Günümüzde sıklıkla karşılaşılan alerji hastalığı ve teşhisinde uygulanan testler hakkında açıklamalarda bulunan Dermatoloji Uzmanı Dr. Enkhjargal Losol, 'Genetik yatkınlığı olan kişilerde sık tekrarlanan alerji ataklarının günlük hayatı etkileyecek kadar şiddetli olabilir' diye konuştu.
ALERJİK BELİRTİLERE NEDEN OLUYOR
Bağışıklık sistemimizin herhangi bir maddeye karşı verdiği bir çeşit savunma yöntemi olarak tanımlanan alerji, günümüzde birçok kişinin ortak şikâyeti olarak fazlaca görülen cilt hastalıkları arasında yer alır. Alerjik hastalıklara genetik yatkınlığı olan kişilerde sık tekrarlanan alerji ataklarının günlük hayatı etkileyecek kadar şiddetli olabileceği uyarısında bulunan Uzm. Dr. Enkhjargal Losol, bu yüzden gerekli görülen durumlarda uygun alerji testinin yapılarak alerjen maddelerin tespit edilmesinin gerektiğini belirtti.
Kişide alerjik belirtilere sebep olan maddelere ‘alerjen’ adı verildiğinin altını çizen Dermatoloji Uzmanı Dr. Enkhjargal Losol, açıklamalarına şu şekilde devam etti: 'En sık rastlanan alerjenler polen, kedi, köpek tüyü, yumurta ve ev tozu akarlarıdır. Çeşitli alerjen maddelerin vücuttaki bağışıklık sistemini alarma geçirmesi sonucunda nefes almada zorlanma, hapşırma, öksürme; burun kaşıntısı, burun tıkanıklığı ve akıntısı, gözlerde kaşınma, sulanma, kızarma, şişme; deride kaşıntı, kızarıklık, kabarıklık gibi istenmeyen sonuçlara yol açabilmektedir. Bu gibi durumlarda kişinin vakit kaybetmeden ilgili uzmana başvurması hastalığın tedavi edilebilirliği yönünden büyük önem arz etmektedir' dedi.
TESTLERİN UYGULAMASI KISA SÜRÜYOR
Alerji testlerinin kısa sürede uygulanabildiğini belirten Uzm. Dr. Enkhjargal Losol, 'Bu testler astım, alerjik rinit, alerjik egzama, ürtiker, arı veya besin alerjisi gibi herhangi bir alerjik hastalıkları düşündürecek belirtileriniz varsa tanı amaçlı uygulanmaktadır. Emniyetli ve sonuçları güvenilir olması nedeniyle çok fazla tercih edilir. Her bir test 5-10 dakika gibi kısa sürede uygulanır. Hangi testin ve hangi alerjenin kullanılacağı hastanın mevcut şikâyetlerine göre uzman doktor tarafından belirlenir. Bazı durumlarda besinlerle doğrudan ‘prick test’ yapılabilir. Pulpalı taze meyve ve sebzelerle yapılan bu test, ‘taze prick test’ ya da ‘prick-by-prick’ olarak bilinir ve pozitif çıkma ihtimali ticari preparatlara göre daha yüksektir. Ayrıca prick ve intradermal testlerde, sonuçların doğru olarak yorumlanabilmesi için bir pozitif kontrol (histamin) ve bir de negatif kontrol (alerjen içermeyen madde) kullanılmaktadır. Alerjen uygulanan bölgede kızarıklık, kaşıntı ve sulanma oluşması durumunda sonuç pozitif kabul edilir' şeklinde konuştu.
3 FARKLI YÖNTEMLE UYGULANIYOR
Alerjilerin 3 farklı şekilde belirlendiğini söyleyen Uzm. Dr. Losol, uygulanan testler hakkında da bilgi verdi:
'Çizme testinde, ön kol iç yüzü veya sırt bölgesine alerjen damlatıldıktan sonra steril bir lanset ile deride bir çizik oluşturularak etken alerjenin deri altına geçmesi sağlanır. Kişide uygulama bölgesinde alerjik belirtilerin oluşturulması esasına dayanan bir testtir. İşlem tamamlandıktan sonra hasta 20 dakika süreyle beklemeli, bu süre içinde kolları açık kalmalı, test yapılan bölgeleri kaşımamalıdır, aksi takdirde testin uygulandığı bölgedeki alerjenler birbiriyle karışabilir. Deri içi testte ise sıvı haldeki çok az miktarda alerjen madde enjektörle deri içine verilir Kullanılacak alerjen sayısına göre ön kol veya sırt bölgesi tercih edilebilir. Sonuç 15-20 dakika sonra verilir. Yama testi de atopik yapıda olan hastada takı, dövme, saç boyası, kozmetik malzemeleri, inşaat malzemeleri gibi maddelere bağlı egzama tanısı için uygulanan bir testtir. Kimyasal alerjinin araştırılmasında kullanılan bu yöntemde lateks, parfüm gibi alerjenler yapışkan bant üzerine yerleştirilerek sırta yapıştırıldıktan 48-72 saat sonra sonuçlar değerlendirilir. Sırtta uzun kalış süresi ve kişinin terlememesi gerektiği için yaz döneminde uygulanması zordur. Hem yaz hem kış döneminde kolay uygulanabilir olması nedeniyle en çok tercih edilen test prick testidir' dedi.