23.07.2020-10:19 (Son Güncelleme:23.07.2020-10:14)

Tarihi Geçmiş Güneş Kremlerindeki Tehlike

Yaz aylarında güneşe çıkmadan önce güneş kremi kullanmamız gerektiğini biliyoruz. Peki güneş kremlerinin kullanım koşullarına ve sürelerine de aynı dikkati gösteriyor muyuz? İşte uzmanların tarihi geçmiş güneş kremi kullanımına dair uyarılar...

Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Bülent Şekerel, tarihi geçmiş güneş kremlerinin deride kızarıklık, kaşınma ve yanma gibi başlayan alerjik reaksiyonlara neden olabileceği konusunda uyarısında bulundu.

GÜNEŞ ALERJİSİNİN ETKİLERİ

Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Bülent Şekerel, yazın karşılaşılabilecek alerjik sorunlara ve bu sorunlara dair çözüm önerilerine ilişkin açıklamada bulundu.

Her yaşta görülebilen güneş alerjilerinin, yoğun ve uzun süreli güneşe maruz kalınan bölgelerde ortaya çıktığını ifade eden Şekerel, alerjinin kızarma, kaşınma, iğnelenme, soyulma, deri renginde değişme belirtilerine neden olabildiğini açıkladı.

ÜRÜNÜN TARİHİNE DİKKAT EDİLMELİ

Altta yatan bazı hastalıklar, hipertansiyon gibi belirli ilaçların kullanılmasının da güneş alerjilerinin görülmesine yol açabileceğine dikkati çeken Şekerel, bu durum karşısında ilk olarak alerjik reaksiyonun deriye uygulanan ilaçlar veya ağızdan kullanılacak ilaçlarla durdurulması gerektiğini vurguladı. Prof. Dr. Şekerel, güneş kremlerine bağlı alerjilerin de gelişebildiğine işaret ederek, güneş kremi kullanımında özellikle ürünün tarihine dikkat edilmesi gerektiğini belirtti.

Tarihi geçmiş güneş kremlerinin kullanılmaması gerektiğini söyleyen Şekerel, 'Tarihi geçmiş ya da bozulmuş güneş kremlerinin kullanılması durumunda ortaya çıkan ve bozulmuş kimyasal yapının yol açtığı tahrişten ileri gelen irritatif kontakt dermatit var. Güneş kremine bağlı alerjide, kremin sürüldüğü alanda saatler içinde başlayan kızarıklık, kaşınma, yanma, iğnelenme ve kabarma şeklinde yakınmalar ile başlayan deride sulanma, soyulma ve derinin şişmesi şeklinde devam eden bir durum ortaya çıkıyor.

Genellikle sürüldükten sonraki saatler içinde başlayan ama tedavi edilmediğinde günlerce devam eden bir alerji tipi. Bu durumdan şüphelenildiğinde öncelikle o bölgenin bol suyla yıkanıp derinin güneş kreminden arındırılması gerekiyor. Şiddetli durumlarda o bölgeye sürülecek veya ağızdan alınacak bazı ilaçlar ile alerjik reaksiyonun daha güçlü bir şekilde durdurulması gerekebiliyor ki bu kararı hekimin vermesi gerekiyor' dedi.

İSİLİK, ALERJİ İLE AYNI ZANNEDİLİYOR

Prof. Dr. Şekerel, havaların ısınmasıyla birlikte terlemeye bağlı ortaya çıkan ve halk arasında isilik olarak adlandırılan derideki kızarıkların, alerjilerle karıştırıldığına ifade ederek, şu açıklamalarda bulundu: 'İsilik, çoğunlukla ter bezlerinin ağızlarının tıkanmasından ileri gelen ve sıklıkla ani iklim değişikliğinin ve yüksek sıcağa maruz kalındığında ortaya çıkan bir durum. Ter, ter bezi kanallarında biriktiğinde o bezlerde iltihabi bir olaya neden oluyor. Bu durum alerji ile çok karışıyor. Alerji gibi kızarıklık, döküntü ve kaşıntı nedeni oluyor. Hafif isilik durumlarında sık duş almak ve terlemeyi azaltan önlemler almak yeterli oluyor' dedi.

Haber365
bilgi@haber365.com.tr