Yetimhanede büyüyen ünlüler
Magazin dünyasından bazı ünlüler, çocukluğunu yetimhanede geçirip zor günden yaşadı. Bu ünlü isimleri sizler için derledik. Detaylar haberimizde.
Herkes maalesef ailesiyle yaşayamıyor ve ailesiyle yaşayamayan insanlar da yetimhanede büyüyorlar. Yetimhanede yaşayan insanlarda şimdilerde oldukça tanınan ünlü isimler de var. Bu ünlü isimler kimse bilmese de ailelerinden uzakta yetimhanede büyüdüler. Kimi yetimhanede kötü zaman geçirdiğini söylerken kimi de yetimhanede çalışanları çok benimsediklerini, anne olarak gördüklerini söyledi. Peki bu ünlüler kim?
Yetiştirme yurdunda büyüyen ünlüler
Magazin dünyası sırlarla dolu. Her zaman göz önünde olan ünlü isimlerin sosyal medya hesaplarından gösterdiği hayatlarını hep mükemmel sanıyoruz. Ancak durum tam da böyle değil. Bazı ünlü isimler ailesinden ayrı bir çocukluk geçirdi. Bazıları ise ailesini hiç görmedi. Bu sebepten yetimhanede büyüyen ünlülerimizin hayatları pek de kolay gelmemiş.
İşte yetimhanede büyüyen ünlüler...
Tanyeli'nin açıklaması
Tanyeli, "Diyelim ki sokaktan eve biraz geç gelelim. Hemen kapının eşiğine iki tane çivi çakar, başımız aşağı gelecek şekilde ayaklarımızdan iple sallandırır, tabanlarımız şişene kadar şnorkelle vururdu. Sonra da acı çekmemiz için tuzlu su hazırlar, ayaklarımızı bu suyun içine sokardı. Hiç unutmuyorum Rum yalısında oturuyoruz, bu yalının da kileri vardı. İçeride danaburnu dediğimiz böcekler gezerdi. Bizleri sabaha kadar orada bırakırdı. Yine bir gün attığı dayaktan dolayı burnum kırıldı. Bir süre sonra üvey annem de dövmeye başladı. Korkudan altıma kaçırırdım. Döverken ağzımızı kapatırdı. Dolayısıyla sesimizi kimse duymazdı. Bir gün canıma tak etti ve ağabeyimle birlikte polise gittim, memurlar babama inandı. Sonrasında daha büyük işkenceye maruz kaldık” dedi.
Yetimhanede büyüdü
Ergin yetimhanedeki hayatıyla ilgili şunları söylüyor, "Ve ben yuvada çok sevilerek büyüdüm. Bir de yuvada Meryem Annem vardır, onun çocuğu olmuyordu, beni her hafta sonunda evine alıyordu. Onların beni sevmeleri, ilgilenmeleri çok şey katmıştır. Oya Anne’nin bütün çocukları sevmesi, bize verdiği emek, belki de bir anne-babadan çok doyurdu bizi. Güler yüzlü, neşelisin. Yaşadıkların seni çok etkilememiş gibi duruyorsun."