Ramazan ayı için hem sağlıklı hem de pratik beslenme önerileri belirten uzmanlar, "iftardan artan yemekleri sahurda yeme alışkanlığında bulunmayın, mide problemi yaşanması riskini oluşturur" ifadesini kullandı.
Orucunuzu çorba ile açın
Okan üniversitesi hastanesi beslenme ve diyet uzmanı diyetisyen derya fidan, on adımda ramazan ayı için sağlıklı önerileri şöyle aktardı:
uzun süre aç kalan mideyi sıcak veya ılık içimi ile rahatlatan tek besin çorbadır. çorbanın yavaşça içilmesi; uzun süreli açlıkta oluşan, yemeği bir anda yeme isteğini de engeller.
Haftada üç kez ton balığı tüketin
Sindirimi kolay olan ton balığı sofralarımızda bulunması gereken protein kaynağıdır. okyanus balığı olduğu için ağır metal içermez. susatmayan ve gün içinde sürekli tok hissetmenize olanak sağlayan bir besindir. iftardan doyarak kalkmak istiyorsanız, ton balığı denemelisiniz.
Günde üç litre su için
Oruç tutarken vücudu susuz bırakmanın en büyük tehlikesi, iftara kadar aç kalınan süreçte yorgunluğun nüksetmesidir. bu nedenle iftara bol su içerek başlamak, sahura kadar su içmeyi unutmamak ve sahuru su içerek bitirmek yorgunluğu önleyen en pratik yoldur.
Şarküterileri kaldırın
Salam, sosis, sucuk, füme etler ve jambon gibi besinler oruç süresince içerdiği fazla sodyum ve nitratlar sebebi ile susuzluğun artmasına neden olur. sahurdan sonra, özellikle yaz aylarında, vücudun su ihtiyacı arttığı düşünülecek olunursa oruç tutmak zorlaşır.
Taze sebze tüketin
Kana yavaş geçen ve kan şekerini çok az yükselten, nişasta içermeyen sebzeler; bolca yenilebilecek düşük kalorili, sağlıklı besinlerdir. nişasta içeren patates, tatlı patates, mısır, havuç ve balkabağı özellikle püre ya da haşlama şeklinde yenilmemelidir. oruç tutarken bu besinleri yediğinizde karnınız doysa dahi kan şekerini hızlı yükseltip sonra düşürmesi nedeniyle yemek sonrasında uyuklamaktan ve sabah yorgun kalkmaktan kurtulamazsınız.
Hurmadan vazgeçmeyin
Hurma; potasyum içeriği oldukça zengin bir meyvedir. ramazan ayında sinir sisteminin ve kasların düzenli çalışmasında, vücutta sıvı-elektrolit dengelenmesinde oldukça aktif rol alıyor. içerdiği demir oranı ile de kırmızı hücrelerin yapımını destekliyor ve kansızlığa iyi geliyor.
İftar yemeklerini, sahurda tüketmeyin
Genelde gün içinde tok kalmak için iftardan artan yemekleri sahurda yeme alışkanlığı bulunur. bu durum mide problemi yaşanması riskini oluşturur. sahur öğününü; az yağlı, bol protein ve sağlıklı karbonhidratlı ama pratik hazırlanacak besinlerden oluşmasına özen gösterin. tam buğday ekmeği ile yapılacak tost ve yanına ayran; ton balıklı sandviç ve yanına açık çay; menemen, yanında yoğurt, tam buğday ekmeği ya da çorba tüketebilirsiniz.
Aşırı egzersizden uzak durun
Oruçluyken gün içinde herhangi bir egzersiz yapmak doğru değildir. en doğrusu iftar öğünü yedikten sonra 20-30 dakikayı geçmeyecek hafif yoğunlukta ve haftada üç kere egzersiz yapmaktır. iftar sonrası yapılan yürüyüş bağırsak hareketlerini arttırarak kabızlığın oluşmasını önler ve gece rahat uyumanızı sağlar.
Papatya çayı için
Flavonoit içeren papatya çiçeği hafif yatıştırıcı ve kas gevşetici etkiye sahiptir. ramazan boyunca kaliteli uyumanıza yardımcı olur. içine limon dilimleri ekleyerek yatmadan önce büyük bir fincan için. bitkisel çaylar dışında açık siyah çayın da; hem iftar, hem sahurda mutlaka içeceğiniz sağlıklı su alternatifi olduğunu unutmayın.
Sütlü tatlıları tercih edin
İftara doğru kan şekerinin düşmeye başlamasıyla oluşan açlık hissi, tatlı yeme arzusunun artmasına yol açar. ramazan sofralarında bulunan yemekler, genellikle karbonhidrat ve yağ yönünden zengindir. bu nedenle haftada üçü geçmeyecek şekilde iftardan en az 45 dakika sonra kilo alımını önlemek için enerji yoğunluğu düşük olan; güllaç, sütlaç, muhallebi, kazandibi ve keşkül gibi sütlü tatlıları tercih edebilirsiniz.