21.02.2024-16:43 (Son Güncelleme:21.02.2024-16:43)

Teknoloji bağımlılığı çocuğunuzun ruh halini tarumar ediyor!

Teknoloji ileriki bir seviyeye geçiyor olması, hayatın birçok alanında yer verilmesi başlıca sağlık sorunlarını da beraberinde getiriyor. Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aliye Özenoğlu, uyarıyor; bilgisayar, tablet ve telefonda gece geç saatlere kadar vakit geçiren çocukların uyku düzeni ve beslenme alışkanlıklarının bozulduğunu söyledi.

Beyin fonksiyonlarında en önemli faktörlerin arasında uykunun yer aldığını belirten Doç. Dr. Özenoğlu, çocuklarda beynin sinirsel yapısının gelişimi için uyku düzeni ve beslenmenin önemli olduğunun altını çizdi.

‘‘Teknolojik aletler, biyolojik dengeyi bozuyor!’’


Günün en önemli öğünü arasında yer alan kahvaltının çocukların gelişimi için şart olduğunu ve okula gitmeden önce kahvaltı yapmaları gerektiğini ancak günümüzde çocukların genellikle akşam geç saatlere kadar bilgisayar, telefon ve tablet gibi cihazlarla vakit geçirdikleri için uyku saatlerinde aksamalar olduğunu belirten Özenoğlu, sözlerine şu şekilde devam etti: "Geç saatlere kadar uyanık kalan çocuklar bu süre zarfında sıklıkla bir şeyler yeme ve içme eğilimindedirler. Bu düzensizlik, çocukların sabahları tok bir şekilde uyanmalarına neden olmakta ve yaşamın biyolojik dengesinde bozulmaya yol açmaktadır. Kahvaltıya erken başlamak, okula giden bir çocuk için zihinsel performans açısından son derece önemlidir. Çocukların sağlıklı büyüme ve gelişmeleri ile birlikte ruh ve zihin sağlıkları için zamanında ve yeterli süre uyumaları büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle, özellikle okul çağındaki çocukların akşam saat 22.00 civarında yatmaları ve 8 saat uyumaları önerilir. Çocuklar büyürken, sağlıklarını koruyacak şekilde beslenmelerini ve yaşam tarzlarını planlamak ve sağlıklı alışkanlıkları sürdürmeleri için desteklemek önemlidir."

Kahvaltıda tercih edilen besinler çok önemli!

Kahvaltının önemine vurgu yapan uzman diyetisyen Özenoğlu, kahvaltıda tüketilen besinlerin sağlıklı olunmasına özen gösterilmesine işaret ederek şu ifadelere yer verdi: "Düzenli kahvaltı yapmanın yanı sıra, kahvaltıda tercih ettiğimiz besinler de sağlığımız üzerinde büyük etkiye sahiptir. Sağlıklı gıdalar tükettiğimizde, bağırsaklarımızdaki iyi bakterilerin çoğalmasıyla bağışıklık sistemimiz güçlenir ve beyin fonksiyonlarımız gelişir. Ancak şekerli, işlenmiş ve doymuş yağ içeren yiyeceklerin tüketimi bağırsak sağlığımızı olumsuz etkileyebilir. Bağırsaklarımızdaki mikroorganizmalar, bağırsak-beyin ekseni aracılığıyla ruh halimizi ve zihinsel faaliyetlerimizi etkilerler. Sağlıklı beslenme, beyin fonksiyonlarını ve ruh halimizi olumlu yönde etkiler. Özellikle okul çağındaki çocuklar için kahvaltıda protein kaynaklarına ek olarak tam tahıllı ekmek, mevsim yeşillikleri ve taze sıkılmış meyve suyu veya süt tercih edilmelidir."

Yetersiz beslenme ruh halini bozar!


Yeterli ve dengeli beslenmediği takdirde çocukların gelişiminin zayıf kalacağını aktaran Özenoğlu, "Ergenlik döneminde, büyüme hızlanır ve besin ögeleri ihtiyacı artar. Bu dönemde kemikler için maksimum yatırım yapılır. Yetersiz beslenme, boyun kısalmasına ve zihinsel performansın azalmasına neden olabilir. Dikkat eksikliği, konsantrasyon güçlüğü ve öğrenme zorlukları da görülebilir, bu da akademik başarıyı olumsuz etkiler. Yetersiz beslenme ayrıca ruh halini, motivasyonu ve sosyal ilişkileri de etkiler. Beslenme, sadece fizyolojik değil aynı zamanda ruh halini, zihinsel fonksiyonları ve sosyal ilişkileri de etkileyen temel bir ihtiyaçtır’’ diye konuştu.

Tablet başında yemek alışkanlığı kazandıramazsınız!


Çocuklarındaki iştahsızlıktan muzdarip olan ailelerin, mutlaka bu sorunu çözüme kavuşturmaları gerektiğini, bunun içinde kesinlikle bir uzmandan yardım alınmasının önemine vurgu yapan Özenoğlu, şunları kaydetti: "Günümüzde sıkça karşılaşılan çocuğun telefon, tablet veya televizyon eşliğinde yemek yeme alışkanlığı, tercih edilmemesi gereken bir yöntemdir. Bu durumda çocuğun yemeğe odaklanması zorlaşır ve doyup doymadığını anlamak güçleşir. Açlık ve tokluk merkezleri, ne zaman ve ne kadar yemek yiyeceğimize karar vermekte önemli rol oynar. Ancak, bu alışkanlıkla beslenen çocuklar bu sinyalleri doğru bir şekilde öğrenemezler. Ebeveynlerin çocuğu yemeğini bitirmeye zorlaması da bu durumu daha da karmaşık hale getirir. Sonuç olarak, çocuklar kendi açlık-tokluk sinyallerini doğru bir şekilde algılayamazlar ve ileride yeme bozuklukları, obezite, diyabet ve kardiyovasküler hastalıklar gibi Sağlık sorunlarına yatkın hale gelirler. Çocuğun yeme alışkanlığını ve davranışlarını sağlıklı hale getirmek için yemeğe odaklanması ve yeme farkındalığı kazanması önemlidir."

Haber365
bilgi@haber365.com.tr