PKK bağlantılı partilerin TBMM serüveni: HADE'den DEM Parti'ye!

Yargıtay Başsavcılığı'nın DEM Parti'nin yöneticileri, üyeleri ve bağlı belediyelerin Anayasa'ya ve Siyasi Partiler Kanunu'na aykırı eylemleri hakkında başlatılan soruşturmalarla ilgili bilgi talep ettiği belirtiliyor. Bu hamle, ülkede siyasi arenada büyük yankı uyandırdı ve DEM Parti'nin geleceği hakkında çeşitli spekülasyonlara yol açtı. >Şener'in verdiği bilgilere göre, Yargıtay Başsavcılığı bu inceleme sonucunda toplanan delilleri değerlendirdikten sonra, DEM Parti hakkında Anayasa Mahkemesi'ne başvurarak kapatılması için girişimde bulunacak. Bu durum, DEM Parti'nin siyasi geleceği ve ülke siyaseti üzerinde önemli etkiler doğurabilecek potansiyele sahip.

DEM Parti'nin PKK'nın siyasi kolü olduğu iddiaları uzun süredir gündemde yer alıyor ve bu konudaki resmi adımların atılması, siyasi tartışmaları daha da alevlendirecek gibi görünüyor. Yargıtay Başsavcılığı'nın bu hamlesi, Türkiye'nin iç siyasi dinamiklerinde önemli bir dönemeç olabilir. Özellikle terörle mücadele ve demokratik normların korunması açısından bu tür girişimler, büyük önem taşıyor. Şimdi gözler, Yargıtay Başsavcılığı'nın inceleme sonuçlarını ve alınacak olan kararları bekliyor. HDP'nin 2021 yılında Anayasa Mahkemesi'nde kapatma davası açılmasının ardından, siyasi sahneye YSP ve DEM Parti olarak dönüş yapması, ülkede siyasi tartışmaları alevlendirdi. Gazeteci Nedim Şener, bu geçiş sürecinde PKK'nın siyasi uzantısı olan DEM Parti'nin ilk icraatlarına dair çarpıcı bilgiler paylaştı. Şener'in verdiği bilgilere göre, PKK'nın siyasi kolu olarak nitelendirilen DEM Parti, TBMM'nin açılışında İstiklal Marşı'na eşlik etmemesiyle dikkatleri üzerine çekti. Bu tutum, parti hakkındaki eleştirilerin ve endişelerin artmasına neden oldu. Daha sonraki süreçte, 24 Aralık 2023 tarihinde DEM Parti'nin Diyarbakır'da düzenlediği "Gençlik Meclisi 1. Olağan Kongresi" adlı toplantıda, PKK elebaşı Abdullah Öcalan lehine sloganlar atılması ve terör örgütünü övücü nitelikteki eylemler gerçekleştirilmesi, parti hakkında ciddi soruşturmaların başlatılmasına yol açtı. Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı, bu olaylarla ilgili "suç ve suçluyu övme" ile "terör örgütü propagandası yapma" suçlarından inceleme başlattı.

Şener'in aktardığı bir diğer önemli olay ise, 27 Şubat 2024 tarihinde DEM Partili Milletvekili Çiçek Otlu'nun evine düzenlenen bir operasyon oldu. Bu operasyonda, terör örgütü üyesi olduğu iddia edilen Sıtkı Güngör'ün yakalanması ve evinde terör örgütü mensuplarının mektuplarının ele geçirilmesi, partinin terörle ilişkilendirilmesine yönelik endişeleri artırdı.

DEM Parti'nin bu tür eylemlere bulaşması, parti hakkında yapılan eleştirilerin ve kapatılma davasının meşruiyetini sorgulayanların sayısını artırdı. Bu gelişmeler, ülkedeki siyasi arenada büyük yankı uyandırdı ve DEM Parti'nin geleceği hakkında çeşitli spekülasyonlara neden oldu.

31 Mart’tan bu yana DEM Parti

Gazeteci Nedim Şener'in aktardığı bilgilere göre, terör örgütü PKK'nın siyasi uzantısı olarak görülen DEM Parti'nin, 31 Mart yerel seçimlerinden sonra Türkiye'nin bütünlüğüne karşı çeşitli girişimlerde bulunduğu belirtilmektedir. Şener'in paylaştığı bilgilere göre, DEM Partililerin bu dönemde gerçekleştirdiği girişimler arasında şu maddeler yer almaktadır:

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonu’nda, başkanlık makamında ve internet sitesindeki Türk bayrağını kaldırdılar.

Diyarbakır Bağlar Belediyesi’ne bağlı Bağcılar’daki bağ evinde terör örgütü PKK marşı eşliğinde temizlik faaliyetlerine giriştiler.

