Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Uyardı
Koronavirüs salgınında yeni normal olarak adlandırılan düzenin normal olarak algılanması yakın gelecekte yeniden istenmeyen bir tabloya dönüşmesine neden olabilir. Oysa özellikle İstanbul'da, salgın ile mücadeleyi başarılı geçirmiştik. Peki Türkiye’deki sağlık alanında bir problem var mı? İşte detaylar...
Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. İsmail Cinel, 'Toplum olarak 'yeni normale' uyum sağlayamadık. Bu süreci 'normal' ile karıştırmamız nedeniyle yaşadığımız gevşeme, önlem alınmazsa, özellikle İstanbul dışında çok daha zor günlerle karşılaşmamıza neden olabilir' açıklamasında bulundu.
İNSANLARDA FARKINDALIK ARTIK YOK
Konuyla ilgili görüşlerini söyleyen Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. İsmail Cinel, Koronavirüs salgınında ilk vakanın görüldüğü mart ayında, yoğun bakım yatak sayısının İstanbul'da yüzde 20-25 oranında artırıldığını değinerek ve şu anki gidişata göre bu sayının yeterli olduğuna dikkat çekti.
Prof. Dr. İsmail Cinel,'Pandeminin başlangıcı olan Mart ve Nisan aylarında ciddi bir farkındalık oluşturulmuştu. Elektif ameliyatlar ertelenmiş, hastalar mecbur kalmadıkça hastanelere gitmemeye başlamıştı. O dönemde hastanelerin çoğu Koronavirüs hastanesi haline dönüştürülmüştü. Ancak yeni normali yanlış algıladık ve toplum olarak tedbiri elden bıraktık. Bu süreçte, büyük hastanelerin bir kısmı Koronavirüs ile ilişkisiz hastaneler haline dönüşürken eş zamanlı olarak özel hastaneler Koronavirüs' lü hasta yatırmamaya başladı. Pandemi döneminde Koronavirüs dışı ertelenmiş olan sağlık problemleri birikmişti. Bunlar da artık hastanelerimizde çözülmeye başlayınca bundan sonra yaşanabilecek bir Koronavirüs atağında rezervlerimiz daha sınırlı kalabilir' dedi.
ESKİ DÜZENE DÖNEBİLİRİZ
Prof. Dr. İsmail Cinel'e göre tedbirlerin uygulanmaması ve bireysel olarak dikkatli davranılmaması halinde eski düzene dönme riski oldukça yüksek görünüyor. Cinel, mecbur kalınması halinde normal hastanelerin yeniden koronavirüs hastanelerine dönüşebileceğini belirtiyor. Son günlerin merak edilen konusu ise bugünlerde yoğun bakımların doluluk oranının nasıl olduğu sorusu. Prof. Dr. İsmail Cinel, 'İstanbul'un Mart ve Nisan aylarında yaşadığı tabloyu, diğer bazı şehirler yeni yaşıyor. Bu şehirlerde yeni tedbirlerin devreye alınması gerekebilir. Aynı şey Ankara için de geçerli. Bu sebeple tehlikenin farkında olunması ve tüm Türkiye'de olmasa da bazı bölgelerde özel tedbirlerin geciktirilmeden devreye sokulması şart' ifadesini kullandı.
YENİ BİR SEFERBERLİĞE İHTİYAÇ VAR
Cinel'e göre içinde bulunduğumuz şartlar ve yakın gelecekle ilgili öngörüler düşünüldüğünde yeni bir seferberlik hareketine ihtiyaç duyulur. Çünkü artan yeni hasta sayılarının ne zaman zirve yapacağı bilinmiyor ve ne kadarının yoğun bakıma gereksinim duyacağı kesin olarak belli değil. 'Yoğun bakımlarda 1980 hastayı bulduğumuz günleri gördük. Önümüzdeki dönemde bu sayının 2980'e ulaşıp ulaşmayacağını bilmiyoruz. Bu nedenle işimizi şansa bırakamayız. Bayram iyi geçmedi ve bunun sonuçlarını yakında göreceğiz. İstanbul Çin'in Wuhan'ıydı ve müthiş bir başarı elde etmiştik. Bunun getirdiği gevşeme ile yeni normale alışamadık ve bunu eski normal günler olarak algıladık. Aynı sorun şu an İstanbul dışında yaşanıyor. Eğer önlem alınmazsa çok daha zor günlerle karşılaşabileceğimizi unutmamalıyız' diyen Cinel'in uyarılarını dikkate almak gerekir.