Son dönemde yükselen kiralar, ev sahibi-kiracı anlaşmazlıklarını rekor seviyelere taşırken, sahte imzalı tahliye taahhütnameleri üzerine tartışmalar giderek artıyor. Özellikle bazı mülk sahiplerinin, bu durumu kötüye kullanarak kiracıların imzalarını taklit edip haksız tahliye girişimlerinde bulunduğu iddiaları gündemde.
Ekonomi Gazetesi'nin haberine göre, ev sahipleri, kiracıların uzun süre evde olmadığı yaz tatili gibi dönemleri fırsat bilerek sahte belgelerle tahliye sürecini hızlandırmayı hedefliyor. Bu dönemde dikkatli olunması gerektiği vurgulanıyor.
Uzmanlar, kiracıların icra takibi ve peşin ödeme emri alması durumunda 7 gün içinde itiraz etmeleri gerektiğini belirtiyor. Aksi halde, bu alacaklar ve tahliye işlemleri hukuken kesinleşiyor. E-Devlet sisteminin sürekli kontrol edilmesi ve sahte tahliye taahhütnamesine "Bu imza bana ait değil" şeklinde itiraz edilmesi önem taşıyor.
Evrakta sahtecilik suçuna giren bu tür hileli girişimler, ev sahipleri için ağır cezai yaptırımlarla sonuçlanabilir. Uzmanlar, sahte imza kullanarak kiracılarını zorla tahliye etmeye çalışan mülk sahiplerinin 5 yıla kadar hapis cezası ve tazminatla karşı karşıya kalabileceğini belirtiyor.
2023 yılında açılan tahliye davalarının sayısı 90 bini aşarken, kiracıların icra yoluyla tahliyesine yönelik açılan dava sayısı 30 bin 39 olarak kaydedildi. Bu veriler, kiracıların haklarını korumak için daha dikkatli olmaları gerektiğini gösteriyor.