Prof. Dr. Rahmi Öklü'nün liderliğindeki ekip, kanserli dokuyu yok eden yeni bir iyonik sıvı (sıvı tuz) formülasyonu geliştirdi. Bunun üzerine, Mayo Clinic'in Klinik Vasküler ve Girişimsel Radyoloji Anabilim Dalı Uzmanı olan, Minimal İnvazif Terapötik Laboratuvarı'nın direktörü ve kurucusu Prof. Dr. Rahmi Öklü'nün kim olduğu araştırılmaya başlandı. Peki Rahmi Öklü kimdir? Rahmi Öklü'nün çalışmaları ve başarıları nelerdir?
RAHMİ ÖKLÜ KİMDİR?
Amerika'nın dünyaca ünlü sağlık kurumu olan Mayo Clinic'te görev yapan Prof. Dr. Rahmi Köklü ve ekibi, kanserli dokuyu yok edebilmede etkili yeni bir sıvı geliştirdi. ‘Sadece ultrason ve iğneye ihtiyaç var’ diyen Prof. Köklü'nün geliştirdiği yöntemde ilaç doğrudan tümöre ulaşıp yok edebiliyor. Uzun süre bölgede kalan ilaç ile fazla doz gereksinimine ihtiyaç duyulmuyor.
Bölümü: Radyoloji
Yer: Phoenix, Arizona
RAHMİ ÖKLÜ TEDAVİLERİ NELER?
- Kanser
- Derin ven trombozu
- Pelvik tıkanıklık sendromu
- Periferik arter hastalığı
- Varisli damar
- Vasküler malformasyon
- Damar yetersizliği
RAHMİ ÖKLÜ BAŞARILARI
Prof. Dr. Rahmi Öklü liderliğindeki ekip, kanserli dokuyu yok etmek için yeni bir iyonik sıvı (sıvı tuz) formülasyonu oluşturdu. Prof. Dr. Rahmi Öklü, kanser tedavisinde en büyük sorunun, ilacı tümöre ulaştırmak olduğunu söyledi.
Öklü, geleneksel yöntemlerde, tümöre ulaşmasını ve içinde kalmasını sağlamak için yüksek doz ilaç verildiğini ancak bunların genellikle hızla akıp gittiğini ve hastada yan etkilere sebebiyet verdiğini belirtti.
Geliştirdikleri yeni yöntemin özellikle nakil bekleyen karaciğer kanseri hastaları için de umut olduğunu ifade eden Prof. Dr. Rahmi Öklü, şu şekilde devam etti:
‘Mevcut tedavi, kanser hücrelerini yok etmek ve hastaları bir nakil kriterleri dahilinde tutmak için tümörün ısıtılmasını veya soğutulmasını veya radyoaktif partiküllerin tümörün arterlerine infüze edilmesini içeren ablasyonu içerir. Bir mikrodalga ablasyonu yapabilir ve temelde tümörü yakabilirsiniz ancak tümör kalbe veya diğer önemli yapılara yakınsa bu genellikle bir seçenek değildir. Ve bazen radyoaktif infüzyon için tümörün kan kaynağını bulmak zordur. Bizim yöntemimiz bu hastalar için bir umut olabilir.’
Yapılan çalışma, tıp dergisi ‘Science Translational Medicine’ dergisinin kapağından duyuruldu.