Kaşıntı ve kokuya sebep olan ayak mantarlarından tırnaklarda oluşan batıklara, derinin sertleşmesiyle belirginleşen nasır ve ayağın çeşitli yerlerinde çıkan siğillere kadar birçok hastalık bireylerin yaşam kalitesini düşürüyor.
Ayak kokusu neden olur?
Ayak mantarı
Ayaklarda sıkça görülen hastalıkların başında gelen mantar enfeksiyonu, çoğunlukla ayak parmak aralarından başlayarak ayak tabanına kadar yayılır. Havuz, sauna, hamam, soyunma odası ve duş kabinlerinde ayakkabı ya da terliklerin ortak kullanılması ayak mantarının oluşumuna etki eden en önemli faktördür. Hastalığın ilk aşamalarında tedavi olarak lokal ilaçlar kullanılabilir. Yalnız ilerleyen evrelerde ayak tırnaklarına bulaşmaması ve mantarın kendini tekrarlamaması için uzman gözetiminde çeşitli tedaviler uygulanmalıdır.
Nasır
Yanlış ayakkabı seçiminden çıplak ayakla dolaşmaya, ayağın gün içerisinde maruz kaldığı basınçtan sürtünmeye kadar birçok faktöre bağlı olarak ortaya çıkan nasır, ayak derisinin sertleşmesine ve kalınlaşmasına neden olur. Sadece deride değil, ayak parmak aralarında da görülebilen nasır için banyodan sonra düzenli nemlendiriciler ya da besleyici vücut yağları kullanılmalıdır. Nasırın ilerleyen aşamalarında ise mutlaka dermatolojik bir tedavi uygulanması gerekir.
Tırnak batması
Ayağın şeklini bozan ve şiddetli ağrılar yaratan tırnak batıkları ise, cerrahi müdahale gerektirmeden giderilmektedir. Tel sistemi ile tırnağın cerrahi olarak çekilmesine gerek kalmamakta ve tırnağın tekrar batması engellenmektedir. Tırnak batması sorunu yaşayanlar, ayakkabı seçiminde hassas davranmalı, ayak yapısına uygun ve ayağa baskı yapmayacak modeller tercih etmeye özen gösterilmeli.
Veral siğiller
Ayakta görülen bir diğer enfeksiyon ise, direkt temas yoluyla bulaşan siğillerdir. Siğil ya da tıbbi ismiyle verruca, Human papilloma virüsün (hpv) neden olduğu sık görülen bir tablodur. Yazın çıplak ayakla dolaşılması, ortak kullanım alanları ve eşyalarla bulaşır. Siğil tedavi edilmezse yayılabilir. Erken evrede teşhis edilmesi ve dermatolojik tedaviye başlanması uygundur. Sürülecek ilaçlara yanıt alınamayan durumlarda kriyoterapi denilen likit nitrojenle dondurma ya da elektrokoter ile yakma tekniklerinden yararlanılabilir.