13.01.2022-10:07 (Son Güncelleme:13.01.2022-10:07)

Reform Nedir, Nedenleri ve Sonuçları Nelerdir?

Yenilikçi devrim de denilen reform, 16.yy Avrupa’sında dini anlamda köklü değişikliklere sebep olmuş bir yenilik hareketidir. Reform, önderi Martin Luther ile anılmaktadır. Peki, nerede başlamıştır, tarihi nedir?

Avrupa’da yaşanacak köklü değişim ve dönüşümün öncüsü olan reform hareketleri, Katolik Kilisesi’nin yozlaşması üzerine ortaya çıktı. Aşırı zenginleşen ve kurallarını buna bağlı değiştiren kilise, birçok din adamı tarafından eleştirilmeye başlandı. Öyle ki devrim niteliğindeki bu hareket, Hristiyanlığa yeni bir mezhep kazandırdı: Protestanlık. İşte detaylar…

TARİHİ

Reformun önderi Cermen kökenli teolog ve filozof Martin Luther’dir. Luther’den önce de kiliseyi eleştiren reformcular ortaya çıkmıştır ancak neredeyse hepsi sapkın ilan edilerek yakılmıştır. Martin Luther’in en etkili silahı, o dönemde Almanya’nın Papa makamı tarafından sömürü altında olmasıydı. Bu sebeple İtalya’ya büyük bir nefret vardı.

Luther, Roma ziyareti sırasında Papa’nın Hristiyan halkını kandırdığını gördü. Papa, usulsüz bir şekilde zevk ve lüks içinde bir hayat yaşıyordu. Dinin özüne dönmesi gerektiğini savunan Luther, reformun temellerini atarak on yıl içerisinde kendini ilk Protestan isyanında buldu.

Almanya’da bir rahibin affedilme sertifikaları satması bardağı taşıran son damla oldu. Martin Luther, 31 Ekim 1517 tarihinde Wittenberg Kalesi Kilisesi’nin kapısına bu sertifikalara karşı çıkan ve protestan reformunu resmen başlatan 95 maddelik bildiriyi astı. Böylece, reform hareketleri önce Almanya’da başladı. Daha sonra Fransa, İngiltere ve Kuzey Avrupa ülkelerinde etkili oldu. Reformun Almanya’da başlamasının sebebi; Almanya’da siyasi birliğin olmaması, mezhepleri eleştiren bilim adamlarının varlığı, kağıt ve matbaanın yaygın olması, Kilise’nin görev dışı işlerde olmasıdır.

BİLDİRİ MADDELERİ

Protestanlığın kurucusu Martin Luther 95 tez şeklinde bildirisini yayımladı. Buna göre;

- İlk tezinde Matta İncili 4:17'deki İsa'nın "Tövbe edin" sözüne gönderme yaparak, tövbenin Hristiyan'ın kendi içinde yaşadığı bir mücadele olduğunu söyler.

- 20, 21 ve 22. tezlerinde, böylesi genel bir tövbe kabulünün bizzat Tanrı tarafından yapılabileceğini iddia ederek, Katolik Kilisesi ve Papa'yı yetkisi dışına çıkmakla eleştirir

- 35. ve 36. tezlerinde, Endüljans Belgesinin, Hristiyanların gerçek bir pişmanlıkla tövbe etmelerinin önünü kapattığını ve günah işlemekten çekinmemelerine sebep olduğunu savunur

- 41-47. tezleri arasında, Hristiyanlar için bağışlanmayı dilemenin, Endüljans Belgesi'nden daha az bir değerde görülmeye başlandığından bahsetmiştir.

- 94: Hristiyanlara; cezalar, ölümler ve cehennemden geçerek başları olan Mesih’i takip etme hususunda gayretkeş olmaları öğütlenmeli 95: ve yalancı bir ruhani teminatla kendilerini teselli edecekleri yerde, pek çok ıstırap yaşayarak Göklerin Melekutuna varmaları hususundan emin olmaları gerektiği söylenmelidir.


NEDENLERİ

- Katolik Kilisesi’nin yozlaşması ve yenilik fikirlerinin yaygınlaşması.

- Hümanizm sayesinde Hristiyanlığın kaynaklarına inilmesi, Kitâb-ı Mukaddes'in millî dillere çevrilerek temel ilkelerin ortaya konması.

- Matbaacılığın yaygınlaşması ile okuma-yazma bilenlerin artması. Böylece Katolik mezhebinin sorgulanmaya başlaması.

- Katolik Kilise'nin para karşılığında günahları affetmesi.

SONUÇLARI

- Avrupa mezhep birliği bozuldu. Katolik ve Ortodoks mezheplerine ek olarak Protestanlık, Kalvenizm ve Anglikanizm mezhepleri ortaya çıktı, bu mezhepler arasında çatışmalar başladı.

- Din adamları ve Kilise, itibarını kaybetti.

- Katolik Kilisesi, yenilenmek ve düzenlenmek zorunda kaldı.

- Eğitim Katolik Kilisesi elinden alındı ve laik bir sisteme geçildi.

- Katolik Kilisesi'nden ayrılan ülkelerde Kilise'nin mallarına ve topraklarına el kondu.

- Papa’nın gücünü kaybetmesi, Haçlı Seferleri’nin düzenlenmesini engellemiştir.

- Katolik kalan ülkelerde yeni mezheplerle mücadele etmek amacıyla Engizisyon mahkemeleri kuruldu.

- Protestan krallar ve prensler, din işlerinin mutlak hakimi oldular.

Haber365
bilgi@haber365.com.tr