Uzmanlar uyardı: Bu sözler çok tehlikeli! "Benim kişisel verilerimin çalınmasından ne olacak demeyin!"
Son dönemde artan casusluk vakaları, bireylerin dijital güvenliği konusunda daha dikkatli olmalarını gerektiriyor. Türkiye'de de bu tür vakaların yaşanması, vatandaşların bilgi güvenliği konusunda daha fazla bilinçlenmesi gerektiğini gösteriyor. Bu konuda önemli bir uyarı ise, MIT'in vatandaşlara yönelik 'Casusluk ağına düşmeyin' çağrısından sonra geldi.
CNN Türk televizyonuna konuşan Prof. Dr. Ali Murat Kırık, "Benim verilerim çalınsa ne olur?" düşüncesinin son derece tehlikeli olduğunu vurgulayarak, insanların bu konuda daha dikkatli olmaları gerektiğini belirtti. Özellikle dijital platformlarda paylaşılan kişisel bilgilerin, siber suçluların hedefi haline gelebileceğine dikkat çeken Kırık, bu verilerin çalınması durumunda ortaya çıkabilecek olumsuz sonuçlara karşı vatandaşları uyardı.
Kırık'ın uyarısı, 2016 yılında yaşanan çarpıcı bir olayı hatırlattı. O dönemde, ülkemizdeki birçok kişinin kişisel verileri, siber saldırılar sonucunda ele geçirilmiş ve bu verilerin çalınmasıyla ciddi güvenlik riskleri ortaya çıkmıştı. Bu olaylar, bireylerin dijital güvenliklerini sağlamaları ve kişisel verilerini korumaları gerektiği konusunda önemli bir uyarı niteliği taşıyor.
Casusluk vakaları risk oluşturuyor
Artan casusluk vakaları, sadece bireylerin değil, aynı zamanda devletlerin ve kurumların da güvenliğini tehdit ediyor. Özellikle ülkemizi hedef alan casusluk faaliyetleri, ulusal güvenliğimizi tehlikeye sokabilir ve ciddi sonuçlara yol açabilir. Bu nedenle, herkesin dijital platformlarda daha dikkatli olması ve kişisel bilgilerini korumak için gerekli önlemleri alması gerekiyor.
Uzmanların uyarıları ve yaşanan olaylar, vatandaşları bilgi güvenliği konusunda daha bilinçli olmaya çağırıyor. Kişisel verilerin korunması, siber saldırılara karşı en etkili savunma yöntemidir. Bu nedenle, bilgi güvenliği konusunda alınacak önlemler ve dikkatli davranışlar, herkesin dijital dünyada daha güvende olmasını sağlayacaktır.
Neden hedefte Türkiye var?
Türkiye'nin casusların hedefi haline gelmesinin altında yatan sebepler, birçok farklı faktörden kaynaklanmaktadır. Konuyla ilgili olarak CNN Türk ekranlarında açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Ali Murat Kırık, bu önemli soruya şu açıklamayla ışık tuttu:
"Biliyorsunuz Orta Doğu açısından da değerlendirdiğimizde, Avrupa açısından da değerlendirdiğimizde kilit bir noktada yer alıyor. Dolayısıyla bunun karşılığı da ister istemez tabii ki bu tarz casusluk faaliyetlerinin merkezinde olması olacaktı.
Şu anda da sosyal medyada çok yoğun şekilde bu casusluk faaliyetlerinin yaşandığını, meydana geldiğini görüyoruz. Özellikle kendilerini polis olarak tanıtan, savcı olarak tanıtan ya da yurt dışında işte Amerikan askeri, İngiliz askeri olarak tanıtan kişilerin çok yoğun olduğunu görüyoruz.
Bunlardan bir tanesi kendi elimize verdiğimiz veriler. Zaten açık kaynak istihbarat dediğimiz bir kavram vardır.
Açık kaynak istihbaratı sosyal medya mecraları, internet siteleri, uygulamalarda bıraktığımız dijital izler, kendi elimizde bıraktığımız bu uygulamalar ister istemez tabii ki casusluk amacıyla kullanılıyor."
O mesajlara inanmayın
“Bir de internet ortamından bizimle ilgili belge almak isteyen, bilgi toplamak isteyen kişiler var. Şimdi diyebilirsiniz ki bir kişi bana yazsa ne olur?
Bu tarz profilli kişiler bir anda takibi almaya başlıyorlar, benimle sohbet etmeye başlıyorlar. Nasılsın, iyi misin? Ben Amerika'da çalışıyorum. Amerikan ordusunda çalışıyorum.
Türkiye'ye gelmek istiyorum. Türkiye'de çok güzel hayat şartları olduğunu gördüm. Bana bunlarla ilgili bilgi verir misin? Vesaire diyorlar.
Bu da aslında bir casusluk faaliyeti. Çünkü istihbarat demek hem açık kaynak hem kapalı kaynak istihbarat. Bazen bizim bıraktığımız bu noktadaki dijital izler çok ciddi sorunları beraberinde getiriyor."
Paylaştıklarımıza ve indirdiğimiz uygulamalara çok dikkat etmeliyiz. Paylaşımlarımıza da artık bugün iki kere dikkat etmemiz lazım. Kullandığımız uygulamalar, hatta aldığımız cep telefonları bunlar bile aslında casusluk amacıyla kullanılabilir.
