Diyarbakır'da 21 Ağustos günü kaybolan ve kaybın 19'uncu gününde cansız bedeni bulunan Narin Güran soruşturması devam ediyor.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada, 8 yaşındaki Narin Güran'ın cansız bedeninin bulunduğu anlara ait görüntüler ortaya çıktı. 8 yaşındaki Narin, kayıp olduğu gün üzerinde bulunan eşyaları ile birlikte bir çuval içerisinde dereye atılmıştı. Çuvalın, ekipler ve vatandaşlar tarafından bulunmamasını isteyenler, küçük kızın bedeninin bulunduğu çuvalı taşlarla gizlemeye çalıştılar.
Narin, kaybının 19'uncu gününde jandarma ekipleri tarafından gelen bir ihbar üzerine, dereyi araştırdıkları sırada bulundu.
A Haber tarafından yayınlanan fotoğrafta, jandarma ekiplerinin çuvalın üzerinde yer alan taşları kaldırma anına ait görüntüler yer alıyordu. Yaşanan vahşet ve acı o görüntülerle bir kez daha ortaya çıktı.
Tutuklu Sayısı 11'e Yükseldi
Soruşturma kapsamında amca Salim Güran ve itirafçı Nevzat Bahtiyar tutuklanmıştı. Geçtiğimiz günlerde gözaltına alınan 22 şüpheliden 8'i tutuklandı ve 4'ü adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Soruşturma sürerken sıcak bir gelişme daha yaşandı. Daha önce gözaltına alınıp serbest bırakılan Salim Güran'ın işçisi olan 15 yaşındaki Ramazan A. tekrar gözaltına alındı. İfadeler doğrultusunda gözaltına alınan Ramazan A. tutuklandı. Böylece tutuklu sayısı 11'e yükseldi.
Salim Güran'ın "O sondaki köşede bir şeyin düşmüş ha, sana ait bir şey sondaki yamaçta" şeklinde mesaj atarak işçisini yönlendirdiği, Ramazan A'nın ise "Tamam henüz bende değil/tamam daha ölmemiş” diye yanıt verdiği kayıtlar dosyaya girdi.
Ramazan A.'nın İfadesi Ortaya Çıktı
Narin Güran'ın tutuklu amcası Salim Güran'ın işçisi olduğu öğrenilen 15 yaşındaki suça sürüklenen çocuk Ramazan A., savcılıktaki ifadesinde, olay günü sabah 05.00-06.00 gibi uyandığını, o gün sondajın başında uyuduğunu, aşağı tarlanın ardından yukarı tarlanın da suyunu değiştirdiklerini, Salim Güran'ın yukarı tarlaya geldiğini belirtti.
Sondajın başında kahvaltı yaptıklarını, Salim Güran'ın 1,5-2 saat yanlarında kaldığını, Güran'ın saat kaçta yanlarından ayrıldığını hatırlamadığını savunan R.A, şöyle devam etti:
"Babam 13.00 sıralarında diğer tarlalarda çalışan işçileri almaya gitti. Sonra saat 14.00-15.00 sıralarında muhtar (Salim Güran) tekrar yanıma geldi ve babamın nerede olduğunu sordu. Ben de 'İşçileri almaya gitti' dedim. Yanımda babamı arayıp 'Neredesin?' diye sordu. Saat kaçta aradığını hatırlamıyorum. Babam da, 'İşçileri dağıtıyordum' dedi. Bu görüşmeden sonra muhtar yanımda oturdu. Birkaç dakika sonra muhtar tekrardan babamı aradı ve yine 'Neredesin?' diye sordu. Babam da 'Köyde yemek yiyorum' dedi. Bu sırada muhtarla çay içiyorduk. 16.00-16.30 sıralarında babam da geldi, bizimle çay içmeye başladı. Babam aşağı tarlaya 16.00-16.30 sıralarında gitti. Ben muhtar ile yukarı tarlada kaldım. Ben bulaşıkları yıkıyordum. 5-10 dakika muhtar burada oturduktan sonra bana 'Ben eve gidip üstümü değiştirip geleceğim.' dedi.
Muhtar yanımdan ayrılmasından sonra ben de suyu değiştirmeye gittim. Muhtar saatini hatırlamadığım zaman diliminde yanımdan ayrılmıştı. 5-10 dakika içinde ben suyu değiştirene kadar muhtar tekrardan sondajın başına gelmişti. Bir süre sonra babam da aşağı tarla suyunu değiştirip geldi. Akşam yemeğini hazırlayıp yedik. Muhtar hiç yanımızdan gitmedi, hep beraber oturduk. Sadece 5-10 dakikalığına muhtar üzerini değiştirip gelmişti. Muhtar akşam yemeğinden sonra bizimle otururken telefonu çaldı. Telefon görüşmesinde muhtara Narin Güran'ın kaybolduğu bildirildi. Bu şekilde Narin'in kaybolduğunu öğrendik. Salim Güran üstünü değiştirmek dışında saat 14.00'ten sonra yanımdan ayrılmadı. Tarladan da ayrılmadık."