Tuzun vücudumuz için gerekliliği tartışmasız fakat
yeterince tüketildiğinde! “Dünya Sağlık Örgütü” verilerine göre Türkiye, tuz
tüketiminde oldukça yüksek bir orana sahip. Aşırı tuz tüketiminin çok ciddi
hastalıklara neden olduğunu biliyoruz, bu yüzden tuz tüketiminde aşırıya
kaçmamaya dikkat!
Öncelikle bilinmesi gereken tuz alımının öğrenilmiş bir güdü
olduğu. Bu nedenle tuz eşiğini düşürmek için bir süre tun alımını düşük
tutmalısınız. Aksi halde aşırı tuz tüketiminin sebep olduğu son derece ciddi
hastalıklar için risk grubundasınız demektir.
Diyabet ve hipertansiyon, kronik böbrek yetmezliğinin en önemli sebepleri olarak öne çıkıyor. Tuz tüketimi artıkça hipertansiyon riski de artıyor. Sonuç olarak aşırı tuz tüketimi böbreklere de zarar veriyor. Nefroloji Anabilim Dalı Pratisyen Hekimi Dr. Rana Omirova, tuz kısıtlaması, düzenli egzersiz ve kilo verme gibi yaşam tarzı değişikliklerinin kronik böbrek yetmezliğini önlemede etkili olduğunu söyledi.
Böbrek yetmezliği akut ve kronik olarak seyredebiliyor. Akut böbrek yetmezliği haftalar, günler gibi kısa süreli aniden gelişen bozukluklar iken, 3 aydan daha uzun süreli böbrek çalışma bozuklukları kronik olarak kabul ediliyor. Akut böbrek yetmezliği çoğunlukla düzenlenebilirken, kronik yetmezlik ilerleyici ve kalıcı olabiliyor. Özellikle kronik böbrek yetmezliğinden korunmanın ve tedavisinin önemine değinen Dr. Rana Omirova, böbrek yetmezliğinin tüm organları etkileyebilen ciddi sonuçları olabileceğine dikkat çekti.
BÖBREK YETMEZLİĞİNİN NEDENİ: HİPERTANSİYON VE DİYABET
Kronik böbrek yetmezliğine yol açan nedenlerin başında diyabet ve hipertansiyon geliyor. Yani kronik böbrek yetmezliklerinin yüzde 60'ı bu iki sağlık sorunundan kaynaklanıyor. Bu hastalıklar ise aşırı tuz kullanımı ile yakından ilgili. Dr. Rana Omirova, diğer böbrek yetmezliği nedenlerini nefrit denen böbrek iltihapları, idrar yolu enfeksiyonları, taş hastalıkları, genetik hastalıklar ve yine böbreğin kistik hastalıkları olarak sıralıyor.
TUZ TÜKETİMİNİ AZALTMAYA YARDIMCI İPUÇLARI
Aşırı tuz tüketiminin tansiyonu yükselttiğine, damarlardaki basıncı arttırarak böbreklere zarar verdiğine değinen Dr. Rana Omirova, tuz tüketimini azaltıcı ipuçlarını şöyle sıraladı: "Yemek pişirirken kullandığınız tuz miktarını yavaş yavaş azaltın, ağız tadınız zamanla az tuza alışacaktır. Yemeklerinizi lezzetlendirmek için tuz yerine, çeşitli baharatlar, dereotu, maydanoz, limon ve sarımsak gibi besinler kullanın. Çocuklarınızda yemeklerine tuz ekleme alışkanlığı gelişmemesi için sofranızdan tuzu ve tuzlu sosları kaldırın. Satın almadan önce hazır besinlerin üzerindeki etiketi mutlaka okuyun. Daha az tuz içerenleri tercih edin. Turşu, konserve, salamura yaprak, zeytin ve peynir gibi besinleri tüketmeden önce mutlaka yıkayın ya da suda bekletin. Daha fazla taze sebze ve meyve tüketin."