Geçtiğimiz günlerde Millet İttifakı’nın oluşturduğu Altılı Masa tarafından yayımlanan Ortak Mutabakat Metni’ndeki 2300 civarındaki vaat gündemi meşgul etmeye devam ediyor. Metindeki ekonomik vaatler konusunda tartışmalar sürerken, sunulan enflasyon, faiz ve döviz kuruna ilişkin çözümlerinin bilimsel temeli olmadığı ifade ediliyor.
Mutabakat Metni’nde çelişkili ifadeler mi var?
Ekonomistler, gelecek 5 yılın sonunda dolar cinsinden kişi başına düşen milli gelirin yaklaşık iki katına çıkması, yani 20 bin dolar seviyelerine yükselmesi için Dolar/TL kurunun beş yılın sonunda 12-13 lira seviyelerinde olması gerektiğini ifade etti.
Bunun gerçekleşmesi halinde ithalatın patlayacağı ve yerli üreticinin, sanayicilerin ve ihracatçıların yabancı ülke üreticileriyle rekabet gücünün zayıflayacağına dikkat çeken ekonomistler, bu politikalarla ekonomide yüzde 5'in üzerinde bir büyüme beklentisinin gerçekçi olmadığını vurguladı.
6'lı masanın mutabakat metninde beş yılda en az 5 milyon ilave istihdamın oluşturulacağı ve yıllık ihracatın 600 milyar dolar seviyesine çıkarılacağı iddia edildi.
Ekonomik vaatler neler?
Enflasyon 2 yılda kalıcı olarak düşecek
DEVA Partili Çanakçı da temel hedeflerinin Türkiye ekonomisini üretken, rekabet gücü yüksek, kaliteli istihdam yaratan ve tek vatandaşı dahi yatağa aç göndermeyen yapıya kavuşturmak olduğunu söyleyip, "Para, maliye ve finans politikalarını bilim ve evrensel tecrübeye dayanması, öngörülebilir olması ve tüm ekonomik aktörlere güven vermesi bu hedeflere ulaşmada kilit bir öneme sahip olacaktır. Mutabakat metnimizin ekonomi ve finans bölümündeki 238 adet hedef ve politikayı bu anlayış ile belirledik. Temel ekonomik hedeflerimiz kapsamında enflasyonu 2 yıl içinde kalıcı olarak düşürüp tek haneye indireceğiz. Enflasyon ile mücadeleyi tavizsiz bir biçimde sürdürürken ortalama büyüme hızını yüzde 5'in üzerine çıkaracak dolar cinsinden kişi başı milli gelirimizi 5 yılın sonunda en az iki katına çıkartacağız. 5 yılda en az 5 milyon yeni iş yaratacağız. 5 yılın sonunda yıllık ihracatı 600 milyar dolara, yüksek teknolojili ihracatı payını ise 2 katına yükselteceğiz" dedi.
Merkez Bankası’nın bağımsızlığı güçlendirilecek
Merkez Bankası'nın kurumsal kapasitesini ve bağımsızlığını güçlendirmenin, öncelikleri olduğunu belirten Çanakçı, "Bu çerçevede Merkez Bankası'na fiyat ve finansal istikrarı sağlamak dışında sorumluluklar yüklemeyeceğiz. Banka üst yönetiminin kendi kanunları dışında görevden alınmasını önleyeceğiz. İş dünyasının etkili olduğu bir okul yönetim sistemi kuracak özellikle mesleki ve teknik okulları turizm ve tarımsal işletmelerin bulunduğu yerlerde açacağız. İşsizlik sigortası fonuna ödenen işveren katkısının yarısını kuracağımız 'yarına hazırlık fonu' üzerinden beceri kazandırma projelerine destek için kullanacağız. İşsizlik fonunu amacı dışında kullanılmasını önleyeceğiz. Özetle mutabakat metnimizde yer alan ancak benim bu sınırlı süre içinde 5'te 1'ine değinebildiğim politikalar ve projelerimizle Türkiye'yi orta gelir tuzağından kurtarıp, yüksek gelirli ülkeler arasına sağlam ve kalıcı bir konuma yükselteceğiz" diye konuştu.