Ayakkabının Tarihçesi

Topuklu ayakkabı nasıl ortaya çıktı? İlk topuklu ayakkabıyı kimler giydi? Merak ettiğin her şey haberimizde...

31.01.2020-17:11 - (Son Güncelleme: 31.01.2020-17:00)

İlk topukluyu erkeklerin giymesine şaşıracağınız gibi neden giydiklerini duyduğunuzda daha şaşıracak ve inanamayacaksınız.

Topuklu Ayakkabının Tarihi: Erkekler Neden Topuklu Ayakkabı Giymeyi Bıraktı?
Bir zamanlar erkeklerin de topuklu ayakkabı giydiğini biliyor muydunuz? Hatta tarihte, topuklu ayakkabı ilk erkekler tarafından giyilmiştir. İlk topuklu ayakkabılar, estetik amaçla değil; binicilerin ayaklarını çamurdan kurtarmak, kısa bir kralın boyunu uzatmak ve sosyal sınıflar arasına sınır koymak gibi başka amaçlara hizmet etmek için kullanılmıştır.
Antik Dönemde Topuklu Ayakkabı
Topuklu ayakkabı ilk kez Asya ve Afrika kıtalarında kullanıldı, ardından Türkiye ve İran üzerinden Avrupa’ya geçtiği düşünülmektedir. Antik Mısır’da ayakkabı, sınıfsal ayrımı gösteren bir eşyadır. Köleler ve yoksullar çıplak ayakla gezerken daha yüksek sınıfa mensup bireyler “ayakkabı” giyerdi.
Topuklu ayakkabılar ise daha çok aristokratlar tarafından törenlerde kullanılmıştır. Bugün bildiğimiz anlamda topuklu ayakkabıya benzemeseler de bu ayakkabıların varlığı, MÖ 3500 gibi erken bir tarihe dayanır. Mısır’da topuklu ayakkabı, sınıf belirtme sembolü olarak kullanıldığı gibi kasapların kesim yaparken ayaklarını kandan uzak tutma amacıyla da kullanılmıştır.

Asya’da ise topuklu ayakkabı, ilk önce Pers askerleri tarafından, atlı askerilerin ayaklarının üzengiden kaymasını önleme amacıyla tasarlanmıştır. Bununla birlikte okçuların da vücut duruşunu düzelttiği ve bacakların sabitlenmesine katkı sağladığı için topuklu ayakkabı giydikleri bilinmektedir.

Topuklu Ayakkabı Avrupa’ya Nasıl Girdi?
Osmanlı İmparatorluğu ile mücadelesinde, Avrupalı müttefik arayışında olan Pers diplomatları, 1599’da topuklu ayakkabıları ile Avrupa’yı gezmeye başlayınca Avrupalılar ilk kez topuklu ayakkabı ile tanışırlar. İran kültüründen etkilenerek onlar da topuklu ayakkabı giyemeye başlarlar. Avrupa’da kadınlar da bu yeni modaya uyar. Hatta 16. yüzyılda kayıtlara geçen topuklu ayakkabı giyen ilk kadın, kısa boyunu (1,5 m) uzun göstermek isteyen ve bu yüzden düğününde topuklu ayakkabı giyen Katherine de Medici olmuştur.

Topukların saçma yüksekliklere çıkması pek çok kazaya neden olmuştur. Bu dönemde pek çok hamile kadın, topuklu ayakkabıların yol açtığı kazalar yüzünden bebeğini kaybetmiştir.
Biyomekanik olarak çıkardığı ayak sesini artırmak amacı ile topuklu ayakkabıların burunlarında bir boşluk bırakılmış, topuk kısmı ise yükseltilmiştir. Yüksek topukların bir diğer faydası ise eteklerin yerleri süpürerek kirlenmesini önlemek olmuştur.

Topuklu Ayakkabı, Ego ve Statü
Fransa Kralı Louis XIV, saraylılarından kısa olmayı yakışıksız bulduğundan aşağıdaki resimde de görüldüğü gibi yaklaşık 10 cm yüksekliğinde kırmızı ayakkabılar giymiştir. Kral Louis’in ardından İngiltere Kralı II. Charles, taç giyme töreninde topuklu ayakkabı ile boy gösterir.
Kadınlar & Eşitlik
Kadınlar toplumda erkekler gibi statü sahibi olmaya başlayınca, onlar da topuklu ayakkabı giymeye başlamışlardır. Hatta topuklu ayakkabıya; şapka takmak, saçlarını kısa kesmek hatta puro içmek gibi eşitliği vurgulayan başka unsurlar da eklenmiştir. Kadın modasında topuklu ayakkabının yaygınlaşmasıyla yüksek ökçelerin, kadın vücudunun cinselliğini öne çıkaran kıvrımlarını, düz tabanlı ayakkabılara nazaran daha fazla vurguladığı fark edilmiştir. Bu keşif porno endüstrisinin dikkatini çekmiş, pornografik yayınlarda topuklu ayakkabı sıklıkla kullanılmaya başlanmıştır. Bu da topuklu ayakkabının kadınsı bir kimlik kazanmasına yol açmıştır. 16. yüzyıldan sonra kadınların, topuklu ayakkabıyı iyiden iyiye benimsedikleri gözlenir.

Erkekler Neden Topuklu Ayakkabı Giymeyi Bıraktı?
Aydınlanma Çağı’nın entelektüel ortamı, erkeklerin moda anlayışını değiştirmiştir. Bu dönemde lüks ve moda anlayışının rasyonelleştiği ve pratikliğin öne çıktığı görülür. Bu anlayış, erkek giysilerinde belirgin bir değişme yol açmıştır.18. yüzyılın sonunda, tarihe “Büyük Erkek Feragatnamesi '' adıyla geçen fenomen ortaya çıkmıştır. Bu tarihi fenomen; erkeklerin süslü, mücevherli, parlak renkli giysiler ve topuklu ayakkabı giymekten vazgeçmeleri anlamına gelir. 1740’a gelindiğinde erkeklerin topuklu ayakkabı giymekten tamamen vazgeçtikleri görülür. Yeniden oluşturulan toplumsal cinsiyet rollerine göre erkek, pratik ve rasyonel; kadın ise duygusal ve zarif olarak tanımlanmış ve topuklu ayakkabı kadınlara özgü bir eşya haline gelmiştir.

Son Dakika Kadın Haberleri için sayfayı aşağı kaydırın.

YORUM YAZ..

En Çok Okunanlar

Modal