01.11.2023-09:33 (Son Güncelleme:01.11.2023-18:15)


1

Şef Somer Sivrioğlu'nun Beşiktaş'ta üç ay önce devraldığı lüks restorana ait istinat duvarı 20 Mayıs 2022'de çökmüştü. O sırada yoldan geçen Ürdün'lü eski diplomat Ahmet Muhammed Salem Lubbad ve Baha Eddin Ali Hafez Shanableh duvarın altında kalmışlardı.



2

Ağır yaralanan yabancı uyruklu vatandaşlardan eski diplomat Ahmet Muhammed Salem Lubbad bu olayda hayatını kaybetmişti. Olaya dair 2'nci duruşma, İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya, "Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan 2 yıl 8'er aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapisleri istenen sanıklar Kadri Berk Cemail ve Somer Sivrioğlu avukatları ile birlikte katıldı.



3

Somer Sivrioğlu'nun avukatları, müvekkillerinin ekran önünde olduğunu ifade ederek duruşmanın kapalı gerçekleşmesini talep etti. Mahkeme ise bu talebi reddetti.



4

Kimlik sorgusunda Sivrioğlu, şef olduğunu söyleyerek 100 bin lira geliri olduğunu ifade etti. Sivrioğlu savunmasında, restoranı ortağı olan diğer sanıkla birlikte Aralık 2021 sonunda devraldıklarını ve Şubat ayında da minimum değişikliklerle birlikte restoranı açtıklarını vurguladı.



5

Jüri üyesi olduğu TV programının sezon arası vermesinin ardından 25 yıldır ikamet ettiği Avusturalya Sidney’e gittiğini belirten Sivrioğlu, "18 Mayıs’ta İstanbul’a geri döndüm. Döndükten üç gün sonra bu vahim olay gerçekleşti. Dışarından bakıldığında istinat duvarının tehlikeli olduğu anlaşılmıyordu. İstinat duvarının bizim sorumluluğumuz içinde olduğunu bilmiyordum, çünkü restoranımızdan 1 metre ilerideydi. Belediyenin sorumluluk alanında olduğunu sanıyordum" cümlelerini kurdu. Sivrioğlu, duvarın İstanbul Büyükşehir Belediyesinin sorumluluğu altında olduğunu düşündüğünü belirterek "Bizim sorumluluk alanımızda olma ihtimali aklıma gelmezdi. Ülkemde de restoranım olsun diye iyi niyetle bu dükkanı kiraladım. Duvarın, bizim sorumluluğumuz altında olduğunu bilsem kiralamaya kalkmazdım" sözleriyle kendisine yönelik suçlamaları reddetti. Şikayetçi avukatının, duvarla ilgili Sivrioğlu’na belediyeye işgaliye bedeli ödeyip ödemediklerini sorması üzerine Sivrioğlu, "Dükkanın dışında olan bir yer. Kullanmıyorduk. Belediyeye herhangi bir bedel ödemek gerektiğini düşünmüyorduk" yanıtını verdi.



6

Somer Sivrioğlu’nun işletmeci ortağı sanık Kadri Berk Cemail ise olay yaşandıktan sonra karakola giderek ifade verdiğini ve olay sonucunda şaşkın olduklarını ifade etti. Cemail, "Kiralarken taşınmazın durumuna ilişkin inceleme yaptırmadım. Aralık 2021 yılında alt kira sözleşmesi imzalamıştı. İstinaf duvarı dışarıdan bakıldığında tehlike arz edebilecek şekilde görülmüyordu. Eğer istinaf duvarının tehlike arz ettiğini hissetseydik gerekli önlemleri alırdık" cümlelerini kurdu.



