Geçtiğimiz gün Başkan Recep Tayyip Erdoğan ile İtalya Başbakanı Mario Draghi arasındaki önemli görüşmenin sonrasında düzenlenen ortak basın toplantısında SAMP-T hava savunma sistemiyle ilgili açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "SAMP-T konusunda artık imza safhasına gelelim istiyoruz. Çünkü bizim savunma sistemlerimiz için de bu büyük önem arz ediyor" dedi. Başkan Erdoğan'ın yapmış olduğu açıklamaları değerlendiren Savunma Sanayi Uzmanı Turan Oğuz, Türkiye’nin SAMP-T ile olan geçmişinin çok eskiye dayandığını ve meydana gelecek olan gelişmeleri zamanın göstereceğini belirterek sözlerine şu şekilde devam etti, "İtalya ve Fransa ile devam edileceği anlaşılıyor. Ancak bu uzun bir süreç. Yaşanacak gelişmeleri zaman gösterecek" şeklinde konuştu. Turan Oğuz, “Geçmişten bu yana bakarsak bu alandaki gelişmeleri Türkiye’nin uzun menzilli hava savunma sistemi almak için açtığı ihale olan T-LORAMIDS ile birlikte değerlendirmek gerekiyor. Hatırlarsınız savunma sanayi icra komitesi 2006 yılında bu konuda karar aldı ve 2007 yılında ihaleye çıkıldı.' dedi ve ihalenin sonucunda kazanan ülkenin Çin olduğunu belirterek sözlerine şu şekilde devam etti, '2010 yılında teklifler toplandığında yarışan sistemlerden birisi de SAMP-T sistemiydi. Bu ihalenin sonucunda kazanan Çin’in ürettiği sistem oldu ama bu ihale 2015 yılında iptal oldu' şeklinde açıklamalarda bulundu.
SAMP-T ile aynı yeteneklere sahip olacak
SAMP-T ile ilgili haberlerin bazı zamanlar gündeme geldiğini belirten Turan Oğuz, "Bu konu 2019 yılından bu yana belirli aralıklarla gündeme geliyor. Yakın zamanda bir anlaşma imzalanır mı, açıkçası bu belli olmaz" şeklinde konuştu. Türkiye’nin hava savunma sistemleri hususunda kritik eşiğin aşıldığını ve önemli bir ilerleme kaydettiğini dile getiren Turan Oğuz, 'Türkiye 2015 yılındaki Türkiye değil, o zaman yerli sistemlerimiz geliştirme aşamasındaydı. En alt katman olan namlulu hava savunma sistemimiz Korkut, 2016 yılında devreye girdi.' dedi ve sözlerine Türkiye'nin yapacağı sistemlerden bahsederek devam etti, 'Sonrasında Hisar serilerinde ciddi ilerlemeler yaşandı. Uzun menzilli hava savunma sistemi Siper o zaman ortalarda bile yoktu. Bugün baktığımızda kendi sistemlerimiz kağıt üzerinde hava soluyan hedeflere karşı SAMP-T ile aynı yeteneklere sahip olacak"' şeklinde yorumlarda bulundu.
SAMP-T'nin sahip olduğu bazı özellikleri aylar sonra Türkiye'nin elde edeceğini belirten Oğuz, sözlerine şu şekilde devam etti;
"Şu an için bu sistemi bizim sistemlerimizden önde kılan özellik bu. Türkiye’nin balistik hedefleri engelleme kabiliyetine 2028 yılında ulaşması hedefleniyor. Uzun menzilli hava savunma kabiliyetini engelleme hedefi ise 2023. Dolayısıyla baktığınız zaman biz zaten SAMP-T'nin sahip olduğu bazı yetenekleri aylar içinde elde edeceğiz. Balistik füze engelleme kabiliyeti hava savunmanın en son noktasıdır ve üst düzey bir mühendislik ister. Türkiye hem farklı teknikler öğrenmek açısından hem de dünya pazarına farklı ürünler sunabilmek için bu iş birliğini yapabilir ama bu konuda gerçekleştirdiğimiz ilerlemelerin ardından artık bu iş birliğine mecbur değiliz. Türkiye zaten geliştirme aşamasında bulunarak ortak üretimi şart koşuyor. Yani bu iş birliği sonucunda yeni teknolojiler ve yeni teknikler öğrenmeyi planlıyor." açıklamasında bulundu.
'Savaş gemilerinde kendi sistemlerimizi kullanacağız'
Turan Oğuz, SAMP-T sisteminin deniz platformlarında da kullanıma rahat bir şekilde entegre edilebileceğini belirterek bu özelliği sayesinde sistemin muadilleri arasında öne çıktığını dile getirdi. Oğuz, 'Sistemin en önemli özelliklerinden birisi deniz platformlarından da atılabilir olması. Türkiye’de ilk etapta deniz platformlarından bunları kullanmak istedi. Fakat bu sistemler Türkiye’ye verilmediği için yerli sistemleri geliştirildi. Bu noktadan sonra savaş gemilerinde yerli sistemlerden dönülmeyecektir diye düşünüyorum" dedi ve sözlerine SAMP-T'ye duyulacak olan ihtiyacı yerli sistemler tarafından sonlanacağını belirterek devam etti, 'Türkiye’nin bölgesel savunma için kullanacağı deniz platformları TF-2000'ler olacak. Bu sistemler hizmete alınmaya başladığında SİPER uzun menzilli hava savunma sistemimiz balistik füze engelleme kabiliyetine erişmiş olacak yani SAMP-T'ye duyulan ihtiyaç yerli sistemlerle kapatılmış olacak. Zaten İ sınıfı fırkateynlerimizin de bölgesel savunma yapmak gibi bir görevi yok. Onlar bağlı oldukları görev grubunu korumaktan sorumlular ve Hisar sistemi bunu yapabiliyor.' açıklamasında bulundu.