancak Türkiye'nin bu konuda diğer gelişmekte olan ülkelere göre daha iyi bir pozisyonda olduğunu ifade etti.
Şimşek, ticaretteki bölünmeleri ele alarak, jeostratejik rekabetin ve jeopolitik gerginliklerin ticarette parçalanmalara yol açtığını söyledi. Türkiye'nin bu durumdan en iyi şekilde faydalanabilecek ülkelerden biri olduğunu vurgulayan Şimşek, Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Orta Asya ile yakın ilişkilerin önemine dikkat çekti.
‘Türkiye ekonomisini karbondan arındıracağız’
Yeşil dönüşümün Türkiye'nin önceliklerinden biri olduğunu vurgulayan Şimşek, geçen yıl itibarıyla kurulu güç kapasitesinin yüzde 55'inin rüzgar, güneş ve hidroelektrik enerjiden oluştuğunu belirtti. Ayrıca devam eden nükleer santral inşaatının tamamlanmasıyla bu oranın artacağını ifade etti.
Fosil yakıtlara olan bağımlılığın azaldığını dile getiren Şimşek, "Yeşil dönüşümle birlikte, rekabet gücünü ve üretkenliği artırmaya yönelik yatırımlarla Türk ekonomisini karbonsuzlaştırmak için kararlıyız." dedi.