Bakan Koca, törendeki konuşmasında 'TURKOVAC aşısı gelecek haftadan itibaren yaygın kullanıma geçmiş olacak' ifadelerini kullandı.
Başkan Erdoğan da 'Uzun bir çalışma ve hazırlık döneminin ardından gerekli onayları alarak üretim ve kullanım aşamasına gelen TURKOVAC> aşımız milletimizi salgına karşı en etkili şekilde koruma gayretlerimizin bir sembolüdür. TURKOVAC'ın üretimiyle birlikte bu aşımızı tüm insanlıkla paylaşmaktan memnuniyet duyacağız' dedi.
Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınıyla mücadelede en etkili yöntem şüphesiz ki bilim dünyasının geliştirdiği ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın da hatırlattığı Koronavirüs aşıları. Yaklaşık 2 sene önce Çin’de başlayan ve kısa bir sürede tüm dünya ülkelerine yayılan salgının, ülkemizde görülmesinin ardından Türk bilim insanları da hemen aşı çalışmalarına başladı. Yerli aşı TURKOVAC’da pandemiyle mücadeledeki yerini almak üzere. Peki yerli aşı hazır olduğunda yerli aşıyı olacak mısınız? Bizce yerli aşıyı olmanız için 5 önemli sebebi sizler için derledik. Bunlara daha bir çok sebep daha eklenebilir tabi. İşte o sebepler;
YERLİ AŞI DAHA GÜVENLİ
Aşıların yan etkileri tartışılırken bir tarafta da insanoğlunun genleriyle bilim adamlarının oynayıp oynamadığı tartışılıyor. Hem yarattığı yan etkilerle hem de sır gibi saklanan içeriği ile yerli aşının muadilleri eminiz size de pek güven vermiyor. İşte TURKOVAC tüm bu problemleri ortadan kaldırır nitelikte. Türk bilim adamlarına güvenme vakti geldi.
Yerli aşımız TURKOVAC>’ı geliştiren Prof. Dr. Aykut Özdarendeli ‘Süreci başından beri çok yakından takip ediyoruz ve yaptığımız çeşitli çalışmalardan da gördüğümüz üzere iyi sonuçlarla karşılaşmayı bekliyorduk diyerek, devam etti; ‘Faz 3’e geçebilmek için çok ciddi bir prosedür var. Güvenlik, kalite kontrol, üretim gibi konularda... Bunlar ciddi zaman alan süreçler. Bu süreçte sadece Erciyes Üniversitesi değil hem üretici firma hem TÜSEB tarafı çok ciddi emek verdi. Tabii biraz süreç bu anlamda uzadı. Bu insanı geriyor tabi. Fakat benim faz 2’nin iyi sonuçlanacağına dair bir şüphem yoktu. İKUM koordinesinde yürütülen faz 2’ye katılan bütün gönüllülerde antikor oluştu. Antikor miktarı kişiden kişiye fark ediyor. Tam rakam vermeyeyim ama çok iyi bir ortalama yakaladığımızı rahatlıkla söyleyebilirim. Genel ortalama çok iyi’ diyerek yerli aşının son derece güvenilir olduğunu aktardı.
TURKOVAC YERLİ VE MİLLİ İMKANLARLA GELİŞTİRİLDİ
Her şeyde olduğu gibi yerli aşıda da yerli ve milli olanını seçmek vatandaşlık görevi diyebiliriz. İşte yerli ve milli imkanlarla geliştirilen bir ürüne destek vermek için harika fırsat diyebiliriz. Aşı tamamen yerli imkanlar ile geliştirildi. Yerli aşı TURKOVAC’ı geliştiren Prof. Dr. Aykut Özdarendeli aşının geliştirilmesi hakkında bilgi verdi Özdarendeli ‘Dünyada hızla yayılmaya başlayan koronavirüs vakasını Türkiye’de ilk gördüğümüzde hemen sağlık ekipleriyle bir araya gelerek çalışmalara başladık. Vaka görüldüğü andan itibaren Prof.Dr. Mustafa Çalış başkanlığında toplandık ve hemen çalışmalara başladık. İlk olarak virüsü izole ederek aşı çalışmalarımıza başladık. Çok da hızlı yaptık bunu. Mart’ın 25’inde biz virüsü konfirme etmiştik. Nisan ayında genetiğini, DNA dizilimi çıkarttık. Mayıs ayında da fareler üzerinde çalışmaya başladık. Çok hızlı bir şekilde işledi bu süreç. Farelerde bu inaktif aşı adayının koruyucu olduğunu 2020’nin ağustos ayında gösterdik. Klinik öncesi çalışmaları ekimde raporladık’ dedi.
