Pavyonda çıkıp büyük üne sahip olan şarkıcılar
Şöhret olmadan evvel pavyonda sahne alan ünlülerin pavyona dair yaşadıklarını derlediğimiz, ünlülerin geçmişine yönelik yaptığımız galeri haberimizin detayında.
Hepimizin yakından tanıdığı, severek dinlediğimiz kimi ünlülerin aslında görünenden çok farklı hayatları olduğunu biliyor muydunuz?
Ünlü olmadan önce pavyonda çalışan ünlüler kim
Öyle isimler var ki hayatlarını ve yaşadığı acıları duyunca içiniz parçalanacak. Bir çok ünlünün yokluktan geldiğini biliyoruz. Ancak kimi ünlünün şimdiki gösterişli hayatlarından epeyce uzak öyle yaşantıları olmuş ki, yaşadıklarını duyunca buralara kadar gelmenin onlar için bir mucize olduğunu düşünmeden edemiyoruz. Kimi ünlü acılarını geride bıraksa da kimileri de onca şöhrete ve gösterişe rağmen hüzün dolu kaderlerinden kurtulamamışlar maalesef. Yani anlayacağınız hiç gün yüzü görmemiş. Müslüm Gürses ve Bergen gibi yolu pavyondan geçen ünlülere gelin hep beraber bir göz atalım.
İşte görünce çok şaşıracağınız pavyonda çalışan ünlüler...
Acılarla dolu bir yaşam sürmüş adeta. Bir çay bahçesinde düzenlenen ses yarışmasına girmiş babasından gizlice ve birinci olmuş. Bu birincilikle önce pavyon kapıları açılmış kendisine. Uzun süre pavyonlarda çalışmış. Tabi bu esnada ünü öyle bir yayılmaya başlamış ki bunu hepimiz biliyoruz zaten. Tabi ünlü olduktan sonrada acıları bir türlü son bulmamış.
Bir gün Pırlanta Pavyon'a gidip şarkı söylemek istediğini söylüyor ve işe başlıyor. Bir gün İzmir'e Sezen Aksu geliyor ve Yıldız'ın çalıştığı yere gidiyor. Tuvalete giderken Sezen Aksu'yu yakalayıp "Ben sizi çok seviyorum hatta kızımın adı da Sezen" diyor. Sezen Aksu sahnedeki performansından etkilendiği Yıldız'ı İstanbul'a davet ediyor ve sonrasını biliyorsunuz.
Bir gün arkadaşının düğününde şarkı söylerken orkestra şefinin "bizimle turneye gel" teklifiyle karşılaşmış ama babasının izin vermeyeceğini de biliyormuş. Babasından habersiz pavyonlarda çalışmaya başlamış. Pavyon basılmış, üstüne bulaşıkçı kıyafetini giymiş çünkü yaşı küçük. Gel zaman git zaman Cenk Koray tarafından keşfedilmiş ve ünlülük macerası da yavaştan başlamış...
ERSAY ÜNER
Üç-dört yaşlarımda müziğe yeteneğim fark edilmiş. Babam devlet memuru, aynı zamanda da düğün salonlarında klavye çalıyor o dönem. Ama benim asıl macera 13-14 yaşlarımda başladı. Müzik yapacağım. Nerede yapacağım? Seydişehir'deyim. Küçük bir yer, müzik yapabileceğim yer belli, düğün salonları. Ama ruhum aç. Evden ufak ufak kaçmalar başladı. En sonunda da İstanbul'a geldim.Babam beni Konya'da okuyorum sanıyor ama ben Sarayburnu'nda pavyonda çalışıyorum."
İZZET YILDIZHAN
POPSTAR MEHTAP
Bir arkadaşıyla yemeğe gidiyor Mehtap. Arkadaşının ısrarı üzerine şarkı söylemeye başlıyor ve restoran sahibinin dikkatini çekiyor. O sırada hem liseyi dışarıdan bitiriyor hem de restoranda çalışmaya başlıyor. Ardından uzun bir pavyon şarkıcılığı dönemi başlıyor. Yine bir arkadaşının teşvikiyle Popstar yarışmasına giriyor ve tanınmaya başlıyor