Endonezya da polisler tarafından yapılan dar pantolon kontrolü olay yarattı.
Endonezya'nın açe eyaletinde şeriat polisi, şeri hükümlere aykırı olduğu gerekçesiyle 'dar pantolon' kontrolü yaptı. trafikte dar pantolon giymiş kadınlar durduruldu.
Şeriat polisi, trafikteki ve yoldan geçen kadınların ceketlerini çıkarttırıp pantolonlarını kontrol etti.
Açe'de ceketin altında kalsa bile dar pantolon giymenin yasak olduğu belirtiliyor. açe'ye 2001 yılında sağlanan özel özerkliğin ardından şeriat yasaları uygulanmaya başlamıştı.
Açe bölgesinde son olarak eşcinsel ilişkiye giren 2 erkek ve kocası olmayan bir erkekle vakit geçiren bir kadın kırbaçla cezalandırılmıştı.
Şeriat, arapça kökenli bir sözcük olup; "yol; mezhep; metod; adet; insanı bir ırmağa, su içilecek bir kaynağa ulaştıran yol" anlamına gelir. islam dinindeki terimsel anlamı ise "ilahi emir ve yasaklar toplamı", "islam'ın kutsal kitabı kur'an'ın ayetleri, islam'ın son peygamberi olan muhammed'in söz ve fiilleri (sünnet/hadis) ve islam bilginlerinin görüş birliği içinde bulundukları hususlara dayanan ilahi kanun"dur.
Şeriat 3 ana bölüme ayrılır islam hukuku (fıkıh) alimleri, şeriatı üç ana bölümde incelemiştir: ibadetler, muameleler ve ceza hukuku. ibadetler: ibadet islam'da, genel olarak allah'ın hoşnut ve razı olduğu her çeşit eylemi kapsamına alır. özel anlamda ise, ayet ve hadislerde özel şekil ve şartları belirlenen ibadetlerin uygulanması kastedilir. namaz, oruç, hac, zekat ve kurban bu ibadetlere örnek olarak verilebilir.
Muameleler: insanlar arasında medeni, ticari, ekonomik ve sosyal bütün ilişkileri, insanların devletle ve devletlerin de birbirleriyle münasebetleri bu bölümde yer alır. islam dini doğumdan ölüme kadar evlenme, boşanma, nafaka, velayet, vekalet, vesayet, miras, alış-veriş gibi toplum hayatının gereği olan tüm medeni muamelelere ve hatta devletler hukukuna ait hükümler getirmiştir.
Ceza hukuku: islam şeriatının kullanımda olduğu bir islam ülkesinde, islam dininin emir ve yasaklarına uymayan ve/veya toplumsal düzeni bozmaya çalışan kimselere karşı verilecek bedeni, mali veya caydırıcı bazı cezai hükümleri kapsar.
Sözlükte şeriat ne anlama gelmektedir? kuran'daki ayetlerden, peygamberin sözlerinden çıkarılan, dinsel temellere dayanan müslümanlık yasası, islam hukuku.
Şeriat: “din”, “allah’ın emri”, “ilâhî emir ve yasaklar” gibi manalara geliyor. insan, bir kavramı reddederken de kabul ederken de anlamını bilmeli, diye düşünüyoruz. taraftar olmak veya olmamak ayrı mesele. en çok tartışılan kavramlardan biri de “şeriat.” bu konuda bir çok kişinin kafası bir hayli karışık. anlamını bilen de konuşuyor, bilmeyen de.
Şeriat, “evamir ve nevahi-yi ilahiyye ve âyet ve hadis ve icma-ı ümmet esasları üzerine müesses kanun-u ilahi” diye tarif ediliyor. tarifte iki unsur dikkat çekiyor. biri, şeriatın “ilahi emirler ve yasaklar” oluşu. diğeri, bu ilahi kanunların “âyet, hadis ve icma” denilen temeller üzerine kurulu bulunduğu.
Ömer nasuhi bilmen ise, “hukuk-u islamiyye ve ıstılahat-ı fıkhiyye kamusu” adlı mükemmel eserinde bu ıstılahı ayrıntılı biçimde şöyle açıklıyor: “şeriat, din lisanında, cenab-ı hakk'ın, kulları için vazetmiş olduğu dini, dünyevi ahkamının heyet-i mecmuasıdır. bu itibarla şeriat, din ile müradif olup, hem ahkam-ı asliye denilen itikadiyatı, hem ahkam-ı fer'iye-i ameliye denilen ibadet, ahlak ve muamelatı ihtiva eder.”
Bütün bu tanımlara göre, “şeriat” diyen birisi, “din kuralları” demektedir. insan ise, hür bir varlıktır. kabul de edebilir, red de... “dinde zorlama yoktur.”
Bir çekirdeğe ağaç olma kâbiliyeti yükleyen, onu meyve verebilecek şekilde programlayan allah, bu gayenin tahakkukunu birtakım şartlara bağlamış. bu şartlar manzumesine şeriat-ı fıtriye deniliyor. o çekirdek, toprağını bulacak, suyuna kavuşacak, güneşle sohbet edecektir ki ağaç olabilsin.