Dışişleri Bakanlığı tarafından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafınca 20 Temmuz tarihinde açıklanan, Maraş açılımının ikinci aşaması hakkında BM Güvenlik Konseyi tarafından yapılan Başkanlık Açıklaması ile çeşitli ülkelerin yaptıkları açıklamalara, ''Ada’daki gerçeklerle bağdaşmayan ve asılsız iddialara dayanan açıklamaları tümüyle reddediyor ve bunlara ilişkin KKTC’nin verdiği cevapları tamamıyla paylaşıyoruz.'' ifadesi ile tepkisini sert bir şekilde gösterdi.
Dışişleri Bakanlığı, KKTC hükümetinin Maraş açılımının ikinci aşamasına dair olan kararı hakkında yazılı açıklama yaparak paylaşımda bulundu.
Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafından 20 Temmuz tarihinde açıklanan, Maraş açılımının ikinci aşaması hakkında BM Güvenlik Konseyi tarafınca yapılan Başkanlık Açıklaması ile çeşitli ülkelerin yaptıklarına açıklamalara dair, ''Ada’daki gerçeklerle bağdaşmayan ve asılsız iddialara dayanan açıklamaları tümüyle reddediyor ve bunlara ilişkin KKTC’nin verdiği cevapları tamamıyla paylaşıyoruz.'' ifadeleri kullanıldı.
''Bu açıklamalar Maraş’ın KKTC toprağı olmadığı, KKTC'nin Maraş'taki mülklere el koyacağı ve buraya mülkiyet hakları hilafına yerleşimciler getireceği gibi mesnetsiz iddialara ve Rum-Yunan kara propagandasına dayanmaktadır.'' ifadelerin yer aldığı açıklamada, Maraş'ın KKTC toprağı olup, KKTC makamlarının iyi niyetli yaklaşımı çerçevesinde zamanında yerleşime açılmadığı, askeri bölge olarak ilan edildiği anımsatıldı.
Yapılan açıklamada, KKTC hükümetinin, geçtiğimiz senenin ekim ayında 47 senedir kapalı tutulan ve artık çevresel tehlikeler de yaratmaya başlayan Maraş’ın iki ana caddesini ve plajını vatandaşa açtığı, son olarak da Maraş’ın yüzde 3,5’una tekabül eden pilot bölgenin askeri bölge statüsünü kaldırdığına dikkat çekti.
KKTC makamları tarafından Maraş açılımı kapsamında alınan bütün kararların mülkiyet haklarına saygı çerçevesinde olup, uluslararası hukukla tamamen uyum içinde olduğuna dikkat çekilen açıklamada, öne sürülenin aksine, BM Güvenlik Konseyi kararlarının ihlal edilmesinin söz konusu olmadığı gibi BM Güvenlik Konseyi kararlarının mülkiyet ve egemenlik haklarının üzerinde olmadığa da dikkat çekildi.
Yapılmış olan açıklamada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın belirttiği konuşması üzerine bu adımlarla Maraş’ta yeni mağduriyetlerin oluşmayacağı, herkesin yararına olacak şekilde, mevcut mağduriyetlerin giderileceği ifade edildi.
''Öte yandan, BM Güvenlik Konseyi maalesef Kıbrıs meselesinde de sahadaki gerçekleri görmemekte ısrar etmektedir.'' konuşmasına yer verilen ifadesinde on yıllarca süren çabaların, Türk tarafının tüm iyi niyetine rağmen, Kıbrıs Rum yönetiminin uzlaşmaz tutumu sebebiyle, iki kesimli, iki toplumlu federal çözüme ulaşılmasını sağlamadığı, taraflar arasında bu model üzerinde görüş birliği yokken, halen federal çözümde ısrar etmenin artık Konsey'in itibarına zarar verdiği ifade edildi.
Yapılan açıklama, Kıbrıs meselesinin adil, kalıcı ve devam edilebilir bir çözüme kavuşturulmasına dair yeni bir müzakerenin başlamasının, fakat Kıbrıs Türk halkının eşit egemenliğinin ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesiyle mümkün olduğu belirtildi.
''Bu anlayışla, BM Güvenlik Konseyi’ni, Rum-Yunan ikilisinin yanıltıcı propagandasından kurtulmaya, ayrıca KKTC’nin, Maraş konusunda hukuka uygun olarak attığı adımlarını ve Cenevre’de sunduğu yapıcı ve gerçekçi önerisini desteklemeye davet ediyoruz.'' çağrısı yapılmış olan açıklamada, şu ifadeler yerini aldı:
''Kıbrıs Rum tarafını hukuka aykırı şekilde AB’ye alan, hatta bu kararın siyasi olduğunu da pişkince söyleyen AB’nin ve o dönemdeki hukuksuzluğa arka çıkan bazı Avrupa ülkelerinin şimdi hukuktan dem vurmasının hiçbir değeri yoktur. Bu güruhun bize hukuk dersi vermeye kalkması ise tam bir garabettir.
Bu güruhu ve uluslararası toplumu bir kez daha Ada’daki gerçeklerle yüzleşmeye, Kıbrıs Türk halkına yaptıkları haksızlıklara son vermeye, Kıbrıs Türk halkının iradesine ve 1960’ta kazandığı egemen eşitliğine ve eşit statüsüne saygı göstermeye çağırıyoruz.''
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), Kıbrıs’ta kapalı Maraş bölgesinin bir kısmının açılacağının duyurmasının hemen ardından ''Türk ve Kıbrıslı Türk liderleri kınadığını'' bildirdi.
BMGK'de ''Kıbrıs’ta durum'' konulu yapılan kısa toplantı sonrası yayımlanan başkanlık açıklamasında, ''Güvenlik Konseyi, Kıbrıs'ta Türk ve Kıbrıslı Türk liderlerin 20 Temmuz'da çitle çevrili Maraş bölgesinin bir bölümünün yeniden açılmasına ilişkin açıklamasını kınıyor.'' dedi.
Yayınlanan açıklamada, BMGK’nin önceki kararlarına ve açıklamalarına aykırı olan bu tek taraflı eylemlerden derin üzüntü duyduğu ifade ederek, kararın bir an önce geri alınması ve bölgede gerginliği artıracak tek taraflı hareketlerden kaçınılması çağrısında bulundu.
Söz konusu başkanlık açıklaması, önceki gün İngiltere tarafından hazırlanıp BMGK’ye sunulmuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 20 Temmuz tarihindeki Kuzey Kıbrıs ziyaretinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile beraber yapmış olduğu açıklamada, ''Kapalı Maraş'' bölgesinin bir kısmının açılacağını bildirmiş, buna ek olarak Ada'da iki devletli çözüm önerisini bir kez daha tekrarlamıştı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şu ifadelere yer verdi:
''Atılan adımlarla Maraş'ta yeni mağduriyetler oluşturulmayacak, bilakis mevcut mağduriyetler giderilecektir. Bizim kimsenin toprağında, hakkında, mülkünde gözümüz yoktur. Kimse de bizim ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin hakkına el uzatamaz. Cumhurbaşkanı Sayın Tatar'ın bizlerle paylaştığı kararla Maraş'ta hayat yeniden başlayacaktır.
Mülkiyet haklarına riayet edilerek yürütülen bu çalışmalar ışığında artık Maraş'ta herkesin yararına olacak yeni bir dönemin kapıları açılacaktır. Açılımın öncelikle Kapalı Maraş'ın yüzde 3,5'ine tekabül eden pilot bölgede başlayacak olması Kıbrıs Türk makamlarının bu konuya ne kadar hassas yaklaştığını ortaya koyuyor.''