Yurtdışı borçlanmasını kimler yapabilir? memnu hakların iadesi kararı alanlar yeniden devlet memuru olabilirler mi? erken emekli olmak isteyenler dikkat!
Milyonlarca çalışan vatandaş emekli olmanın hayalini kurarak iş hayatına devam etmektedir. Emekli olmak için de belli bir yıl, prim ile yaş gibi koşullar mevcuttur. Peki yurt dışında geçirilen süreler borçlanılarak emekli olmak nasıl öne alınır? Memnu hakların iadesi kararı alan kişiler yeniden memur olabilirler mi? Borçlanma kapsamına dahil olmayan süreler nelerdir? gibi soruların cevaplarını sizler için haberimizin içeriğinde paylaştık.
Ülkemizde çalışma hayatında aktif olarak yer alan milyonlarca vatandaşımız emekli olmanın hayalini kurarak iş hayatına devam etmektedir. Fakat emekli olmak için yaş, prim ile belli bir yıl gibi bazı şartlar söz konusudur. Bazı durumlarda da bu koşullar esnetilerek çalışanlara erken emekli olmaları için imkan tanınmaktadır. Peki, yurt dışında geçirilen süreler borçlanılarak emekli olmak öne çekilebilir mi? Borçlanma kapsamı dahilinde olmayan süreler nelerdir? Bütün bu soruların yanı sıra vatandaşlar tarafından aynı zamanda memnu haklar ile ilgili de pek çok sorunun yanıtı merak edilerek araştırılmaktadır. Peki, memnu hakların iadesi kararı alan kişiler yeniden devlet memuru olabilirler mi? Tüm bu soruların cevaplarını detaylı olarak haberimizin devamında bulabilirsiniz.
Yurt dışı borçlanmasını kimler yapabilir?
Borçlanma kapsamı içine giren süreler; yurt dışında geçirilen sigortalılık süreleri, bu süreler arasında ya da sonunda her birinde 1 seneye kadar olan işsizlik süreleri ve ev kadını olarak geçirilen süreler olarak tanımlanmaktadır. Sigortalılık süresi ise; borçlanma kapsamı içine dahil olan sürenin bulunduğu ülke mevzuatına göre ikamet süreleri hariç olmak üzere, çalışılmış veya çalışılmış süre olarak kabul edilen sürelerdir. Çalışılmış olarak kabul edilen süreler ise ilgili ülkenin mevzuatına göre fiili olarak çalışılmadığı taktirde çalışmaya eşdeğer süre olarak kabul edilerek aylık almaya hak kazanma konusunda ya da aylık hesabında değerlendirmeye alınan sürelerdir.
İşsizlik süresi ise; ilgili ülkenin mevzuatına göre çalışma süreleri ve bu çalışma sürelerine eş değer sürelerin dışında o ülkede geçen süredir. İşsizlik sürelerinin tamamının borçlanma kapsamı içinde değerlendirilmesi söz konusu olmadığı için sigortalılık süreleri arasında ya da sonunda her birinde olacak şekilde 1 seneye kadar olan yurtdışında geçirilen işsizlik süreleri de borçlandırılmaktadır. İkamet süreleri ile boşta geçirilen süreler de bu kapsama dahil edilmektedir.
Yurtdışında '' ev hanımı olarak geçirilen süreler '' ise, medeni hallerine bakılmadan kadınların, sigortalılık süreleri dışında yurtdışında oldukları süreyi kapsamaktadır. Ev hanımlığı sürelerinin borçlanması konusunda ise Türkiye 'de geçirilen süreler dikkate alınmamaktadır.
Hangi süreler borçlanma kapsamına dahil edilmez?
Yurtdışında 18 yaşın tamamlanmasından önce Türk vatandaşlığının kazanılması durumundan önce ya da Türk vatandaşlığının kaybedilmesi durumundan sonra geçen sigortalılık, işsizlik ile ev kadını olarak geçen süreler hiçbir şekilde borçlanma kapsamı içine dahil edilmemektedir. Öte yandan, ülkemizde geçerli olan sosyal güvenlik kanunlarınca malullük, yaşlılık ile ölüm sigortaları kapsamı içinde geçen süreler ile çakışan yurtdışı süreleri ve ikili yapılan sosyal güvenlik sözleşmelerine göre kendilerine kısmi olarak maaş bağlanmış olan kişilerin yurtdışında geçen sigortalılık süreleri arasında ve bu sürelerin bitiminden sonraki işsizlik süreleri ve ev hanımı olarak geçirilen sürelerin de 3201 sayılı Kanun gereğince borçlandırılmasına imkan yoktur.
Borçlanma yapılması için ve yurtdışı sürelerinin de borçlandırılması için borçlanma sırasında Türk vatandaşı olmak veya doğum ile Türk vatandaşı olarak çıkma izni alıp Türk vatandaşlığını kaybetmiş olmak, borçlanma kapsamı dahilinde yurtdışı sürelerini belgelendirmek ve yazılı bir şekilde istekte bulunmak gerekmektedir. Ölen sigortalı kişinin hak sahiplerince yapılan borçlanma başvurularında hak sahibi olan kişinin borçlanma talep tarihinde Türk vatandaşı olması yeterli olmaktadır ve aynı zamanda borçlanılmak istenen sigortalı kişiye ait yurtdışı sürelerinde Türk vatandaşı olması şartı da aranmamaktadır.
