1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, her yıl olduğu gibi bu yıl da Türkiye'de çeşitli etkinliklere sahne oldu. Ancak İstanbul'un Saraçhane semtinde yaşanan olaylar, 1 Mayıs'ın huzurunu bozan bir provokasyonla karşı karşıya kalındığını gösterdi.
CHP Lideri Özgür Özel’in "Kaba kuvvetle sağlanan iktidar gitgide sona yaklaşan iktidardır. Özgürlükleri gözettiğimizde demokratik bir ülke oluruz. Taksim'e doğru hareket ediyor olması bu halkın önemli bir kazanımdır. Umarım polisin müdahale etmediği yaralanmaların olmadığı bir gün olur. Taksim tam olarak özgür olana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. İçişleri Bakanımız güvenlik önlemlerini gerekçe sundu ne yazık ki. Siz polisle Taksim'i koruyorsanız sizin egemenliğiniz polis egemenliğine bağlıdır. Bu vakitten sonra da içişleri Bakanı ile bir şey konuşmaya gerek yok." açıklamasının ardından İstanbul'da toplanan bazı sol örgütler, Taksim'e yürümek için harekete geçti. Ancak İçişleri Bakanlığı'nın önceden yaptığı açıklamalarda belirttiği gibi, Taksim Meydanı'nda kutlama yapılmasına izin verilmemişti. Bunun üzerine Saraçhane'de toplanan CHP, DEM, DİSK ve KESK gibi sol örgütler, yasağa rağmen Taksim'e yürümeye çalıştı. >Ancak polis ekipleri, yürüyüşe izin verilmeyeceğini belirtti ve gruplara dağılmaları yönünde uyarılarda bulundu. Bu uyarılara rağmen kalabalık grup, polise taş ve sopalarla saldırdı. Polisin biber gazı kullanarak müdahale etmesiyle olaylar daha da büyüdü.
Saraçhane’de son dakika
Özgür Özel, Saraçhane önünde işçilerin 1 Mayıs'ını kutlayarak şu açıklamayı yaptı:
“Yanlışlarından vazgeçmiyorlar! Saraçhane demokrasiye ne geniş vurgunun yapıldığı yerdir. Bu insanlar devletine saygılı insanlardır. Ama devletin televizyonu, valisi hakimi milletin karşısına dikilirse millet kazanır. Milletle devlet karşı karşıya gelirse millet kazanır. Biz örgütümüz Saraçhane'ye çağırdık. Hedef Taksim meydanıdır. Taksim'i 2010'ların başında halka açıp billboardlarla övünç meselesi haline getirenler şimdi utanç meselesi haline getirdi. Şimdi çıkıp 'Taksim miting alanı değildir' diyorlar. 2012'de Taksim'i 1 Mayıs'a açıp bunu övünç meselesi yapanlar şimdi bu utancı yaşatıyorlar. Geçen sene bir tartışma vardı. Taksim gösteri meydanı değildir diyorlardı. Emekçiler de çıkarız diyordu. Böyle bir çatışma varsa mahkemeye başvurulur. Bir mahkeme kararı var. Dün grupta okudum. 2023 Aralık ayında AYM, 'Türk milleti adına' başlığıyla yazarak, Taksim'de isteyen herkes bulunabilir diye karar verdi. Anayasa Mahkemesi herkes için bağlayıcıdır emekçiler içindir. Bundan sonra da kimseyi yürütmüyorsanız bu anayasa suçudur. Bugünkü inat, güç aldığı anayasayı inkar etmektir. Ekrem Başkanımız, tüm başkanlarımız inanılmaz emek verdi. Müzakere ediyoruz çağrı yapıyoruz ama yanlışlarından vazgeçmiyorlar.
Bariyerleri ortadan kaldıracak olan işçilerin sendikalaşmasıdır!
Sembolik olarak 1977 sendikasız işçiyle buraya geldik. 12 Eylül darbesi, solu, sendikaları, siyaseti ezdi. Sendikalar anayasal hakkınızdır, sendikalarda örgütlenin. CHP iktidar olduğunda işçilerin sendikalaşması önünde hiçbir engel kalmayacak. Bariyerleri ortadan kaldıracak olan da işçilerin sendikalı olmasıdır. Bayramların bayram gibi kutlanacağı gündeler yakındır. Taksim bugün olmazsa yarın özgürleşir. Taksim emeğindir, emeğindir.
Polise çağrı!
Polislerimize sesleniyorum, Buradaki emekçiler sizi düşman görmüyor. Buradaki emekçiler ne marijinal ne de yasa dışıdır. Size verilen kanunsuz emirlerle işçilerin yaralanmasına, zarar görmesine izin vermeyin. Buradaki herkes bu ülkenin evlatlarıdır, kardeştir. Bizim tek isteğimiz bayramın bayram gibi kutlanması. Biz çatışma olsun, emekçiler yaralansın biber gazı sıkılsın istemeyiz. Biz kimseyi suç işlememeye davet ediyoruz. Bu toplanma ve irade çok büyük bir kazanımdır. Yaşasın 1 Mayıs. Yaşasın Türkiye ve dünya işçi sınıfının mücadelesi."
Özel’in açıklamalarının ardından gerçekleşen Saraçhane'deki bu provokatif saldırı, 1 Mayıs'ın geleneksel kutlama havasını bozdu ve güvenlik güçleri ile göstericiler arasında gergin anların yaşanmasına neden oldu. İstanbul'da geniş güvenlik önlemleri alınmış olmasına rağmen, bu tür provokatif eylemlerle karşılaşılması endişe verici bir durum olarak değerlendirildi.
İçişleri Bakanlığı'nın 1 Mayıs için alınan tedbirlerle ilgili daha önceden yapmış olduğu açıklamalarda, halkın huzur ve güvenliğinin sağlanması için gerekli tüm önlemlerin alındığı vurgulanmıştı. Ancak yaşanan olaylar, bazı grupların bu önlemlere rağmen provokatif eylemlerde bulunabileceğini gösterdi.
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nün, barışçıl bir şekilde kutlanması ve işçi haklarının daha iyi bir gelecek için vurgulanması gerektiği açık bir şekilde belirtilirken, şiddet ve provokasyonun kabul edilemez olduğu vurgulanıyor.