01.02.2022-15:24 (Son Güncelleme:01.02.2022-16:35)

Yüksek Fiyatların Sebebi Belli Oldu: Temel Gıda Ürünlerine Kota Getiriliyor!

Temel gıda ürünlerindeki pahalılığın sürdüğüne dikkat çeken Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Hasan Öztürk, kaleme aldığı köşe yazısında temel gıda ürünleri için ihracat kotası önerisinde bulundu.

Marketlerde fahiş fiyatların devam ettiği temel gıda ürünlerine vurgu yapan gazeteci Hasan Öztürk, ‘Piyasada aç gözlü ve fırsatçılar var ama pahalılık aynı zamanda ihracatla ilgili olabilir mi?’ sorusunu ele aldığı köşe yazısında ‘Temel gıda ürünlerinin ihracatına kota getirilmeli’ önerisini yaptı.

Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Hasan Öztürk, ‘Piyasada aç gözlü ve fırsatçılar var ama pahalılık aynı zamanda ihracatla ilgili olabilir mi? Sorusunu gündemine taşıyarak şu ifadelere yer verdi; ‘Türkiye geçen yıl 225 milyar dolar ihracat yaptı. Bunun 25 milyar dolarını tarım ve gıda ürünleri oluşturuyor. Gıda ürünlerinde ithalat ise 19 milyarı biraz geçmiş. Fazlalık ise 5 milyar doların üzerinde. Yani gıda sektöründe ihracatımız, ithalatımızın üzerinde hem de epeyce üzerinde. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat eksenli bir ekonomi modeli Türkiye’nin cari açığını kapatacaktır. Burada hem fikiriz. Ama size bugün çok hayati bir hatırlatma yapmak istiyorum!’


FAHİŞ FİYATLARIN BİR NEDENİ DE İHRACAT OLABİLİR Mİ?

Temel gıda ürünlerinde görülen fahiş fiyat artışının bir nedeninin ihracattan kaynaklı olup olmayacağı sorusunu köşesine taşıyan Öztürk, ‘Tarım üretimindeki politikanın tamamen değiştirilmeye çalışıldığı… Ekilmedik arazi bırakmadan tüm ekilebilir arazilerimizi üretime kazandırmayı düşündüğümüz bir ortamda. Tarım üretiminde Avrupa’nın zirvesine çıktığımız şu günlerde… Bir şeyi ıskalıyor olabilir miyiz? Tarım ve hayvancılıkta, her geçen gün ihracat ile ithalat arasındaki makas açılırken, acaba “dolar kazanalım” derken bir şeyi ihmal ediyor olabilir miyiz? Türkiye’de özellikle market raflarında fahiş fiyatlar aldı başını gidiyor. 2021’in son baharında başlayıp, 2022’nin ilk ayında da devam eden yüksek fiyatlar, enflasyonist ortam, pahalılık aynı zamanda “ihracat ile ilgili” olabilir mi?’


Türkiye’de kurnazca, açgözlüce davrananların olduğunu biliyoruz. Her fırsatı cebi için, servetine servet katmak için kullanan açgözlüler var. Kabul! Yine, stokçuluk üzerinden, büyük paralar kazananlar da var. Olmasaydı, son dönemde stokçulukla ve fahiş fiyatlarla mücadele için yasal düzenleme yapılmazdı. Para cezalarının üst limitleri artırılmazdı. Fiyat artışlarıyla ilgili kurnaz ve aç gözlülerin sorumluluğu var tamam. Peki ya ihracatın fiyat artışına etkisi yok mudur? Bize göre vardır’ dedi.

İÇ PİYASANIN TALEBİNİ KARŞILAMAK İÇİN İHRACATA KOTA KONAMAZ MI?

Öztürk, özellikle tarım ürünlerinde ihracata kota konulmasını gerektiğini ifade ederek sözlerine şu şekilde devam etti; ‘En kısa sürede, özellikle tarım ürünlerinde ve özellikle bazı kalemlerde ihracata kota konamaz mı? Üretici ve üreticiden alıp satanlara “Önce iç piyasadaki talebi karşılayın sonra ihracata yönelin” denmeli. Ve bununla ilgili bir yasal düzenleme yapılmalı. Tarım Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı’nın kafa kafaya verip yeni düzenlemeyi yapabilir. Fahiş fiyat artışlarıyla mücadelenin bir başka boyutu olarak düşündüğümüz düzenleme ile hem ihracatımıza devam ederiz, hem içerideki talebi karşıladığımız için fiyat artışlarının önüne geçebiliriz. Yoksa içeride pahalıya aldığımız ürünü dışarıya ucuza satarak elde ettiğimiz dövizin bir anlamı kalmaz’

Haber365
bilgi@haber365.com.tr