24.06.2021-10:29 (Son Güncelleme:24.06.2021-10:48)

Turkovac’ın Mucidi Yerli Aşıya Dair Merak Edilenleri Açıkladı

Yerli aşımızın adı geçtiğimiz gün açıklandı. Birçok kişinin yerli aşı Turkovac’ı araştırması üzerine, yerli aşının yeni varyantlara karşı etkilerini araştırdık. İşte detaylar…

Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınıyla mücadelede en etkili yöntem şüphesiz ki Kovid-19 aşıları. Birçok ülkenin salgına karşı çıkarttığı aşılarım ardından, ülkemizde de bir süredir çalışmaları devam eden ve geçtiğimiz günlerde adı belli olan Turkovac yerli aşımızda sona yaklaşıldı. Aşıya ilginin yoğun olduğu dönemlerde ise insanlar merakla bekledikleri Turkovac aşı hakkındaki detayları sizin için uzmanından öğrendik.

Yerli aşımız Tutkovac’ı geliştiren Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, merak edenler için yerli aşı hakkında ilk defa açıklamalarda bulundu. Yerli aşının üretim süreciyle ilgili detayları paylaşan Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, en çok merak edilen ‘Turkovac aşısı tüm varyantlara karşı etkili mi?’ sorusunu cevapladı.

Salgının yayılmaya başladığı günden beri çalışmalarına titizlikle devam edilen yerli aşını adını, geçtiğimiz gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ‘Turkovac’ olarak açıkladı. Bu bilgiyle beraber yerli aşının 3.faz çalışmalarının da başladığı belirtildi. Turkovac aşısını geliştiren geliştiren Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, Hürriyet Gazetesi’nde yaptığı açıklamada; ‘Daha önce bir süre ABD’de koronavirüs üzerine çalışmalarda bulunmuştum ve salgın çıkınca bununla baş edebiliriz diye düşündüm’ dedi.

İLK VAKADAN SONRA HEMEN ÇALIŞMALARA BAŞLADIK

Çin’de başlayan ve kısa bir sürede tüm dünya ülkelerine yayılan salgının, ülkemizde görülmesinin ardından hemen aşı çalışmalarına başladıklarını ifade eden Özdarendeli, ‘Vaka 11 Mart’ta çıktı. Biz hemen Rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Çalış ile bir araya geldik. Aşı konusunu konuştuk. Ben hemen projemi hazırlayıp mart ayı sonunda çalışmalara başladım. Zaten burası 2013 yılında kurulmuş Türkiye’nin ilk aşı merkezidir. Uluslararası standartlarda bir merkez, burada Kırım Kongo çalışmaları da yapıldı’ dedi.

AMERİKADA 3 YIL KORONAVİRÜS ÇALIŞMALARI YAPTIM

Daha önce eğitim için ABD’de bulunduğunu ve o çalışma alanının koronvirüs üzerine olduğunu dile getiren Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, ‘Zaten o çalışmaların oluşturduğu birikimin üzerine inşa ettik çalışmalarımızı. Bir de ilginç bir tesadüf olabilir. Ben doktora sonrası Amerika’da 3 yıl ‘koronavirüs’ üzerine çalıştım. Aşı üzerine değil ama. Ülkeye 2001’de döndüm. 2003’te Kırım Kongo vakaları çıktı. Bu vakalara yönelik çalışmaları başlattık. TÜBİTAK, Sağlık Bakanlığı ve üniversitenin işbirliğinde bir projemiz vardı. 2010’da o konuda aşı çalışmalarına başladık. 2010’dan itibaren bu aşı çalışmalarımız devam ediyordu. Bu çalışmalardaki tecrübenin çok büyük bir olumlu katkısı oldu’ diye konuştu.

BÖYLE BÜYÜK BİR PANDEMİ BEKLEMİYORDUK

Daha öncede ülkemizde Sars ve MERS gibi salgınlar gördük ancak Kovid-19 bunların hiçbirine benzemiyor diyen Özdarendeli, ‘Böyle büyük bir pandemi beklemiyorduk. Pandemi çıkınca biraz avantajlı olduğumuzu da düşündük. Kafamdan ‘En azından tanıdık bir virüs, bunu yenebiliriz’ diye geçirdim’ şeklinde konuştu.

KOVİD-19 AŞI ÇALIŞMALARINA MART AYINDA BAŞLADIK

Dünyada hızla yayılmaya başlayan koronavirüs vakasını Türkiye’de ilk gördüğümüzde hemen sağlık ekipleriyle bir araya gelerek çalışmalara başladık diyen Özdarendeli, ‘Vaka görüldüğü andan itibaren Prof.Dr. Mustafa Çalış başkanlığında toplandık ve hemen çalışmalara başladık. İlk olarak virüsü izole ederek aşı çalışmalarımıza başladık. Çok da hızlı yaptık bunu. Mart’ın 25’inde biz virüsü konfirme etmiştik. Nisan ayında genetiğini, DNA dizilimi çıkarttık. Mayıs ayında da fareler üzerinde çalışmaya başladık. Çok hızlı bir şekilde işledi bu süreç. Farelerde bu inaktif aşı adayının koruyucu olduğunu 2020’nin ağustos ayında gösterdik. Klinik öncesi çalışmaları ekimde raporladık’ diye açıkladı.


