İhanet Anlaşması

Haber365 Özel Haber/ Hasan Birgül

Donald Trump ve Suudi Arabistan Kralı Selman ayrıca Mısır’ın darbeci Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi’yi etrafında toplayan ve adeta bir korku şölenini andıran o meşhur kristal küre pozundan İsrail’le normalleşme ve yeni Orta Doğu kriptosu çıktı. 

TARİH TEKERRÜR EDİYOR

Birleşik Arap Emirlikleri  ve Suudi Arabistan’ın mevcut yöneticileri maalesef geçmişten ders almıyor. Büyük Arap Krallığı yalanıyla Osmanlı Devleti’ne karşı İngilizlerle hareket edip Arabistanlı Lawrence olarak tanınan Thomas Edward Lawrance isimli bir İngiliz istihbarat subayının peşinden gidiyorlardı, bugün ise Türkiye, ve Katar gibi bölge ülkelerine sırt çevirip ABD ve İsrail’le birlikte hareket ediyor, Trump’ın damadı Jared Kushner’le iş tutuyorlar. Bu yöneticiler Osmanlı’nın Hicaz Seferi Kuvvetleri Komutanı Fahreddin Paşa’yı kutsal emanetleri çalmakla suçlamıştı hatırlarsanız. Lawrence’ın evini onarmak için şimdi birbirleriyle yarışıyor.

Suud toplumu, İsrail ile normalleşmeye karşılar aralarında tabi ki isteyenlerde var. Suudi Arabistan medyasının İsraillilere ve Yahudilere yakınlaşma girişimlerine rağmen, bir ABD düşünce kuruluşunun araştırmasına göre Suudi Arabistanlıların sadece yüzde 9’u İsraillilerle anlaşmayı, ticari ve sportif faaliyetleri destekliyor.

Bölgede kanlı ve yeni ittifaklar kuruluyor. Suudi Arabistan olmak üzere BAE ve Mısır ,Türkiye ve bölgesel olarak  İran’ı karşılarına almış gözüküyor. İsrail’ ise  yeni ittifaklar kurma peşinde. Bundan dolayı Filistin ve Keşmir sorununun çözümü için kurulan İİT ya yeniden yapılandırılıp BAE-Suudi Arabistan’ın güdümünden kurtarılmalı ya da geçen yıl Malezya’da Türkiye, Malezya, İran ve Katar arasında ilki yapılan mini zirve gibi etkili yeni alternatif çözümlere başvurulmalıdır.

 Prens Muhammed bin Selman kendi projesinin Kudüs’le değil, İsrail’le normalleşmeyle tamamlayacağı inancında. Kral Faysal Filistin ve Kudüs tutumuyla tarihe geçtiyse, Veliaht Prens Bin Selman hainlik olarak tarihe geçicek. Ama genç veliaht bu süreçte böyle bir kararın çok riskli olacağının farkında ve iktidar dizginlerini eline aldığından bu yana, tıpkı BAE ve Bahreyn’in yaptığı gibi normalleşmenin alt yapısını oluşturmak için çaba harcıyor. Prens Selman Suud toplumu üzerinde bir toplum mühendisliğine soyunmuş durumda.

SİNDİRME OPERASYONU

İsrail’le normalleşmeye karşı çıkan hukukçu aktivist, alim ve gazetecilere karşı geniş kapsamlı tutuklama operasyonları gerçekleştirdi. Bu tutuklamalardaki temel amaç aykırı sesleri susturarak Arap ve Müslüman kamuoyunu İsrail’le normalleşmeye alıştırmak ve dini yapıyı zayıflatmaktı. 

İsrail'e ve siyonizme flörtleşme adımları içinde medyanın da  sıkı bir şekilde  kullanıldığını görüyoruz. Arap News gazetesi geçtiğimiz günlerde Twitter ve Facebook hesaplarında, kısa süreliğine  logosunu ve arka plan resmini İbranice Şana Tufa yazısıyla değiştirerek yeni Yahudi yılını kutladı. Yine aynı gazete Lübnan Yahudileriyle ilgili uzun bir haber dosyası hazırladı. Farklı bir çalışma Suudi Arabistan topraklarında yaşamış eski Yahudi kuşakları için de yapmayı planlayan gazetenin yayın yönetmeni Faysal Abbas, tüm dünyadaki Arap Yahudilere ulaşmayı hedeflediklerini açık ve net bir şekilde dile getirdi. Suudi Arabistan’ın  prestijli gazetesi Şarkul Avsat 7 Eylül tarihli nüshasında Irak’ta Yahudi mirası başlığı atarak Terk edilmiş evler ve anılar başlığıyla yayımladığı haberiyle ikinci arap devriminin ateşini yaktı. Prens Bin Selman ilk olarak  BAE ve Bahreyn’in İsrail’le normalleşme anlaşması imzalamasını bekleyerek ilk uluslararası tepkilerin nasıl olacağını görmüş oldu. 

Donalld Trump’ın damadı ve danışmanı Kushner’le görüşmesinden bir gün sonra İsrail’e hava sahasını açmak gibi bazı kolaylıklar sağlayarak niyetini belli etti. Ve medyayı devreye soktu. Prens Selman toplum mühendisliği ve hainlikte yeni bir mimval geliştirmiş oldu.