AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım bir birinden önemli konularda önemli açıklamalarda bulunurken, Karadeniz'de bulunan muazzam hidrojen sülfür yataklarının enerjide Türkiye için çok önemli olduğunu vurguladı.
Karadeniz'in bizim olan kısımlarında ve karşı tarafta 150 metre aşağıda hidrojen sülfür var. Bu geleceğin en temiz yakıtı. Buradaki hidrojen sülfür miktarı o kadar fazla ki şu anda teknolojisi tam gelişmedi ama bütün ülkeler bütün imkanlarıyla 2030-2040'ta... Dünyanın ihtiyacının 45 katı.
Araştırmacıların yaptığı fizibilite raporları, Karadeniz'deki mevcut potansiyelin, bölgenin 100 yıllık elektrik ihtiyacını karşılayabileceğini gösteriyor.
PROJEYE SONUNA KADAR İNANIYORUM
Kanal İstanbul'un ilan edildiği dönemde hazırlık çalışmalarında bizzat çalıştığını hatırlatan Yıldırım, projeye sonuna kadar inandığını vurguladı.
GELECEKTEKİ MENFEATLERİMİZİ KORUYACAK
Yıldırım, Kanal İstanbul'un siyaset malzemesi yapılmaması gerektiğini vurgulayarak, sözlerine devam etti:
"Türkiye'nin gelecekteki menfaatlerini gözeten bir projedir. Basit tartışmadan çıkalım. Karşı çıkanlar köprülere de karşı çıktılar. Bunlar hep karşı çıkar, bitince de önce onlar kullanır. Kullansınlar da biraz mahcubiyet duysunlar. Bizim yaptığımız işlerden karşı çıkılmayan olmadı.
DÜNYANIN İHTİYACINI KARŞILAYACAK KADAR VAR
'Karadeniz'in yarısı bizim. Tam olarak 432 bin kilometrakare alanı var, o alanın yarısı bizim. Çünkü komşu ülkeler arasında en uzun kıyı şeridi bize ait. Karadeniz'in bizim olan kısımlarında ve karşı tarafta 150 metre aşağıda hidrojen sülfür var. Bu geleceğin en temiz yakıtı. Hidrojeni sülfürden ayırıyorsunuz.' dedi ve cümlelerine şu şekilde devam etti, 'Buradaki hidrojen sülfür miktarı o kadar fazla ki şu anda teknolojisi tam gelişmedi ama bütün ülkeler bütün imkanlarıyla 2030-2040'ta... Dünyanın ihtiyacının 45 katı. Bu enerji ortaya çıkacak. Bunu nasıl son noktalara taşıyacağız? Bir kanal yetmez, bir kanal da belki gerekecek. Biz yapmazsak bunu başkaları yapacak. Bulgaristan'la Yunanistan... Kanal İstanbul Türkiye'nin kalkınmasını elbette sağlayacak.'
11 YIL ÖNCE KEŞFEDİLDİ
Hidrojen enerjileri üzerine ar-ge çalışmaları yürüten Dr. Mükerrem Şahin ve ekibi, 11 yıl önce tamamen Türk araştırmacılarla Karadeniz dip sularında yoğun olarak bulunan hidrojen-sülfürlü suyu geliştirdiği bir katalizör sistemi üzerinden geçirerek ekonomik koşullarda hidrojen gazı elde etmeyi başardı.
BÖLGENİN 100 YILLIK ELEKTRİK İHTİYACINI KARŞILAR
Araştırmacıların yaptığı fizibilite raporları, Karadeniz'deki mevcut potansiyelin, bölgenin 100 yıllık elektrik ihtiyacını karşılayabileceğini gösteriyor.
Son yapılan araştırma sonuçlarının, Karadeniz'de hidrojen-sülfür oluşumunun giderek yükseldiğini gösterdiğini aktaran Şahin, ayrıca bu kaynaklara Karadeniz'in 30-40 metre altında bile rastlandığını belirtti.
Dr. Şahin, yaklaşık 5 yıl süren araştırmaları sonunda, Karadeniz dip sularında yoğun olarak bulunan hidrojen sülfürden hidrojenin ayrıştırılarak bir enerji üretimine yönelik ar-ge çalışmalarını tamamladıklarını belirtmişti.
Şahin, o dönem araştırmalarına ilişkin şu açıklamalarda bulundu:
'Yapmış olduğumuz Çalışma, enerjiden kaynaklanan cari açığın yüksek değerlerde olduğu ve önemli bir sorun olarak tartışıldığı bu günlerde yerli bir kaynağın kullanılabileceği hususunda ümitlerimizi arttırdı. Hidrojen sülfürlü suyu, geliştirdiğimiz bir katalizör sistemi üzerinden geçirerek ekonomik koşullarda hidrojen gazı elde etmeyi başardık. Projemizde, Karadeniz'in 40 metre altında bulunan kaynağın değerlendirilmesi ve ülke ekonomisine katılması hususunda ilk ciddi sonuçlara ulaşıldı. Şimdiye kadar Karadeniz'deki rezerv tespitleri için yalnızca Rusya, Gürcistan, Ukranya, Romanya gibi ülkelerde çalışmalar yapılmıştı. Ülkemizin de bu konuda eş zamanlı çalışması lazım.'
HİDROJEN SÜLFÜR
Hidrojen Sülfür (H2S) çok düşük konsantrasyonlarda bile zehirli olan yanıcı, renksiz bir gazdır. Öldürücü derecede zehirli olan ve patlayıcı ortam oluşturan bu gaz için mutlaka etkili önlemler almak gereklidir.
Hidrojen sülfür, kolay tutuşur ve havayla patlayıcı karışımlar oluşturabilen bir gazdır. Havadaki konsantrasyonu % 4.3 ile % 46 arasında olması durumunda patlayıcı özellik gösterebilir.
Hidrojen sülfür gazı, havadan ağırdır ve zemine yakın bölgelerde birikebilir. Düşük konsantrasyonlarda “çürük yumurta” gibi kokar ve koku alma duyunuzu çabucak kaybetmenize neden olur.
Hidrojen sülfür suda kolaylıkla ve alkolde çok kolaylıkla çözünür. Metal ve metal oksitleri ile kolaylıkla reaksiyona girerek sülfidleri açığa çıkarır. Bu özelliği ile aşındırıcı olarak ayrıca tehlike oluşturabilir.