ANTİKOR ORANI ÇOK İYİ

Prof. Dr. Aykut Özdarendeli , sürece başından beri çok yakından takip ediyoruz ve yaptığımız çeşitli çalışmalardan da gördüğümüz üzere iyi sonuçlarla karşılaşmayı bekliyorduk diyerek, devam etti; ‘Faz 3’e geçebilmek için çok ciddi bir prosedür var. Güvenlik, kalite kontrol, üretim gibi konularda... Bunlar ciddi zaman alan süreçler. Bu süreçte sadece Erciyes Üniversitesi değil hem üretici firma hem TÜSEB tarafı çok ciddi emek verdi. Tabii biraz süreç bu anlamda uzadı. Bu insanı geriyor tabi. Fakat benim faz 2’nin iyi sonuçlanacağına dair bir şüphem yoktu. İKUM koordinesinde yürütülen faz 2’ye katılan bütün gönüllülerde antikor oluştu. Antikor miktarı kişiden kişiye fark ediyor. Tam rakam vermeyeyim ama çok iyi bir ortalama yakaladığımızı rahatlıkla söyleyebilirim. Genel ortalama çok iyi’ dedi.

BİNLERCE GÖNÜLLÜ VAR

Yerli aşıya fazla ilgi olduğunu ve aşı çalışmalarında beklenilen sona gelindiği belirten Aykut Özdarendeli, ‘Çok güçlü bir aşı adayımız var. Cumhurbaşkanımızın dediği gibi son dönemeçteyiz. Bu zamana kadar aşının güvenli olduğu ortaya konuldu. Artık faz 3’te bu aşının sahadaki etkinliğini, gücünü göreceğiz. Faz 3’ün koordinasyonunu ve sponsorluğunu TÜSEB yapıyor. Yanılmıyorsam 20 bin gönüllü olacak. Yurtdışı ayağı da olabilir. O zaman sayı artabilir’ diye konuştu.

EN ZORU ZAMANLA YARIŞ YAPMAK

Bu süreçte bizleri en çok zorlayan şey zamanla yarışmak olduğunun altını çizen Aykut Özdarendeli, ‘Zamanla yarışıyoruz. En çok zorlandığımız konu o oldu. Türkiye 1998’den beri aşı üretmiyor. Yığılmış bir tecrübe ve üretim altyapısı yok. İnsanlar ölüyor. Bir an önce bir çözüm bulmak gayretindeyiz. Üzerimizde vicdani bir baskı var. Kendi kendimize büyük bir sorumluluk hissediyoruz. Bu bizi zorladı. Bunu itiraf etmem lazım. Onun dışında zaten bizim laboratuvarımız yoğun çalışan bir ünite’ şeklinde konuştu.

7 AY İÇİNDE FAZ 3’E GEÇİLDİ

Salgının başından beri özveri ile çalışıyoruz ancak bu tür çalışmalarda ne yazık ki bazı aksaklıkların yaşanabildiğine değinen Özdarendeli, ‘Bu tür konularda net bir tarih vermek doğru değil. Birçok değişken var. Farklı konularla uğraşıyorsunuz. Sapmalar olabiliyor. Ama 7 ay içinde faz 3’e geçildi. Bunu gerçekten önemsemek lazım. Türkiye tarihinde önemli bir çalışma. Pandemiden dolayı esnetilen bazı kurallar var ama normal şartlarda 5-6 yılda gelinebilecek bir aşamayı yaklaşık 1 yılda tamamladık. Bu önemli’ açıklamasında bulundu.

TURKOVAC YENİ MUTASYONLARA KARŞI ETKİLİ Mİ?

Yeni varyantların ortaya çıkması bir çok kişide tedirginlik yaratmaya başladı. Bunun üzerine yerli aşının son aşamalarına gelinmesi akıllara ‘yerli aşı yeni varyantlar üzerinde etkili olacak mı?’ sorusunu getirdi. Vatandaşların merak ettiği soru üzerine açıklamalarda bulunan Aykut Özdarendeli, ‘İngiliz varyantına karşı bir çalışmamız var. Çalışmalarımızın sonuçlarına göre İngiliz varyantına karşı tamamen etkili’ dedi.

KORONAVİRÜS MÜCADELEDE AŞI NE KADAR ETKİLİ

Beklenilen aşıların gelmesi ve Sağlık Bakanlığı’nın yürüttüğü aşı çalışmaları sonrası, ilginin oldukça fazla olduğunun altını çizen Özdarendeli, ‘Türkiye’de şu an çok hızlı bir aşılama devam ediyor. Hastalıkla mücadele için çok önemli başarı… Ayrıca bugün Türkiye’de birçok ekip aşı için çalışıyor. Hepsine çok teşekkürler. Çok büyük emek veriyorlar. Aşının stratejik bir ürün olduğunu, Türkiye olarak bazı aşıları mutlaka kendimizin üretmesi gerektiği mesajını aldık diye düşünüyorum. Hiç maliyet hesabı yapmadan kendi aşımızı üretmeliyiz. Ayrıca aşı üzerine çalışan çok genç ekipler var. Bu da bizim için çok büyük bir kazanç’ değerlendirmesinde bulundu.

BU SÜREÇTE AİLEM ÇOK DESTEK OLDU

Aşı çalışmaları sürecinin oldukça zorlu olduğunu ancak bu dönemde ailesinden tam destek aldığını belirten Aykut Özdarendeli, ‘Bir kızım bir oğlum var. Kızım İstanbul’da psikoloji okuyor. Oğlum daha küçük. Eşim öğretmen, onun çok kıymetli desteği oldu. Zaten hep yoğun çalışıyorduk. Bazen çocukları göremiyorduk, sitem ediyorlardı ama sonrasında alıştılar’ dedi.

Haber365
bilgi@haber365.com.tr