BM İyi Niyet Elçisi ünvanından vazgeçti, dünyaya seslendi: "Neyin barış elçisi?"

Lütfi Boşnak, sanatçının toplumda üstlendiği rolün önemine vurgu yaparak, "Sanatçı, üzerine düşen görevi yerine getirmeli ve söylemesi gereken sözü söylemeli. Sanatçı, insanlığı ilgilendiren önemli bir mesajın taşıyıcısı, kendi zamanının tanığı ve içinde yaşadığı gerçekliği yansıtan bir ayna olmalıdır." ifadelerini kullandı. Boşnak, sanatçının rolünün siyasetçiden daha önemli olduğunu, siyasetçilerin gelip geçici olduğunu, ancak sanatçıların hafızalarda kalıcı yer edindiğini söyledi.

Sanatçının tarihe katkısı

Boşnak, tarihe damga vurmuş sanatçılar Ludwig van Beethoven, Georges Brassens ve Seyyid Derviş gibi isimlerin, yaşadıkları dönemin politik figürlerinden daha çok hatırlandığını belirterek, sanatın kalıcılığını vurguladı. "Bugün, bu büyük sanatçıların zamanında kimlerin hüküm sürdüğünü sorsak, çoğu insan bilmez. Ancak onların eserleri hala akıllarda." dedi.

Boşnak, genel olarak kültürün Arap dünyası için önemine dikkat çekerek, "Kültür; kimliğini kanıtlamak, imajını parlatmak ve ekonomiyi desteklemek için Arapların elinde kalan en önemli silahlardan biridir." şeklinde konuştu.

"Neyin barış elçisi?"

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının başlamasının ardından aldığı BM İyi Niyet Elçisi unvanından vazgeçme kararına ilişkin soruya ise Boşnak, "Neyin barış elçisi? İnsanlar öldürülürken, çocuklar bombaların altında can verirken, benim bu unvanı taşımamın ne anlamı var? Bu unvanın, Gazze'deki insanlara bir faydası yok. Bu yüzden, BM İyi Niyet Elçisi unvanından vazgeçtim." yanıtını verdi.

Boşnak'ın tepkisi ve geleceğe dair umutları

Boşnak'ın bu kararı, sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Birçok sanatçı ve entelektüel, Boşnak'ın cesur duruşunu takdir ederek, onun bu hareketinin Filistin halkına destek sağlamak adına önemli bir adım olduğunu belirtti. Boşnak, açıklamalarını sonlandırırken, sanatçıların toplumu harekete geçirme gücüne sahip olduklarını ve bu gücün doğru yönde kullanılması gerektiğini vurguladı. "Sanatçılar olarak, insanlık için bir şeyler yapmalıyız. Adaleti ve barışı savunmalıyız." dedi.

Lütfi Boşnak'ın BM unvanından vazgeçmesi, Gazze'deki trajediyi gözler önüne sererek, uluslararası toplumun dikkatini bu bölgeye çekmeyi başardı. Bu hareket, sanatçıların sosyal ve politik meselelere duyarlılıklarının ne denli güçlü olabileceğini bir kez daha göstererek, şunları söyledi:

"Neyin barış elçisi? Katliamda yaşananlar var ya, bu yaşa gelip Gazze Şeridi'nde her gün gördüklerimizi görmek istemezdim. Katliam var ve tüm dünya izliyor ve bana barış elçisiyim diyor. Neyin ve kimin barış elçisi? Herhangi bir tutum sergilemeyen BM'nin mi? BM'nin duruş ortaya koyması gerekiyor. Katliam devam ediyor, insanlar ölüyor, yiyecek yok, ilaç yok, su yok. Bu yaşa kadar yaşayıp Gazze'de olup bitenleri izlemek istemezdim."