Bazen bir uygulama indiriyoruz. Bu uygulamaya diyoruz ki işte eğlenceli bir uygulama, bir oyun görünümü bir uygulama. Aslına bakarsanız bu bir casus uygulama olabiliyor. Biz hep dolandırıcılardan korkuyoruz.
"Çocuklarla da kendi yaşıtlarıymış gibi gösteriyorlar."
Yani dolandırıcılar bu bilgileri almak istiyorlar, bizim hesaplarımızı boşaltmak istiyorlar. Yani benim telefonumdaki bütün dataya ulaşabiliyorlar mı?
Çünkü yaş grubu fark etmeksizin eğer ulaşıyorlarsa çok basit bilgileri ne yapacaklar ki? Çocuklara da aynı durumu gerçekleştiriyorlar. Çocuklarla da kendi yaşıtlarıymış gibi gösteriyorlar.
Hatta bu geçmişte biliyorsunuz İsrail'in NSO firmasının Pegasus isimli bir casus yazılımı vardı. Bu casus yazılımı ülkelerin, devletlerin liderlerini dinledi. Bunları da yine CNN Türk ekranlarında bildiğiniz üzere uzun uzadıya konuşmuştuk.”
"Benim kişisel verilerimin çalınmasından ne olacak demeyin"
Ülkemizdeki kişisel veri güvenliği konusunda uyarılarda bulunan Profesör Dr. Ali Murat Kırık, vatandaşların bu konuya dikkat etmesi gerektiğini vurguluyor. Özellikle, 86 milyon kişinin kişisel verilerinin toplanması ve yapay zekaya analiz ettirilmesi gibi bir riskin bulunduğunu belirtiyor.
Kırık, bu durumun sonuçlarına odaklanarak, 2016 yılında ABD'deki seçimlerde yaşanan manipülasyon olayını örnek gösteriyor. Bu olayın, elde edilen verilerin nasıl istismar edilebileceğini gösterdiğini dile getiriyor. Dolayısıyla, Türkiye'de de benzer bir riskin ortaya çıkabileceğini ve bu nedenle vatandaşların kişisel veri güvenliğine önem vermesi gerektiğini ifade ediyor.
Kişisel verilerin çalınması durumunda, sadece kişisel mahremiyetin ihlal edilmekle kalmayacak; aynı zamanda ülke dinamiğinin de olumsuz yönde etkilenebileceğine dikkat çekiyor. Casuslar tarafından öğrenilen hassas bilgilerin, gelecekte vatandaşların düşüncelerini etkilemek ve yönlendirmek için kullanılabileceğini belirtiyor.
Bu durumun, haksızlıkların haklı, haklıların ise haksız duruma düşmesine neden olabileceğini vurguluyor. Dolayısıyla, kişisel veri güvenliğine ilişkin önlemlerin alınması ve bilinçli kullanıcıların oluşması için vatandaşların bilinçlendirilmesinin önemli olduğunu belirtiyor.
Profesör Dr. Ali Murat Kırık'ın uyarıları, kişisel veri güvenliğine ve bilinçli kullanıma dair farkındalığı artırmak adına önem taşıyor. Toplumun bu konuda daha duyarlı olması ve gerekli önlemleri alması, gelecekteki olası risklerin minimize edilmesine katkı sağlayabilir.
Dijital dünya büyük bir risk
Dijital Dünyanın artık çok büyük bir risk olduğunu belirten Murat Kırık, bu konuda ciddi önlemler alınması gerektiğini şu sözlerle ifade etti:
“Artık dijital dünya çok ciddi bir risk. Bu tarz risklere karşı karşıya kalmamak adına yerli milli uygulamalar, yazılımlar kullanılmasının son derece önemli oldu.
Diyoruz ki bu uygulamaları indirmeyin. Sonra ne deniyor? Ya benim verimle ne olacak? Benim kişisel verimle ne olacak? Herkes bunu derse, burada Türkiye'de 86 milyon vatandaşımız var.
Bunların hepsi toplanırsa ve bundan sonraki süreçte bunlar yapay zeki algoritmaları aracılığıyla anlatılabilirse, 2016 yılında karşımıza çıkan Amerika'daki başkanlık seçimlerinin nasıl manipüle edildiğini gördünüz değil mi?
İnsanların bilinçaltına siz bu sayede sosyal medya aracılığıyla insanların hassas noktaları tespit ederseniz, öğrenirseniz ne olur? İnsanların istemediği şeyleri öğrenirseniz ne olur? O zaman siz onların karşılığında bir propaganda yürütürsünüz. Ülkenin iş dinamiklerini bozmuş olursunuz. Benim korkum bu zaten.
Bu durum Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne fayda sağlamaz. Türkiye'nin dış mihraklardaki düşmanlarına yarar sağlar. Aklımızı başımıza almamızın ben çok doğru olduğunu düşünüyorum.
Bu tarz sosyal medyada paylaşım yaparken, size bu tarz sorular sorarken, işte ben dostum, gel yurt dışında eğitim imkanı var, gel yurt dışında çok fazla maaş alacaksın, ekonomik sorunlar burada yok diyen insanlara, siz kişisel verilerinizi, bilgilerinizi sunarsanız, buradaki işin ortamlarını anlatırsanız ne olacak? Bunların hepsi toplanacak, yapay zekâ ile analiz edilecek. Antipropaganda oluşturulacak. Lütfen dikkat edelim efendim."