Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Güney Afrika'nın İsrail'e karşı açtığı soykırım davasında kararını açıkladı. İhtiyati tedbir kararı alındı. Bu kararın hukukta karşılığı olarak, soykırıma dair yargılama öncesi mahkemece alınan önlem kararı olduğunu söylemek mümkün. Muhtemel soykırım iddialara hukuki bir zemine oturtarak, resmi kayıtlarda karşılığını bulacağı ihtimali ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, uluslararası mahkemelerde zorlu günler bekliyor olabilir.
Yargıç açıklamasının satırbaşları!
Yargıç Joan E. Donoghue'nun açıklamasından satırbaşları şöyle: "İhtiyati tedbir talepleri görüşülmektedir, mahkemenin görüşüne göre Güney Afrika'nın iddialarının bir kısmının sözleşmenin maddelerinin kapsamına girebileceği görülmüştür. Mahkeme, İsrail'in 'dosyanın reddi' talebini reddetmektedir. İsrail'e soykırım davası görülmeye devam edecek. Soykırım davası esastan görüşülecek. Burada Güney Afrika'nın ortaya koymuş olduğu iddialar değerlendirilecektir. Sözleşmenin birinci maddesine baktığımızda tüm ilgili tarafların soykırım suçunu engellemesi gerekmektedir. İkinci maddede soykırım bir etnik ve ırksal grubun üyelerine zarar vermek, bu grubun içinde bulunan çocukları başka bir gruba taşımak gibi maddeler yer almaktadır.’’
Soykırım iddialar makul seviyede ispatlanmıştır!
Soykırım davasında İsrail aleyhine ileri sürülen iddialar makul seviyede ispatlanmıştır. Ancak soykırım olup olmadığına dair nihai karar daha sonra açıklanacaktır.
İsrail UAD'ye rapor sunmak zorunda!
Güney Afrika'nın ihtiyati tedbir talepleri dikkate alınmış ve bir kısmının uygulanmasına karar verilmiştir. Mahkeme, İsrail askeri güçlerinin Gazze'de hiçbir eylemde bulunmamasına karar vermiştir. Gazze'ye yönelik saldırılar derhal durdurulmalıdır. İsrail'in etkin adımlar atarak, insani yardımların ulaştırılması için adım atmasına karar vermiştir. Kararların uygulanması zorunludur. Kararlar 15'e karşı 2 oyla alınmıştır. İsrail, alınan kararları sahada uyguladığına dair 1 ay içinde UAD'ye rapor sunmak zorundadır."
“Soykırım Niyeti” için insanları öldürmenin de ötesinde fiiller gerekli!
Güney Afrika, İsrail’in Gazze’deki askeri operasyonuyla 1948’te imzalanan BM Soykırım Sözleşmesi’ni ihlal ettiği gerekçesiyle 29 Aralık’ta Uluslararası Adalet Divanı’na başvurdu. Soykırım kanıtlaması en zor suçlardan biri. Zira “soykırım niyeti” için insanları öldürmenin de ötesinde fiiller gerekiyor. Bir devletin bir ulusal, etnik veya dini grubu kısmen veya bir bütün olarak yok etmek istediğinin kanıtlanması şart. Güney Afrika’nın, İsrail’in planının veya davranış biçiminin başka hiçbir şeyle açıklanamayacağını kabul ettirmesi gerekiyor. Birleşmiş Milletler’in (BM) en üst mahkemesi olan UAD, devletlerarasındaki anlaşmazlıklara bakıyor.
Soykırım için yetersiz demişti!
Ancak geçmiş dönemlere bakıldığında, UAD, bugüne kadar hiçbir devlet soykırımdan suçlu bulunmadı. 2007’de Sırbistan’ın 1995’te Bosna Hersek’te 8 bin Müslüman erkeği öldürdüğü Srebrenica Soykırımı’nı önlemekte yetersiz kaldığına hükmetmişti.
İsrail suçlamalar için ne diyor?
İsrail soykırım suçlamasını “çok ağır bir çarpıtma” olarak niteliyor, kendisini savunma hakkı olduğunu ve Filistinli sivilleri değil Hamas militanlarını hedef aldığını belirtiyor.
Soykırım işlenmediği sonucuna varabilir!
Bu karar ile mahkeme İsrail’e uluslararası insan hakları hukukuna uyma, Gazze’ye gidecek bir araştırma heyetini kabul etme veya insani yardım üzerindeki kısıtlamaları kaldırma emri verebilir. Bu davanın açılması İsrail’in soykırım işlediği anlamına mı geliyor? Hayır. Mahkeme davayı kabul edilebilir bulmuş olsa da, bugün bir ihtiyati tedbir kararı verse de davanın sonunda bir soykırım işlenmediği sonucuna varabilir.