7

Ayrıca sanık Cemail, ‘Sarıyer LİHKAB’tan alınan haritaya göre istinat duvarının İstanbul Büyükşehir Belediyesinin sorumluluk alanında bulunduğunu’ iddia etti. Mahkeme Başkanı, olay yerinde keşif yapan bilirkişi raporuna göre İBB, mülk sahipleri ve kiracıların kusurlarının olduğunu belirtti. Somer Sivrioğlu'nun avukatı Şeyda Yıldırım ise duvarın İstanbul Büyükşehir Belediyesi sorumluluğu altında olduğunu ve buna ilişkin soruşturmanın devam ettiğini belirterek müvekkillerinin duruşmadan vareste tutulmalarını talep etti. Duruşmada ölen ve yaralananların yakını olan ve olaya şahit olan Burhan Köroğlu tanık olarak dinlendi. Köroğlu, "İki grup halinde yürüyorduk. Baha ve Ahmed bizden 15-20 metre öndeydi. Restoranın önünden geçerken duvar adeta patlar gibi üzerlerine yıkıldı. Koşup taşları kaldırmaya başladık. Ahmed duvara daha yakındı o yüzden üzerinde daha fazla taş vardı. Ahmed’in bacağında çok fazla kanama vardı. Oradaki bir hanımefendi Ahmed’in bacağını benim kemerimle bağlayarak kanamayı önlemeye çalıştı. Ambulansı aradık dedi. Duvar yıkılmadan önce yanında bir platform olduğunu müzik ve dans seslerinin geldiğini söyleyen tanık, "Sesin restorana ait olduğunu düşünüyorum" ifadelerinde bulundu.



8

Şikayetçi tarafın avukatı, ‘duvarın restorana bitişik olduğunu söyleyerek yıllardır işletmeci olan sanıkların sorumlulukları olduğunu, bir kişinin öldüğünü, bir kişinin de yaralandığını, mağdur olanlara bugüne kadar iletişime geçilerek durumlarının sorulmadığını, bu nedenle ileride tazminat talebinde bulunacaklarını’ belirtti. Şikayetçi avukatı, "Olayda bilinçli taksir vardır. Somer Sivrioğlu'nun tutuklanmasını ve hakkında yurtdışına çıkış yasağı konulmasını talep ediyorum" cümlelerini kurdu. Sanık avukatlarından Nail Gönenli ise ‘olayın üzerinden 1,5 seneden fazla geçtiğini, tutuklanmalarına sebep olmadığını’ söyledi. Mahkeme heyeti, ‘sanıklar Somer Sivrioğlu'nun kaçacağı, delilleri yok etme değiştirme, tanık üzerinde baskı kurma şüphesi oluşmadığından tutuklanması taleplerinin reddine’ karar verirken sanık Kazım Evirgen'in duruşmalara katılmaması nedeniyle hakkında zorla getirme kararı çıkarılmasına ve Sarıyer LİHKAB'a yazı yazılmasına karar verilerek duruşmayı erteledi. Somer Sivrioğlu, basın mensuplarının sorularını ise yanıtsız bıraktı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede şüpheliler Somer Sivrioğlu, Sakine Öçal, Gülay Kula, Sevinç Kula, Mehmet Levent Kula, Kazım Evirgen ve Kadri Berk Cemail'in bahçe duvarının çökmesiyle kişilerin ölümünü veya yaralanmasını öngörebilecek durumda olmalarına rağmen bahçe duvarını ruhsatlandırma yapılmadan, bakım, tadilat, onarım veya güçlendirme işlemlerini yaptırmadan kullanmaya ve kullandırmaya devam ettikleri kaydedildi. Şüphelilerin ‘yasal mevzuata, bilime ve fenne uygun şekilde duvarın tadilini ve onarımını yaptırmaları durumunda duvarın çökmeyeceğinin’ aktarıldığı iddianamede, şüphelilerin dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareketleri sonucu Baha Eddin Ali Hafez Shanableh'in yaralanmasına, Ahmad Muhammed Salem Lubbad'ın ise ölümüne sebep oldukları bildirildi. Sanıklar Somer Sivrioğlu ile 6 şüphelinin "Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan 2 yıl 8'er aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep edildi.

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR