32 senelik birliktelikleri sona erdikten sonra Necla Nazır'ın bir röportajda anlattıkları da oldukça dikkat çekici. Tayfur'un bir öğlen yemeği esnasında "durup dururken" kendisini terk ettiğini şöyle anlatıyor Nazır:
"Ferdi evde değildi. Saat 12.00’ye geliyordu. Her gün bu saatte yemeğini hazırlar ofisine gönderirdim. Telefon açıp ‘Yemeğini kaçta istiyorsun?’ dedim. ‘Necla az sonra gazetede göreceksin. Ben ayrılıyorum’ dedi.
'Damdan düşer gibi...
Evet damdan düşmüş gibi oldum zaten.
Hemen sonra ofisini bastığınız doğru mu?
Önce gazeteleri okudum, yıkıldım. Beni ofiste karşısında görünce korktu. Hiç sesini çıkaramadı. Ertesi gün dünyanın öteki ucuna Hong-Kong’a gitti. Uzun bir süre gelmedi.
Necla Nazır, kendisinin 15 yıl boyunca Habibe Hanım'la eşini paylaştığını hiçbir şekilde fark etmediğini söylüyor.
Eşiniz başka bir kadına ev alıyor, emlakçı dükkanı açıyor, turnelere birlikte gidiyorlar. Ve sizin ruhunuz duymuyor. Ya Ferdi Bey süpermiş ya da özür dilerim ama siz körmüşsünüz.
En ufak falso vermedi diyorum. Her gün saatinde evindeydi. Tartıştığımız günlerde küsüp ofisine gidiyordu. Bir gün kalıp geri dönüyordu. Demek ki öteki evdeymiş.''
Nazır'ın "Dikkatinizi çekecek hiçbir şey olmadı mı? Sessiz konuşmalar, uzayan iş gezileri?" sorusuna yanıtı:
''Turneye gittiğinde bir gecelik kaçamaklar yapmasını göze almıştım. Buna ses çıkarmazdım. Adı üstünde 1 gecelik kaçamak! Ama 15 yıllık bir ilişkisi olduğu aklımın ucundan geçmezdi. Bir de ben kendime çok güvenen bir kadınım. Ferdi’yi 30 yıllık ilişkimde ‘Nerdesin, kiminlesin, niye aramadın’ diye hiç didiklemedim. Rahat bıraktım adamı.''