Tüketicileri ilgilendiren gelişme: O madde tamamen değişiyor! Cezası 276 bin TL’yi bulacak
Ticaret Bakanlığı’nın Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, tüketici hakem heyetine başvuru sınırı 1 Ocak 2023’ten itibaren yüzde 122,93 oranında artacak. Öte yandan tüketiciyi yanıltan ve tehlikeye atanlara verilen ceza 34 bin TL’ye ulaşacak.
Resmi Gazete’de yayımlanan Ticaret Bakanlığı kararına göre, tüketici hakem heyetine başvuru sınırı 1 Ocak 2023’ten itibaren yüzde 122,93 oranında artacak. Öte yandan tüketiciyi yanıltan ve tehlikeye atanlara verilen ceza 34 bin TL’ye ulaşacak. Buna göre, tüketici hakem heyetlerinde başvuruda, büyükşehir olan ve olmayan iller için ayrı ayrı belirlenen parasal sınırlar kaldırılarak tek bir tutar belirlendi. Tüketici hakem heyetlerinin yetki alanı ile iş bölümü ise Ticaret Bakanlığınca belirlenecek.
Cezası 276 bin TL’yi bulacak
Posta’nın yer verdiği habere göre; Tüketici Konfederasyonu Başkan vekili ve Tüketici Başvuru Merkezi Başkanı Avukat İbrahim Güllü, 2023 yılında uygulanacak idari para cezaları hakkında “Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun Kapsamında Uygulanacak 2023 yılında uygulanacak idari para cezalarının miktarları Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile 2022 yılı için yeniden değerleme oranı olarak tespit edilen yüzde 122,93 oranında artırılarak yeniden belirlendi. Buna ilişkin tebliğ 16 Aralık 2022 tarih ve 32045 sayılı Resmî Gazete’de yayınlandı. Bu tebliğe göre 1 Ocak 2023 ile 31 Aralık 2023 tarihleri arasında belirlenen bu miktarlar uygulanacak.
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 77’nci Maddesinde uygulanacak idari para cezaları belirlenmiştir. Uygulanacak ceza miktarlarını incelendiğinde en düşük para cezasının 1.371 TL en yüksek para cezasının ise 267.516.00 TL olarak belirlendiği görülmektedir” dedi.
Ürünlerdeki fiyat farkları
Ürünlerin etiket ile kasada fiyat farkları konusunda tüketicileri uyaran avukat Güllü, “Perakende olarak tüketicilere yönelik satışa arz edilen malların üzerine veya raflarının bulunduğu yerlere tüketicinin ödeyeceği tüm vergiler dahil satış fiyatını, birim fiyatını ve bunların uygulanmaya başladığı tarihi, malın üretim yeri ve ayırıcı özelliklerini ve üretim yeri Türkiye olan mallar için Ticaret Bakanlığı tarafından tespit ve ilan edilen yerli üretim logosunu içeren etiket konulması; etiket konulması mümkün olmayan hallerde aynı bilgileri kapsayan listelerin görülebilecek şekilde uygun yerlere asılması zorunludur. Tüketicilere sunulan hizmetlerin tarife ve fiyatlarını gösteren listelerin de aynı şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. Söz konusu yasal yükümlülüklerin ihlali halinde, her bir işlem başına, 1.371 TL idari para cezası uygulanacaktır.
Kamu otoritesi Maliye bakanlığı denetimlerini sıklaştırması halinde her bir etiket için 1.371 TL idari para cezası uygulaması halinde hazineye ciddi bir gelir sağlanacağı kanaatindeyiz. Etiket fiyatı ile kasa fiyatının farklı olması halinde tüketici lehine olan uygulanır. Kanun'un 54/2. Maddesinde ‘Etiket, tarife ve fiyat listelerinde belirtilen fiyat ile kasa fiyatı arasında fark olması durumunda, tüketici lehine olan fiyat uygulanır’ denilmektedir” ifadelerini kullandı.
