Anne Babalardan Kötü Miras: Alerji!

Uzmanlar, bebeğin alerjik olma durumunun anne veya babadan birinde alerji bir durum varsa yüzde 50, her ikisinde de varsa bu oranın yüzde 75’e çıktığını belirtti. Peki, çocuklarda alerji nedenleri ve tedavi yöntemleri nelerdir? Detaylar haberimizde…

22.08.2020-14:03 - (Son Güncelleme: 22.08.2020-14:01) Anne Babalardan Kötü Miras: Alerji!

Pediatrist Meltem Yiğit, alerjiyi, vücudun yabancı bir maddeye karşı gösterdiği savunma mekanizması olarak tanımlayarak, ‘Bir başka deyişle, vücudumuzun bağışıklık sisteminin çevremizde bulunan ve zararlı olmayan bazı maddelere (allerjen), aşırı şekilde ve anormal bir reaksiyon vermesidir’ dedi.

‘ALERJİNİN SEBEBİNİ BULMAK BAZEN ÇOK ÇABA İSTEYEN BİR İŞTİR’

Birçok farklı alerjik hastalık bulunduğunu vurgulayan Yiğit, ‘Alerjide bağışıklık sistemi vücut için zararlı olmayan maddelere karşı; ancak vücut için zararlı olan aşırı bir reaksiyon verir. Bu reaksiyon alerjinin görüldüğü organda kronik bir yangı şeklinde devam eder ve bazen geriye dönüşümsüz değişikliklere yol açabilir. Birçok farklı alerjik hastalık vardır. Bunların başında alerjik astım, alerjik burun ve göz nezlesi (saman nezlesi, bahar nezlesi ve tıbbi adıyla alerjik rinokonjoktivit), besin alerjisi, ilaç alerjisi, deri alerjisi (bebeklik egzaması, egzama ve tıbbi adıyla atopik dermatit), hayvan alerjisi, böcek alerjisi ve çalışılan ortamdaki maddelere karşı olan mesleki alerjiler gelmektedir. Alerjinin sebebini bulmak bazen çok çaba isteyen bir iştir, işin en zor kısmıdır. Tedavisi ancak ondan sonra kolaylaşır’ ifadelerini kullandı.

ÇOCUKLARDA ALERJİ NEDENLERİ VE TEDAVİSİ

Alerjiye yatkınlığın kalıtımsal sayıldığını aktaran Yiğit, ‘Alerjik bünye yatkınlığının tek bir sebebi yok. Ailesel yatkınlığın alerjide büyük rolü var, ancak çevresel faktörlerin de önemli etkisi olduğu unutulmamalı’ diye konuştu. Pediatrist Meltem Yiğit, sözlerini şu şekilde devam etti:

‘Anne babası alerjik olmayan çocukların yüzde 10-15’inde alerji görülürken, anne veya babadan birinin alerjik bünyesi varsa çocuklarda yüzde 50 oranında alerji ihtimali ortaya çıkmakta. Buna karşılık, hem annede hem de babada alerji bulunuyorsa, bu özellik yüzde 75 oranında çocuklarına da iletilmektedir. Aşırı steril ortamda büyümenin de alerjik bünyeyi tetiklediği bilinmektedir. Çocuğun neye alerjisi olduğu tespit edildikten sonra, çevresinden bu maddelerin kaldırılması ve bu cins besin maddelerinin de kesinlikle yedirilmemesi gerekir. Veya çocuğun kediye karşı alerjisi varsa, evde bu sevimli ama çocuk için sakıncalı hayvanı tutmak uygun değildir. Buna karşılık bazı alerji tiplerinde bu cinsten tedbirler almak bir hayli güçtür. Ev tozu (mite) alerjisi ve polen alerjisi gibi. Bu tip alerjilerde eliminasyon dediğimiz alerjenden uzak durma oldukça zordur.

‘HAVA DEĞİŞİMLERİ, PSİKOTERAPİ VE İYİLEŞTİRİCİ BEDEN HAREKETLERİ’

Alerjik belirtileri önlemek ya da azaltmak için ilaç sanayi çeşitli preparatlar hazırlamaktadır. Bunlar arasında en çok kullanılanları antihistaminikler ve kortizonlu ilaçlardır. Bu ilaçlar allerjene hassasiyeti azaltmaya ve vücuda verdiği zararı baskılamaya yardımcı olan ilaçlardır. Bu önlemlerin işe yaramadığı durumlarda aşılama yapılabilmektedir. Bunun yanı sıra hastaya hava değişimleri, psikoterapi ve iyileştirici beden hareketleri de yararlı olmaktadır.’

YORUM YAZ..

En Çok Okunanlar

Modal