Birleşik Arap Emirlikleri tarafından BMGK’ya sunulan karar tasarısı, dört kez yapılan erteleme ve üye ülkeler arasındaki yoğun müzakerelerin ardından bugün düzenlenen oturumda oylandı.
Tasarı, 15 üyeli BMGK'de 13 "evet" oyu alırken, oylamada ABD ve Rusya "çekimser" kaldı.
Oylamadan önce, Rusya'nın Gazze'de insani yardımlara kesintisiz ve güvenli erişim sağlanması için çatışmalara acilen ara verilmesi talep ettiği değişiklik önerisini ABD veto etti.
Saldırıların durması yolunda atılmış bir adım
AA’nın yer verdiği habere göre; Filistin yönetimi, Gazze'ye yardımların girişi için acil adım atılmasını öngören karar tasarısının Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) kabul edilmesini, geç kalınmış olsa da Gazze'deki saldırıların sona ermesi yolunda atılmış bir adım olarak nitelendirdi.
Filistin Dışişleri Bakanlığından, Gazze'de genişletilmiş insani yardımların kesintisiz ve güvenli erişimi için "acil adım atılmasını" talep eden 2720 sayılı karar tasarısının BMGK'de kabul edilmesinin ardından yazılı açıklama yapıldı.
Filistinli sivillerin korunması, saldırıların durması, yardımların tüm Filistinlilere ulaşması ve tehcirin reddedilmesi için dost ve kardeş ülkeler tarafından yürütülen tüm çalışmaların memnuniyetle karşılandığı belirtildi.
Açıklamada, söz konusu kararın, Gazze'deki halkın sıkıntılarını hafifletecek ve karar tasarısının "çatışmalara ara verilmesini" öngören ilk halinin kabul edilmesine karşı çıkan ülkelere baskı uygulayacak bir adım olduğu ifade edildi.
Kararın ayrıca, geç kalmış olmasına rağmen, İsrail ölüm makinesinin Gazze'deki halka karşı her gün işlediği savaş suçları ve insanlığa karşı suçların durması yolunda atılmış bir adım olduğu kaydedildi.
Çatışmalara ara yerine acil adım çağrısı eklendi
Tasarının ilk halinde tartışma yaratan ve ABD'nin karşı çıktığı hususlardan biri, insanı yardımların engelsiz erişimi için "çatışmalara ara verilmesi" talebi olmuştu.
Kabul edilen kararda, bunun yerine Gazze'de genişletilmiş insanı yardımların kesintisiz ve güvenli erişimi için acil adım atılması ve çatışmalara sürdürülebilir bir şekilde ara verilmesi için gerekli koşulların oluşturulması çağrılarına yer verildi.
Diğer bir sorun ise karar tasarısındaki "BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'ten yardımların denetlenmesi için bir mekanizma kurması" talebi olarak ortaya çıkmıştı.
Yoğun müzakerelerin sonunda taraflar, mekanizma yerine "Gazze'deki sivil topluma yardımların ulaşımını hızlandırmak için Genel Sekreter'in Kıdemli İnsani ve Yeniden Yapılanma Koordinatörü" ataması üzerinde mutabık kaldı.
Kararda, Genel Sekreter tarafından atanacak koordinatörün Gazze'ye yardımların sevkiyatını hızlandırmak ve kolaylaştırmak için bir mekanizma kurması talep edildi.
Koordinatör atamasının da bir an önce yapılması çağrısında bulunulan kararda, gerekli personel ve teçhizatın sağlanacağı koordinatörün BM yetkisiyle çalışacağı ve BMGK uyarınca kendisine verilen görevleri yerine getireceği bildirildi.
Koordinatörün, insani yardımların türünü teyit etmesi talep edilen kararda, aynı zamanda söz konusu kişiye insani yardım sevkiyatını "kolaylaştırma, koordine etme, denetleme ve teyit etme" görevleri verildi.
Kararda, koordinatörün BMGK'ye çalışmaları hakkında ilk 20 günün ardından bilgi vermesi istenilirken, tüm taraflara koordinatörle işbirliği halinde hareket etme çağrısı yapıldı.
Yardımların erişimi ön plana çıktı
Gazze'deki sivil topluma yardımlarının "yeterli miktarlarda aktarılması" gerektiğinin altı çizilen kararda, buna gıda, su, temizlik malzemesi, elektrik, telekomünikasyon ve tıbbi servislerin dahil olduğu ifade edildi.
Kararda, Gazze'ye temel gıda ve servislerin ithalatının tekrar başlamasının önemine değinilirken, yardımların "sapma" olmadan sivil halka ulaştırılması ve dağıtım için gerekli yakıtın sağlanması gerektiği vurgulandı.
Tüm taraflara uluslararası hukuk ve uluslararası insancıl hukuk uyarınca sivilleri koruma görevini yerine getirmeleri çağrısı yapılan kararda, tarafların Gazze'ye yardımların erişimini artırmak için tüm mevcut yollarının kullanımını kolaylaştırmaları talep edildi.
Yardımların dağıtımı için gerekli yakıtın sağlanması istenilen kararda, hastaneler, tıbbi tesisler, okullar, ibadet alanları ve BM tesisleri ile personeli, tıp personeli ve araçlarının uluslararası insancıl hukuk uyarınca korunması gerektiğinin altı çizildi.
Kararda, tüm esirlerin serbest bırakılması talep edilirken, her türlü uluslararası insancıl hukuk ihlali ve terör faaliyetleri kınandı.
İki devletli çözümün önemine işaret edilen kararda, Gazze Şeridi'nin Batı Şeria'yla birlikte Filistin Yönetimi'nin otoritesi altında birleştirilmesi gerektiği kaydedildi.
Kararda, Genel Sekreter'in karar kabul edildikten sonra uygulamalarla ilgili BMGK'ye 5 gün içinde bilgi vermesi talep edildi.
Guterres 99. maddeyi işletmişti
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, görev süresi boyunca yetkisini ilk kez kullanarak Gazze’deki insanı felaketin önlenmesi için BM Şartı'nın 99. maddesini işletmiş ve 6 Aralık'ta BMGK'ye mektup göndermişti.
Guterres, "Güvenlik Konseyi üyelerini insani felaketin önlenmesi için baskı yapmaya çağırıyorum ve insani ateşkesin ilan edilmesi talebimi tekrarlıyorum. Bu çok acil." ifadelerini kullanmıştı.
Bunun ardından 8 Aralık'ta BMGK'de yapılan oylamada Gazze'de acilen insani ateşkes talep edilen karar tasarısı ABD tarafından veto edilmişti.
ABD, BM Genel Kurulu'nda 13 Aralık'ta 153 ülkenin "evet" oyu kullandığı Gazze'de acilen insani ateşkes talebinde bulunulan karar tasarısı için de "hayır" oyu kullanan 10 ülkeden biri olmuştu.
ABD daha önce 16, 18 ve 25 Ekim'de de BMGK'de Gazze'ye ilişkin sunulan karar tasarılarını veto etmişti.
BMGK'de 7 Ekim'in ardından çok sayıda oturum düzenlenmiş ve birçok karar tasarısının veto edilmesinin ardından Gazze'de çatışmalara "acil ve uzatılmış ara verilmesi" talep edilen 2712 sayılı karar 15 Kasım'da kabul edilmişti.