Online alışverişlerde sitenin güvenilir olması önemli
Tüketicilerin sık sık başvurduğu online alışverişlerde de çeşitli sorunlar yaşanıyor. Online alışverişlerde yaşanılan sorunlar hakkında bilgi veren Güllü, “Online yapılacak alışverişlerde alışverişin yapılacağı sitenin güvenilir olup olmaması çok önemli. Güvenilirliği sorgulamak gerekiyor. Sosyal ağlardan karşılaşılan her siteye güvenmemek gerekiyor. Güvenilir siteler olmadığında kimlik bilgilerimiz, kişisel verilerimiz kötü niyetli kişilerin eline geçebilir. En sık karşılaşılan sorunların başında ürünün gönderilmemesi ya da yanlış ürün gönderilmesi yer alıyor. Bu yüzden aldığımız ürünün özelliklerini bilmekte, kaydını almakta, ekran görüntüsünü almakta fayda var. Herhangi bir şekilde alışverişlerimizde istediğimiz bir ürün olmadığında tüketici cayma hakkını kullanmalı. Tüketici sorunu firmaya bildirimi yapmalı. Bazen de iade edilen ürünlerin ücretleri tüketiciye ödenmiyor.
Örneğin fiyatı 5 bin TL olan bir cep telefonunu beğendiniz. Ürünün fiyatı arttığında stokta olsa dahi tüketiciye stokta olmadığı belirtilebiliyor. Fiyatı zamlanan ürünü eski fiyata göndermemek için çeşitli bahaneler öne sürebiliyorlar. Dolayısıyla tüketici ödemiş olduğu paranın iadesi için ya da gönderilmeyen ürünün gönderilmesi için hakem heyetlerine başvuru yapabilirler. Hakem heyetlerinin görev sınırı şu an için 30 bin TL. Ama yılbaşından itibaren bu miktar 66 bin TL’ye çıkacak” dedi.
Tüketici hakem heyetinin mesaisi artacak
Başvuru sınırının 66 bin TL’ye çıkması ile tüketici hakem heyetlerinde yoğunluk oluşacağının altını çizen Güllü, “Bu oranın yükselmesi tüketici açısından iyi ancak hakem heyetlerinin iş yükünü çok fazla arttıracaktır. Bu nedenle hakem heyetlerinin personel sayısının ve altyapısının ciddi anlamda arttırılması gerekiyor. Çünkü sene başında bu miktar 14 bin 330 TL idi. Ekim ayında bu miktar 30 bin TL’ye çıkartıldı. Şimdi ise 66 bin TL’ye çıkıyor. Bir yıl içerisinde iki defa artış sağlanmış oldu. Hakem heyetlerine yönlendirilen dosyaların sonuçlanması 7-8 ay sürüyor. Dolayısıyla iş yükü arttığı zaman biz şundan endişe ediyoruz, hakem heyetlerinde tıkanmalar olabilir” şeklinde konuştu.
Bankadan kart çıkarırken bu maddeye dikkat edin
Bankaların bazen tüketiciye aidatsız kart seçeneği sunmadığını belirten Güllü tüketicileri uyarırken “6502 sayılı kanunun 31/3 maddesi gereği Kart çıkaran kuruluşlar, tüketicilere yıllık üyelik aidatı ve benzeri isim altında ücret tahsil etmedikleri bir kredi kartı türü sunmak zorundadır. İdari Para Cezalarını düzenleyen tebliğine göre 6502 Sayılı Kanunun 77/8 maddesine göre; “Bu Kanunun 31’inci maddesinin üçüncü fıkrasında ve 42’nci maddesinde belirtilen yükümlülüklere aykırı hareket edenlere bu aykırılığın giderilmesi için bir ay süre verilir. Bu süre sonunda aykırılığın giderilmemesi hâlinde 31’inci maddenin üçüncü fıkrasına aykırı hareket eden kart çıkaran kuruluşlara 34.713.433 TL para cezası uygulanabilecektir. Bu açıdan tüketicilerimiz aidatsız kart vermeyen bankayı şikayet halinde bankalar ciddi idari para cezaları ile karşı karşıya kalacaklardır.
Dolayısıyla aidatsız kart seçeneği sunmayan bankaların ilgili birimlere şikayet edilmesi gerektiğini belirtiyoruz. Bankalar kişilere aidatsız kart seçeneğini sunmak zorunda. Bunun ispat yükümlülüğü de bankalara ait. ‘Sözleşmelerde bana aidatsız kart seçeneği sunuldu ama ben aidatlı kart istiyorum’ diye ibarenin bulunması gerekiyor” dedi.