Cildinizin Günlük Olaylara Verdiği

İnsan vücudunun en hassas bölgesi şüphesiz ki cildimiz. Gün içerisindeki koşuşturmanız fark etmeden cildinizi yıpratır ve cilt zamanla bu yıpranmalarına karşı size uyarılarda bulunur. Peki nedir bu uyarılar? Merak edenler için araştırdık

CİLDİNİZİN GÜNLÜK OLAYLARA VERDİĞİ 9 TEPKİ

-Cildimiz Her Ay Kendini Yeniler

Kaybettiğimiz cilt ağırlığını ve ölü deriyi tam 4 buçuk yıl içinde yeniden topluyoruz bu da yaklaşık 40 kilo gibi bir ağırlığa denk geliyor. Tabii ki bunu durumun günlük yaşamınızda farkına bile varmıyoruz. Ölü deriler ses çıkarmadan ve iz bırakmadan düşüyorlar, toz haline geliyorlar. Bu da evi temizlerken süpürdüğümüz tozun çoğunluğunu oluşturuyor aslında. 

-Yanaklarımız Neden Kızarır?

Yüzdeki kızarma kontrol edemediğimiz doğal bir tepkidir. Bir şeyden utandığımızı ne kadar çok gizlemek istersek, o kadar çok kızarıyoruz da denilebilir. Utanç veya pişmanlık yaşadığımızda, vücuttaki adrenalin oranı artar, kalp daha hızlı atar ve nefes alırız. Kan damarları genişler, böylece pompalanan ekstra kan daha hızlı akmaya başlar. Tabii ki bunun sonucunda yanaklarımızdaki damarlar genişler ve yüzümüzde kızarıklar meydana gelir.

-Çillerimizin Oluşma Sebebi

Çiller, cildinizin daha yüksek melanin konsantrasyonuna sahip, eşit olarak dağılmayan, ancak küçük gruplarda bulunan parçalarıdır. Cildin daha yüksek melanin konsantrasyonuna sahip alanları güneş ışığına maruz kaldığında belirgin hale gelir. Bu sebeple, bazı çiller yaz aylarında ortaya çıkar ve daha sonrasında ise kaybolur.

-Cildimizin UV Işınlarına Tepkisi

Cildimizin güneş ışığıyla kızarması ve bronzlaşması, cildin UV ışını saldırısı olarak gördüğü şeye tepkisidir. Melanin bir tür bariyer görevi görür ve konsantrasyonunu arttırır, tamir edilemez hasarı önlemek için bu ışınları bünyesine çeker. Bu yüzden güneşe maruz kaldıktan sonra kendimizi cildimiz bronzlaşır.

-Cildimiz Bakterilerle Dolu

Yetişkinliğimiz boyunca cildimizde yaşayan 1000'e yakın farklı bakteri türü bulunuyor. Vücudumuz tarafından yaratılan bu organizmalar genellikle iyidir ve cilt için gereklidir. Bize zararlı olabilecek diğer patojenlerle savaşmaya destek olur. Ancak çevresel faktörlerden; yaşlanma, stres, endişe ve aşırı güneşe maruz kalma gibi belirli koşullar altında, bu iyi bakteriler karşı tarafa geçebilir ve çeşitli cilt sorunları meydana gelebilir. Akne bu cilt sorunlarının en yaygın olanlarından bir tanesidir.

-Soğukla Savaşta Tüyler Diken Diken Oluyor

Soğukla savaşmak için savunma mekanizması olarak tüylerin diken diken olması bize hayvanları çağraştıran bir durum. Her tüy cilde büzülebilen küçük bir kasla bağlıdır. Bu olduğunda ürpeririz ve tüylerimiz diken diken olur. Hayvanların kürkleri de kendilerini tehdit altında hissettiklerinde diken diken olur.

-Duygular Söz Konusu Olduğunda Cilt ve Beyin Bir Olur

Vücudumuzun hem içinde hem de dışında neler olduğunu algılamamıza yardımcı olan birçok cilt reseptörü bulunur. Reseptörler, bizim soğuk, sıcak ve her gün yaşadığımız diğer birçok şeyi deneyimlememizden aslında sorumludurlar. Örneğin titremeyi uyaran okşamak hoş bir şeyken bir şeyden korktuğumuzda vücudumuz tarafından tehdit edici olarak da görülebilir.

-Parmaklarımızın Buruşmasının Sebebi Ne?

Cildin dış tabakasında bulunan, cildi nemlendiremeye ve korumaya yarayan özel bir yağla kaplıdır. Parmaklarımızı uzun süre suda bıraktığımızda, yüzerken veya rahatlatıcı bir banyo yaparken, bu yağ kaybolur. Daha sonra su, cildin en dış katmanına kolayca nüfuz edebilir ve sonuç olarak cilt suyu içeri almaya başlar. Suyu emdiğinde cildin neden kırıştığını açıklayabilecek birkaç teori vardır, ancak hala net bir sonuç yoktur. Bir teori, bunun çevreye uyum sağlamanın bir yolu olduğunu söylüyor.

-Cilt, Tırnaklar ve Saçlar Aynı Takımın Bir Parçasıdır

Saçlar ya da tırnaklar canlı hücreler değillerdir ama her gün büyürler. Canlı yeni bir cilt yaratıldığında, ölü hücreler dışarı çıkarılır. Sadece dışarı atılmasıyla bile saçlarınızı daha uzun hale getiren aslında bu işlemdir. Tırnaklarda da benzer bir süreç mevcuttur. Cilt hücreleri büyür ve parmaklarımızın uçlarında birikerek kalın bir keratin tabakası oluşturur. Bunlar bizim tırnaklarımızdır. Bu sebeple saç ve tırnakların ölü hücrelerden oluşması, onları kestiğimizde neden acı hissetmediğimizi de açıklar.