Vergi istisnasından yararlanmak isteyenler dikkat! 31 Mart son gün
Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı, gayrimenkul varlığı olanları yakından ilgilendiren bir rehber yayımladı. Söz konusu rehberde gayrimenkul satışından meydana çıkan değer artış kazancının 25 bin lirası bu yıl için gelir vergisinden muaf olurken, aldığı evi beş yıldan kısa sürede satışını gerçekleştirenlerin muaf tutarın üzerinde kazanç sağlaması halinde değer artış kazancının vergisini ödemesi gerekiyor.
Bakanlık, sahibi olduğu evi, arsası ya da dükkanını beş yıl içerisinde satanların hangi durumlarda vergi ödeyeceğini açıkladı. Gayrimenkul satışından doğan değer artış kazancının 25 bin lirası bu yıl için geçerli olmak üzere gelir vergisinden muaf tutulurken, istisna tutarın üzerinde kazanç elde edilirse bunun için vergi ödenmesi gerekecek.
Örneklerle açıklandı
GİB (Gelir İdaresi Başkanlığı) gayrimenkullerin 5 yıl içerisinde satılması durumunda rehber olması açısından gelir vergisi beyanı broşürü hazırladı. Gayrimenkul alış ve satış işlemi organizasyon dahilinde yürütülüyorsa ticari kazanç olarak değerlendiriliyor. Elde edilen varlığın 5 yıl içerisinde değerinin geçmesi durumunda ise söz konusu kazanç değer artış kazancı olarak isimlendiriliyor.
Değer artışı kazancında vergilendirilecek olan tutara "safi değer artışı" ismi veriliyor. Gayrimenkulün 5 yıllık süre sonunda satılması durumunda elde edilen gelir vergiye tabi olmayacak. Gelir İdaresi tarafından yapılan broşürde vergi uygulamaları tek tek örneklerle açıklandı. Örneğin; 15 Kasım 2020 tarihinde 5 bin liraya satın alınan ev, 20 Mayıs 2021'de 600 bin liraya satılırsa beş yıl geçilmeden satılması sebebiyle değer artış kazancı olarak vergiye dahil edilecek.
Miras konusunda vergi yok
Miras bağışla kalan gayrimenkuller hangi tutara satılırsa satılsın değer artış kazancı kapsamında vergiye tabi olmuyor. Eylül 2018 tarihinde kendisine miras yoluyla kalan apartman dairesini geçtiğimiz sene Kasım'da satan vatandaşın elde ettiği gelir değer artışı kazancı olarak değerlendirilmeyecek. Gayrimenkullerin elden çıkarılmasından meydana çıkan değer artışı kazancının, 2021 yılı için 19 bin lirası, 2022 için de 25 bin lirası gelir vergisinden muaf tutuluyor. Değer artışı kazancı elde eden mükelleflerin, gelirlerini elde ettiği seneyi takip eden Mart ayında beyan etmeleri gerekiyor. Söz konusu vergi de Mart ve Temmuz ayında iki taksit halinde ödenebiliyor.
Elde edilen değer artışı kazancı istisna sınırını aşanların 31 Mart'a kadar yıllık gelir vergisi beyannamesini vermeleri gerekiyor. Yurdu terk edilen ayrılmadan önceki 15 gün içerisinde, vefat eden kişi için de ölüm tarihinden itibaren 4 ay içinde beyanname verilmesi gerekiyor. Hayat, şahıs sigorta primleri, eğitim ve sağlık harcamaları, bağış ve yardımlar, sponsorluk harcamaları, Kızılay ve Cumhurbaşkanı tarafından başlatılan yardım kampanyalarındaki ayni, nakdi bağışlar indirim konusu olabiliyor.
Değer kazancı ödemeyenler
Değer artış kazancı vergisi bildirimi zorunlu olup bildirmeyen kişilere vergi cezası tahakkuk ettirilir. Cezalı olarak ödenen tutarda aynı zamanda vergi istisna tutarının düşürülmesine de müsaade edilmez ve bu nedenle daha yüksek vergi ödemesi ortaya çıkar. Gayrimenkulün satışından elde edilen değer artış kazancından ayrıca tapuda satıcının ödediği tapu harcı, DASK ve deprem sigortası prim tutarları ile alış satış işlerine ilişkin olarak emlak komisyoncusuna ödenen bedellerin de düşülebilme imkânı da var olan haklar arasında.
60 milyardan fazla eksik beyan
Hazine ve Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu, geçtiğimiz sene incelemeye alınan 54 bin 65 mükellefin farklı vergi türlerinde toplam 66 milyar 290 milyon 584 bin 483 liralık vergi matrahını eksik beyan ettiğini açıkladı. 2021 yılında vergi türleri itibariyle en yüksek matrah farkı 18.1 milyar lira ile KDV'de saptandı. Kurumlar geçici vergisinde 14.8 milyar lira, kurumlar vergisinde 13.7 milyar lira ve damga vergisinde 6.8 milyar liralık matrah farkı ortaya çıktı.
İncelemeler neticesinde eksik ödendiği tespit edilen yaklaşık 24.2 milyar liralık tarhiyatın, yüzde 58.6'sını KDV, yüzde 18.8'ini ÖTV, yüzde 9.1'ini kurumlar vergisi, yüzde 7.5'ini kurumlar geçici vergisi, yüzde 2'sini kurumlar vergisi stopajı ve geriye kalan yüzde 4'ünü diğer vergi türleri oluşturdu. Yapılan incelemelerde son yıllarda vergi inceleme sonuçlarında verimliliğin de önemli ölçüde artış gösterdiği fark edildi.