Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Büyükelçi İbrahim Kalın, Rusya’nın Ukrayna’ya karşı yapacağı bir harekatının geri döndürülemez olacağını dile getirerek, iki ülke arasındaki gerilimi azaltmak için her türlü rolü oynamaya hazır olduğunu ifade etti.
Ukrayna ile Rusya arasındaki gerginliğin NATO üzerindeki etkilerin değerlendirildiği panelde konuşma yapan Kalın, ‘Türkiye, Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilimi azaltmak için oynayabileceği her türlü rolü oynamaya hazır. Bunu hem Rusya hem de Ukrayna'nın dostu hem de bir NATO müttefiki olarak yapıyoruz’ ifadelerini kullandı.
Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilimin Türkiye’de de yakından takip edildiğini belirten Kalın, iki ülke arasındaki durumun risklerde oluşturacağını dile getirdi. Söz konusu durumlarda askeri harekat, çatışma ve savaş istemediğine dikkat çeken Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü, ‘Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü, siyasi egemenliğini ve sosyal bütünlüğünü tam olarak destekliyoruz’ diye konuştu.
Türkiye’nin Suriye'de, Irak'ta ve dünyanın başka yerlerinde görmüş olduğu savaşlardan sonra bir kez daha savaş görmek istemediklerini belirten Kalın, her iki ülke içinde ölçülü olması konusunda çağrı yaptı. Rusya ile Ukrayna arasındaki durumun farklı bir boyutta olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, mevcut kriz çözülse bile ileriki dönemlerde hamleler ve tehditlerin olabileceğini ifade etti.
GERÇEK VE KAPSAMLI BİR DİYALOG HER ZAMANKİNDEN DAHA ACİL
Rusya ile Batı ittifakı arasındaki diyaloğun henüz başladığı, oysa bunun daha önce yapılması gerektiğini ancak Rusya'nın Kırım'ı işgali nedeniyle sekteye uğradığını belirten Kalın, nihai çözüm için jeopolitik sorunların giderilmesinin önemine dikkati çekti.
Rusya ve Ukrayna’nın güvenlik tehdidi algılarının olduğunu dile getiren Kalın, ‘Bu nedenle ciddi, gerçek ve kapsamlı bir diyaloğun her zamankinden daha acil olduğunu anlamamız gerektiğini düşünüyorum’ dedi.
İki ülke arasındaki gerginliğin çözümünün jeopolitik sorunlarının giderilmesi olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Büyükelçi İbrahim Kalın, bu konuda Ukrayna’nın haklarının korunması adına Rusya ile açık şekilde konuşmaları gerektiğini söyledi. Kalın, ‘Bu bakımdan, maksimalist yayılmacı yaklaşımlardan ve taleplerden kaçınmanın öneminin altını çizmenin; samimi ve kapsamlı görüşmelerle bir tür modus vivendi (çatışan taraflar arasında nihai çözüme kadar geçici anlaşma) bulmaya çalışmanın, bunu akıl ve sabırla yapmanın önemli olduğunu düşünüyorum’ ifadelerini kullandı.
GERİLİMİ AZALTMAK İÇİN OYNAYABİLECEĞİ HER TÜRLÜ ROLÜ OYNAMAYA HAZIR
Rusya ve Ukrayna arasındaki gerginliğin Avrupa ve NATO'ya olası etkileri hakkında değerlendirmelerini online bir panelde paylaşan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Büyükelçi İbrahim Kalın, iki ülke arasındaki sorunun hızlı şekilde hallolmasını beklemenin ciddi başarısızlık getireceğini belirterek, ‘Bu tür büyük, uzun vadeli jeopolitik sorunlar için hızlı çözümler yok’ dedi.
Sorunun çözülmesi konusunda Türkiye’nin gereken rolü üstlenmeye hazır olduğunu belirten Kalın, bu konuda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her iki ülkenin liderleriyle iletişime geçtiğini dile getirdi. Kalın, ‘(Erdoğan) Hatta isterlerse her ikisini de Türkiye'ye gelmeye, aralarındaki sorunları ve farklılıkları çözmek için bir toplantı yapmaya davet etti. Türkiye, Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilimi azaltmak için oynayabileceği her türlü rolü oynamaya hazır. Bunu hem Rusya hem de Ukrayna'nın dostu hem de bir NATO müttefiki olarak yapıyoruz’ ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ileriki haftalarda Ukrayna’ya ziyaret gerçekleştireceğini Devlet Başkanı Zelenski ile görüşme yapacağını açıklayan Kalın, ‘Aynı zamanda sonuçları büyük ve geri döndürülemez olacak her türlü askeri harekattan kaçınmak için Ruslarla yakın temas halinde olacağız’ diye konuştu.
GİDEREK ARTAN BİR KARAMSARLIĞA KAPILIYORUZ
Düşünce kuruluşu Circle Foundation düzenlediği online bir panelde bulunan ABD'nin eski Kiev Büyükelçisi Steven Pifer ise söz konusu gerilimin sona erdirilmesi için Rusya'nın bazı taleplerinin olduğunu ifade etti.
Ancak Rusya’nın bu taleplerinin gerçek anlamda çözümün kavuşmasını istediği için mi yoksa reddedilmesini sağlayarak Ukrayna’ya karşı bir harekatın yapılması üzerine bahane edilmesi için mi taleplerin iletildiğini konusunda soruların olduğunu dile getiren Pifer, şunları kaydetti. ‘Kremlin'in diyaloğu seçmesini umuyorum. Ancak bir dizi analist, ben kendimi bu gruba dahil ediyorum, aslında Rusların niyetinin Ukrayna'ya karşı askeri harekata zemin hazırlamak olduğu yönünde giderek artan bir karamsarlığa kapılıyoruz.’
İNGİLİZ VEKİL AVRUPA BİRLİĞİNİ ELEŞTİRDİ
Aynı panelde bulunan İngiliz parlamenter Daniel Kawczynski, iki ülke arasındaki çözümün sağlanması için dinamikleri tamamen değiştirilmesi gerektiğini vurguladı.
Rusya’nın yaklaşımında uyum, güç, ortak ses birliği olduğunu ifade eden Kawczynski, ‘Margaret Thatcher (Eski İngiltere Başbakanı ve Ronald Reagan'ın (eski ABD Başkanı) 1980'lerin ortalarında bize öğrettiği buydu. Korkarım ki AB ile NATO arasındaki yaklaşım farklılığı nedeniyle bundan uzaklaşıyoruz’ ifadelerini kullandı.
Kawczynski, sözlerine ek olarak NATO’nun yalnızca askeri olarak değil ekonomik sorumluluk yönünün de olması gerektiğini ancak bunun olabilmesi için NATO'yu Avrupa Birliği konseptine eklememek olduğunu dile getirdi.