Son dakika gelen bilgilere göre, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Zirvesi kapsamında, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 30 ülke, en geç 2040 yılına kadar karbondioksit (CO2) salınımının sıfırlanmasını öngören anlaşmayı imzaladı.
30 ÜLKE KARBONDİOKSİT KULLANIMINI SIFIRLAMAKTA KARARLI
COP26 çerçevesinde aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 30 ülke, en geç 2040 yılına kadar karbondioksit salınımının sıfırlanmasını öngören anlaşmayı imzaladı. Anlaşma sonrası yapılan açıklamalarda şu sözlere yer verildi; “Satışı yapılan birinci el otomobil ve minibüslerde karbondioksit salınımının genel olarak 2040 yılına kadar sıfırlanması, öncü pazarlarda ise bu hedefe 2035 yılına kadar ulaşılması için çalışılacağı”
ÖZEL ŞİRKETLER ANLAŞMAYA DESTEK VERDİ
Anlşamaya sadece devletler değil özel şirketler de destek verdi. Buna göre anlaşmaya destek veren özel şirketler ise şu şekilde; Mercedes Benz, Ford, Volvo ve Jaguar Land Rover, Eon, Ikea ve Unileve.
TÜRKİYE YEŞİL PROJELERE OLAN KARARLILIĞINI BELLİ ETMİŞTİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler 76’ncı Genel Kurulu’nda açıkladığı hedeflerden bahseden Murat Kurum Türkiye’nin 2053 yılında net sıfır emisyon hedefini gerçekleştireceğini belirtti. Bakan Murat Kurum açıklamalarına şöyle devam etti; “Artık ülkemiz adına tüm dünyanın da içinde bulunduğu yeşil kalkınma dönemine girmiş bulunuyoruz. Bu çerçevede biz bu süreçte etkilenen değil, etki eden, yöneten, liderlik eden bir ülke olmak üzere çalışıyoruz. İnşallah bundan önce attığımız adımlara çok daha yenilerini ilave etmek suretiyle iklim değişikliğiyle mücadelemizi kararlı bir şekilde yürütüyor olacağız”
İSKOÇYA’DA GÜNDEM İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İskoçya düzenlenen İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 26. Taraflar Konferansı’nda Türkiye standının açılışına katıldı. Konferansın iklim değişikliği için önemli olduğunu vurgulayan Bakan Kurum iklim değişikliği ve küresel ısınmayı sadece çevre sorunu olarak ele almadıklarını belirtti. Bakan Kurum açıklamalarını şu şekilde sürdürdü; “İklim değişikliği su, gıda, enerji arz güvenliğini etkilemenin yanında turizm, gıda üretimi, ulaşım gibi hemen hemen her konu ile ilişkili bir meseledir. Bu yönüyle hem bir kalkınma hem de bir güvenlik meselesidir. Gelinen süreçte dünyamız 1,2 santigrat derece ısındı. Bu sıcaklığın 1,5 santigrat derecede kalabilmesi adına tüm dünya ülkeleri bir mücadele içine girdiler. Türkiye olarak biz de bu mücadelenin en önemli ülkelerinden biriyiz.”