Dünya’yı etkisi altına alan koronavirüs salgını kapsamında alınan önemler ile beraber çalışan insanlar iş hayatlarına evden devam ediyorlardı. 2 yıllık sürede uygulanan uzaktan çalışma yönteminin pandemi bittiğinde devam edip etmeyeceği merak konusu. Pandemiyle birlikte uzaktan çalışma modelini uygulayan şirketler bu çalışma metodunu kalıcı hale getiriyor. Yeni çalışma yöntemleri geliştiren şirketler sadece ofis çalışanlarına değil, saha pozisyonları dahil olacak şekilde çalışanlarına uzaktan çalışma imkânı sunuyor. Tüm dünyanın karşı karşıya olduğu pandemi sürecinde insanların günlük rutinleri ve alışkanlıkları değişti. Bununla birlikte firmalar çalışanlarının sağlığı ve motivasyonu için tedbirler almaya başladı. Hem uluslararası firmalar hem Türk firmalar yeni çalışma düzenlerine ilişkin yenilikçi yaklaşımlar ortaya koydu. Türkiye'nin en büyük satış teşkilatlarından birine sahip olan Philsa, Smart Work adlı yeni çalışma modeli ile sadece ofis çalışanlarına değil, saha pozisyonları dahil olacak şekilde çalışanlarına uzaktan çalışma imkânı sundu. Philsa İnsan ve Kültür Direktörü Iryna Vladimirova, insan odaklı yaklaşımlarını şöyle anlattı: ‘İş modellerimizin değişen ihtiyaçları karşılayacak esneklikte olması gerektiğini biliyoruz. Pandemiden önce de esnek çalışma programımız ile, ekiplerimize ihtiyaçlarına göre farklı çalışma modelleri sunuyorduk. Pandemi bize bu konuda yenilikçi çözümler geliştirme ve esnekliğimizi test etme anlamında önemli bir fırsat oldu. Bu dönemde çalışanlarımızın ihtiyaçlarını düzenli olarak takip ettik ve prosedürlerimizi bu ihtiyaçlara göre güncel tuttuk. Pandemi bir gün bitecek. O gün geldiğinde de esnek çalışma modelimize devam ederek çalışanlarımıza farklı seçenekler sunacağız.’
UZAKTAN ÇALIŞMA DAHA VERİMLİ
Şirket çalışanlarına, nerede çalışmak istiyorsunuz anketi yapan Vladimirova, anket sonucu kapsamında çalışanlarının uzaktan çalışmak istediğini belirtti. Çalışanlarına güvendiğini ve isteklerinin daha verimli çalışma ile sonlanacağını düşünen Philsa İnsan ve Kültür Direktörü Iryna Vladimirova, yaptıkları anketlerin çalışanların önemli bir bölümünün ofise gelmeden, uzaktan çalışmayı tercih ettiklerini gösterdiğini belirterek, ‘Çalışanlarımıza güveniyor, ‘ofiste bulunma saatlerini yönetme' yaklaşımındansa, ‘sonuçları yönetme' yaklaşımını benimsiyoruz; bu doğrultuda çalışanlarımızın nereden çalışacaklarına kendilerinin karar vermesini destekliyoruz. Ekiplerimizin ofise ancak ihtiyaç duyduklarında atölyeler/grup çalışmaları, ekip günleri gibi belirli bir amaca yönelik ihtiyaçlar halinde, birbirlerini görmek, sosyalleşmek ve nihayetinde eğlenmek için gelmelerinin yeterli olduğunu düşünüyoruz. Tabii ki önümüzdeki dönemde de işin doğası gereği üretim tesisleri, depo ve dağıtımda çalışan arkadaşlarımızın fiziki mevcudiyetini gerektiren rollerimiz ve ayrıca iş gereksinimleri nedeniyle ofise gelmeye devam edecek rollerimiz olacak. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim, Smart Work çerçevesinde, ofis çalışanlarımızın yüzde 90'ı istediği yerden çalışabilecek. Geri kalan ofis çalışanlarımızın da büyük bir kısmı hibrit çalışabilecek. Bu kapsamda değişen ihtiyaçlara cevap verebilmek için halihazırdaki ergonomi, internet ve yemek desteklerimizi güncelledik ve çalışanlarımıza bu aydan itibaren sunmaya başladık. Bunların yanı sıra çalışan bağlılığını, takım ruhunu ve birliğini farklı, yenilikçi formatlarda sürdürmeye ve değişen düzende çalışanlarımızın refahını, iş-yaşam dengesini desteklemeye yönelik politikalarımızı taviz vermeden uygulamaya devam edeceğiz’ dedi.
BABALARA EBEVEYN İZNİ
Şirketlerde yaşanan cinsiyet eşitsizliğini de dile getiren Vladimirova, kadınlara verilen doğum izninin erkeklere de sağlanması gerektiğini belirtti. Doğum izinlerinin global olmasını hedeflediklerinin altını çizdi. Philsa İnsan ve Kültür Direktörü Iryna Vladimirova günümüzde esnek iş modellerinin ve politikaların çalışan deneyimi kadar toplumsal cinsiyet eşitliği, iş özel hayat dengesi gibi konulara da katkıda bulunması gerektiğini değerlendirmesini yaptı. Şirketin hayata geçirdiği global ebeveyn izni politikasıyla ücretli ebeveyn izinlerini tekrardan düzenlediğini anlatan Vladimirova, çalışan annelere 18 hafta, babalara ise 8 hafta ücretli izin hakkı tanıyan şirket politikasıyla cinsiyet eşitliğine katkıda bulunarak, çalışanların iş-özel yaşam dengelerini sağlamalarında yardımcı olmayı hedeflediklerinin altını çizdi.