31 Mart seçimleriyle PKK/DEM Diyarbakır Bağlar Belediye Başkanı seçilen Siraç Çelik, PKK terör örgütünün yayın organına çıkarak Türkiye’de baskı ve zulüm altında oldukları yalanını söyledi.

Diyarbakır Sur Belediyesi mazbata töreni sonrası, makam odasına girildiği sırada grup içinde bulunan bir kişi Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın duvarda asılı fotoğraflarını eliyle göstererek, Kürtçe hakaret etti.

Bağlar Belediyesi PKK’lı kadın teröristler için heykel açılışı yaptı.

Mardin Belediyesi’nde İstiklal Marşı okunması önerisini reddettiler.

Tunceli Belediyesi’nin sosyal medya hesabının adı Dersim Belediyesi olarak değiştirildi

Şener, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un Diyarbakır ve Mardin'de yaşanan olaylarla ilgili mülkiye müfettişlerinin görevlendirildiğini ve soruşturma başlattığını söyleyerek "Yargıtay Başsavcılığı’nın PKK/DEM ile ilgili incelemesine Anayasa’nın 69’uncu maddesindeki “Temelli kapatılan bir parti bir başka ad altında kurulamaz” hükmü açısından da bakılacak. Henüz Anayasa Mahkemesi, HDP hakkında kapatma kararı vermemiş olsa da HDP’nin PKK terör örgütünün daha önce kapatılan partilerinin devamı olduğu biliniyor." ifadelerini kullandı.

Adı değişti, görevi değil…

Gazeteci Nedim Şener'in belirttiğine göre, PKK'ya yakın milletvekillerinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) ilk kez Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) listelerinden girdiği ve 7 Haziran 1990 tarihinde SHP'den ayrılan 11 milletvekilinin PKK'nın ilk siyasi partisi olan Halkın Emek Partisi (HEP) adlı partiyi kurduğu ifade edilmektedir. Şener'in aktardığı sonraki süreç ise şu şekildedir:

"Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 3 Temmuz 1992 tarihinde PKK’nın partisi HEP hakkında kapatma davası açtı. Bunun üzerine 19 Ekim 1992 tarihinde ÖZDEP kuruldu. Anayasa Mahkemesi, 14 Temmuz 1993 tarihinde HEP’in kapatılmasına karar verdi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 29 Ocak 1993 tarihinde HEP’in devamı olan ÖZDEP’in kapatılması için dava açtı. Bunun üzerine 7 Mayıs 1993 tarihinde Demokrasi Partisi (DEP) kuruldu. Anayasa Mahkemesi, 23 Kasım 1993 tarihinde ÖZDEP’in kapatılmasına karar verdi. DEP hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 11 Mayıs 1994 tarihinde kapatma davası açıldı. Bu kez 11 Mayıs 1994 tarihinde Halkın Demokrasi Partisi (HADEP) kuruldu. 16 Haziran 1994 tarihinde Anayasa Mahkemesi tarafından DEP’in kapatılmasına karar verildi. 29 Ocak 1999 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından HADEP’in kapatılması için dava açıldı. Bu arada 24 Ekim 1997 tarihinde Demokratik Halk Partisi (DEHAP) kuruldu. Anayasa Mahkemesi, 13 Mart 2003 tarihinde HADEP’in kapatılmasına karar verdi. DEHAP’ın kapatılması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 13 Mart 2003 tarihinde dava açılınca da 9 Kasım 2005 tarihinde DTP(Demokratik Toplum Partisi) kuruldu. DEHAP, hakkında dava süreci devam ederken 19 Kasım 2005 tarihinde fesih kararı aldı. Anayasa Mahkemesi, 11 Aralık 2009 tarihinde de DTP’nin kapatılmasına karar verdi. Süreç, 2012 yılında HDP’nin kuruluşuna kadar geldi. PKK elebaşı Öcalan’ın 18 Temmuz 2011 tarihli avukat görüşme notunda, çatı parti kongresinin en geç ekim ayında toplanması gerektiği şeklindeki talimatı üzerine, 15-16 Ekim 2011 tarihinde HDK ‘nin (Halkların Demokratik Kongresi) kuruluş kongresi gerçekleştirildi. Ardından HDK üyesi iki kişi, İçişleri Bakanlığı’na verdiği dilekçe ile PKK/HDP’li Demirtaş’ın PKK elebaşı Öcalan’ın “20 yıllık projesi” dediği HDP, 15 Ekim 2012 tarihinde resmen kuruldu. HDK’nın bileşenleri bir araya gelerek Yeşil Sol ve Gelecek Partisi adıyla 30 Ekim 2012’de faaliyete geçti."

Şener, yazısının sonunda "Yargıtay’ın incelemesini tamamlamasıyla PKK/DEM’in Hazine yardımının da durdurulması talep edilebilecek." dedi.