25.02.2020-16:23 (Son Güncelleme:25.02.2020-16:19)

UMH Güçleri Komutanı: Avrupa UMH'yi Abluka Altına Almayı Amaçlıyor

Tike, Halife Hafter'e bağlı milislere silah taşınan Mısır sınırı denetlenmezken Avrupa Birliği'nin (AB) Akdeniz'de Birleşmiş Milletler'in (BM) Libya'ya yönelik silah ambargosunu uygulama kararını "Ulusal Mutabakat Hükümeti'ni (UMH) abluka altına alma" olarak yorumladı.

Libya'nın BM nezdindeki meşru temsilcisi UMH'ye bağlı Terörle Mücadele Güçleri Komutanı Albay Tike, AA muhabirine açıklamalarda bulundu. Tike yaptığı açıklamada ülkenin doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Hafter’e bağlı milislere karayoluyla Mısır üzerinden silah sağlandığını fakat AB veya BM'nin Mısır sınırını denetlemeye ilişkin herhangi bir adım atmadığını söyledi.

Silah ambargosunun karayolu üzerinden delinmesini önlemek amacıyla hiçbir şey yapılmazken AB'nin, Libya'ya yönelik söz konusu ambargoyu Akdeniz'de uygulama kararının doğru olmadığını söyleyen Tike, "Avrupa'nın bu adımı, UMH'yi abluka altına alma amacı taşıyor. Hafter'i destekleyen ülkelerin Hafter milislerini karadan tahkim etmesine engel olamıyor. Bu karar bizi bağlamıyor. Savaşlar bu biçimde durdurulmaz. Silah ambargosu, saldırgana uygulanır, kendini savunana değil." şeklinde konuştu.

ULUSLARARASI TOPLUM TRABLUS'UN HEDEF ALINMASINA SEYİRCİ KALIYOR

Hafter milislerinin, Libya'nın başkenti Trablus'un tek havalimanı olan Mitiga Havalimanı ve kentin limanını Grad füzeleriyle pek çok kez hedef alması karşısında uluslararası toplumun seyirci kaldığının altını çizen Tike, "Hafter'e giden silahların büyük bir kısmı Mısır kara sınırı üzerinden ulaşıyor ve AB bunları durduramıyor." diye kaydetti.

Halife Hafter, komutasındaki milislere 4 Nisan 2019'da başkent Trablus'u ele geçirme emri vermiş fakat aradan geçen 11 ayda söylediği "hızlı ve kesin zaferi" sağlayamadığı gibi ülkeyi büyük bir şiddet sarmalına götürmüştü.

AB ülkelerinin dışişleri bakanları, Libya'ya silah ambargosunu havadan ve karadan denetleme kararı almasından sonra AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, ambargoyu denetlemek için Akdeniz'in doğusunda operasyon başlatılacağını bildirmişti.

Bunun üzerine UMH, aralarında Mısır'ın da yer aldığı Hafter'i destekleyen ülkelerin, Hafter milislerini karayolu üzerinden tahkim ettiğini ifade ederek asıl bunun engellenmesi gerektiğinin altını çizmişti.

TRABLUS'TAKİ ÇATIŞMALARA MISIR ASKERLERİ DE KATILIYOR

Tike, Mısır ordusunun Libya'da doğrudan sıcak çatışmaya girdiğini söyleyerek, Libya'nın doğusundaki Petrol Hilali, Sirte şehri ve hatta Trablus'un güneyindeki Bin Gaşir cephesinde Mısır ordusundan birliklerin yer aldığı bilgisini verdi.

Trablus'un güneyindeki sıcak cephe hattında Mısırlı subayların top bataryalarını komuta ettiğini ifade eden Tike, "Mısır güçleri, Libya'da Hafter saflarında sıcak çatışmaya girerek savaşa katılıyor." şeklinde konuştu.

Tike, Mısır ordusu mensuplarının Libya'da bulunduğuyla alakalı sosyal medyada Libya'da çekildiği anlaşılan görüntülerin yansımasının dışında, Hafter güçlerince gerçekleştirilen hava saldırılarında ayırt edilebilmek için Mısırlıların zırhlı araçlarının üzerine sarı bayraklar koyduklarını ve Mısır askerlerine has kamuflajlar gözlemlediklerini söyledi.

UMH komutanı, Libya'da yaşamını yitiren Mısırlı askerlerin Sina'da öldürülmüş gibi gösterilmeye çalışıldığını ileri sürdü.

MISIR SUBAYLARI KADDAFİ YANLILARINI YÖNETİYOR

Muammer Kaddafi'nin devrilmesinden sonra Mısır'a kaçan Libyalı subayların Mısır ordusu tarafından eğitilerek Hafter saflarına eklendiği iddiasını söyleyen Tike, şu ifadeleri kullandı:

"(Eski Mısır Cumhurbaşkanı) Enver Sedat, zamanında Mısır'da kurulan havan topu mermisi fabrikaları kapanmak üzereydi. Libya'daki savaş, kapanmak üzere olan Mısır silah fabrikalarını Birleşik Arap Emirlikleri'nin finansmanıyla harekete geçirdi. Hafter milislerinin silah depolarına düzenlediğimiz baskınlarda Mısır menşeli mühimmatlara rastladık."

Tike aynı zamanda Fransa'nın Hafter'e askeri ve lojistik desteği sürdürdüğüne işaret ederek, Fransız subayların Hafter milislerine danışmanlık yaptığını, Fransız yapımı Mirage tipi savaş uçaklarının Libya göklerinde dolaştığını ve bu ülkeye ait insansız hava araçlarının da Hafter milisleri için gözlem yaptığını ifade etti.

Hafter milislerinin başkent çevresindeki hareketliliğinin devam ettiğini kaydeden Tike, Trablus'taki cephelerde Çad, Nijer ve Sudan'dan paralı askerlerle birlikte Wagner güvenlik şirketi mensubu Ukraynalı ve Suriye'den getirilen 2 bin kadar paralı asker bulunduğunu söyledi.

HAFTER'İN TRABLUS SALDIRISI DEAŞ'A ALAN AÇTI

Terör örgütü DEAŞ militanlarının Sirte şehrinde kurduğu hakimiyeti 2016 yılındaki operasyonlarıyla bitiren unsurlardan Terörle Mücadele Güçleri'nin Komutanı Tike, Hafter milislerinin Nisan 2019'da başkenti ele geçirmek için başlattıkları saldırıyla DEAŞ'a alan açıldığını ifade etti.

Tike, 2016'dan şimdiye kadar DEAŞ militanlarının Libya içinde planladığı birçok terör saldırıyı önlediklerini söyleyerek, Hafter'i ele geçirdiği bölgelerde bulunan DEAŞ militanlarının buradan çıkmasına müsaade etmekle suçladı.

DEAŞ'ın Sirte şehrinde yenilgiye uğratılmasının ardından taktik değiştirdiğine dikkati çeken Tike, "DEAŞ, Sirte'de yaşadığı hezimetin ardından münferit saldırılara yöneldi. Artık grup halinde hareket etmiyor. Bir ya da iki militanı sivil kıyafetlerle bir kente girerek burada saldırı düzenlemeye çalışıyor." dedi.

Tike DEAŞ ve El Kaide gibi terör örgütlerinin hareketlerine ilişkin ABD Afrika Kuvvetleri Komutanlığı (AFRICOM) aracılığıyla Washington'ın kendilerine istihbarat aktardığını söyleyerek sözlerini noktaladı.

Son Dakika Dünya Haberleri için aşağı kaydırın.

Haber365
bilgi@haber365.com.tr