Türk vatandaşlığı ile beraber yabancı ülke vatandaşlığı da devam eden kişiler söz konusu bu yasa ile birlikte getirilen düzenlemeden yararlanma hakkına sahiptirler.
Memnu hakların iadesi kararı alan kişiler yeniden devlet memuru olabilirler mi?
Kasten yaralama suçundan '' 3 sene 1 ay '' hapis cezası alan ve bu kararın kesinleşmesi ile birlikte 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun '' Memurluğun Sona Ermesi '' başlıklı 98. maddesinin ( b ) fıkrası uyarınca memuriyet görevine son verilen kişiler cezasının infazının tamamlanmasından ve denetim süresinin sona ermesinden sonra mahkemeye başvuru yaparak memnu haklarının iadesi alındığı zaman yeniden memur olarak görev yapabilirler mi?
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun devlet memurluğuna alınacak kişilerde aranacak olan genel ve özel şartların düzenlenmiş olduğu 48. maddesinin '' A) Genel Şartlar '' başlığı altında yer alan bölümün beşinci fıkrasında; '' Türk Ceza Kanununun 53. maddesinde belirtilmiş olan süreler geçse dahi; kasten işlenmiş olan bir suçtan dolayı 1 sene ya da daha fazla süre ile hapis cezasına veya affa uğramış olsa dahi devletin güvenliğine karşı işlenen suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı işlenen suçlar, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama ya da kaçakçılık suçlarından mahkum olmamak.. '' hükmüne yer verilmiş olup, kasti olarak işlenen bir suç yüzünden 1 sene ya da daha fazla süre ile hapis cezasına çarptırılan kişilerle verilen hapis cezasının süresine bakılmadan affa uğramış olsalar bile yukarıda sayılan nitelikteki suçlardan hüküm giyen kişilerin yeniden devlet memuru olarak görev alamayacaklarını ifade etmektedir. Ayrıca, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun '' Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma '' başlığı altında yer alan 53. maddede '' ( 1 ) Sürekli, süreli ya da geçici olarak bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsam dahilinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden ya da Devlet, il, belediye, köy ya da bunların denetim ile gözetimi altında olan kurum ve kuruluşlar tarafından verilen, atamaya ya da seçime tabi olan tüm memuriyet ile hizmetlerde istihdam edilmekten yoksun bırakılır.
( 2 ) Kişi, işlediği suçtan dolayı mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz... '' hükmü yer alır. Aynı zamanda 5352 sayılı Adli Sicil Kanununun '' Yasaklanmış hakların geri verilmesi '' başlığı altında yer alan 13 / A maddesi gereğince; '' 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu dışında yer alan kanunların belli bir suçtan dolayı ya da belli bir cezaya mahkumiyete bağlamış olduğu hak yoksunluklarının giderilmesi için, yasaklanmış olan hakların geri verilmesi yoluna gidilebilir. Bunun için de; Türk Ceza Kanununun 53. maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak koşulu ile, a) Mahkum olunan cezanın infazının tamamlandığı tarih itibari ile 3 yıllık bir sürenin geçmiş olması, b) Kişinin bu süre içerisinde yeni bir suç daha işlememiş olması ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü konusunda mahkemede bir kanaat oluşturması gerekmektedir. ( 2 ) Mahkum olunan cezanın infazına genel af ya da etkin pişmanlık haricinde başka bir hukuki sebep ile son verilmesi durumunda, yasaklanmış olan hakların geri verilmesi yoluna gidilebilmesi için, hükmün kesinleştiği tarih itibari ile 5 sene geçmiş olması gerekmektedir. Fakat, bu süre kişinin mahkum olduğu hapis cezasına 3 sene eklenmesi sureti ile bulunacak olan süreden de az olamaz. ( 3 ) Yasaklanmış olan hakların geri verilmesi için, hükümlünün ya da vekilinin talebi üzerine, hükmü veren mahkemenin ya da hükümlünün ikametgahının bulunduğu yerdeki aynı derecedeki mahkemenin karar vermesi gerekmektedir... ( 6 ) Yasaklanmış olan hakların geri verilmesine ilişkin kararın kesinleşmesi durumunda, adli sicil arşivine kaydedilir... '' hükmüne yer verilmektedir. Ayrıca, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 17.11.2011 tarihli ve E:2007 / 2368 ve K:2011 / 1214 sayılı kararında; '' Memnu hakların geri iadesi kararı, 657 sayılı Kanunun anılan 48/A5 'inci maddesinde sayılan yüz kızartıcı suçlar haricinde kalan suçlar bakımından devlet memuru olabilme şartları yönünden ehliyetsizliği geleceğe dönük olarak ortadan kaldırmakta,... '' hükmüne yer verilmektedir. Yukarıda yer verilen hüküm, İçtihat ve açıklamalar çerçevesinde, ilgili hakkında mahkumiyet kararı verilen '' kasten yaralama '' suçunun niteliği itibari ile 657 sayılı Kanunun 48/A - 5 maddesinde yer alan affa uğrasa bile devlet memuru olmaya engel olabilecek nitelikte olmaması konusu dikkate alınarak bu suç ile ilgili olarak 5352 sayılı Kanunun 13/A maddesi gereğince yasaklanmış olan hakların geri iadesi kararı verilmiş olması durumunda; ilgili kişinin memur olmasına engel olabilecek mahkumiyetinin sonucunun ileriye dönük olarak ortadan kalktığı ve yeniden devlet memuru olarak atanması konusunun çalıştığı Kurumun takdirinde bulunduğu değerlendirilir.