YERLİ AŞI İTHALATI BİTİREBİLİR
Pandemi döneminde virüsle mücadele için çok ciddi bir ithalat kalemi oluştu. Siz de yerli aşıyı tercih ederek aşıda ithalatın önüne geçebilir ve ülkenize ciddi bir destek verebilirsiniz. Pandemi başladığından beri birçok aşı yurt dışından ithal edildi. Bunların maliyeti çok fazla olmasına rağmen aşı herkese eşit ve ücretsiz olarak sunuldu. Türkiye salgını kontrol altına almak ve bitirmek için Yurt dışından milyonlarca doz Koronavirüs aşısı satın aldı. Yerli aşının kullanılmaya başlaması ile ise bu son bulabilir. Şuna kadar gönüllü 500 kişi üzerinde denenen yerli aşı TURKOVAC’ın, hiçbir yan etkisine rastlanmadı. Bu da yerli aşının çok daha güvenilir olduğunun kanıtı olabilir. Kayseri Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayşin Kılınç Toker konu ile ilgili yaptığı açıklamada ‘İthal aşıları yaptırmayıp, yerli aşıyı bekleyen ve gönüllü olan çok sayıda vatandaşımız var’ diyerek vatandaşın yerli aşıya daha fazla güvendiğini açıkladı.
YERLİ AŞI SAYESİNDE DEVLETİN PARASI ÜLKEDE KALIR
Artan ithalatla birlikte çok ciddi bir döviz kaybı yaşadığımızı da düşünürseniz bu döviz kaybının önüne geçmek de sizin elinizde. Milyarlarca doların yurt dışına çıkmasını önlemek bizim elimizde. Sizde yerli aşı yaptırarak ülkemizin ekonomisine katkıda bulunabilirsiniz. Türkiye pandeminin başından beri milyonlarca dolar harcayarak yurt dışından aşı satın aldı. Sizde aşıda yerli aşı olan TURKOVAC’ı yaptırırsanız hem devletin parası bizim ülkemizde kalır hem de kendi bilim insanlarımıza destek olmuş oluruz. Yapılan araştırmalar yerli aşı TURKOVAC’ın varyantlara karşıda gayet etkili olduğunu gözler önüne seriyor. Son olarak edinilen bilgiye göre ise Türkiye’nin yurtdışından aşı ithal etmesi için ise bütçe 18 milyondan 200 milyona çıkarıldı. Bu rakamlarda aşıda dışarıya bağımlılığın ülke ekonomisine ne denli zarar verdiğini açıklar nitelikte.
TÜRK BİLİM İNSANLARINA İMKAN VE MOTİVASYON VERMİŞ OLURUZ
5. Tüm bu süreçte aşının geliştirilmesi için ne kadar geç kaldığımız aşikâr. Türk bilim adamlarının bundan sonra yaşanabilecek pandemi ve benzer durumlarda çok daha hızlı olması için onların ürettiği aşıları kullanmamız şart. Yerli imkânlarla üretilen tüm ürünler gibi aşılar da gereken ilgiyi görmez muadili olan yabancılar tercih edilirse emin olabilirsiniz ki bir sonraki pandemide yerli imkanlar bu tür çalışmalar için seferber edilmeyebilir, yerli sermaye grupları bu tür çalışmalara destek vermeyebilir. Bilim adamlarının uyarılarına göre önümüzdeki yıllarda insanlık birçok farklı hastalıkla mücadele etmek zorunda kalacak. Küresel ısınma, genetiği değiştirilmiş besin ürünleri, çevre kirliliği gibi etkenler yüzünden önümüzde çok daha zorlu bir hayat bizi bekliyor olabilir. Tüm bunları düşündüğümüzde bilimin desteklenmesi özelliklede kendi ülkemizde bizim için çalışan bilim insanlarının desteklenmesinin ne kadar önemli olduğunu anlayabiliriz.