Neşet Ertaş kimdir?
Büyük halk ozanlarından olan Neşet Ertaş'ın Kırşehir'de bulunan heykeline büyük saygısızlık yapıldı. Peki, Bozkırın Tezenesi olarak da tanınan Neşet Ertaş neden ve ne zaman vefat etti? Neşet Ertaş türküleri nelerdir?
Bozkırın Tezenesi lakabı ile de tanınan, türküleri ve bozlaklarıyla Anadolu Toprakları'nın unutulmaz sanatçılarından biri olan Neşet Ertaş ölüm yıldönümünde sevenleri tarafından anılıyor. Usta sanatçının sevenleri ve kendisini yeni tanıyan genç kuşak ise Neşet Ertaş nereli, kaç yılında ve kaç yaşında vefat etti gibi sorulara cevaplar aramakta.
Son olarak Neşet Ertaş'ın Kırşehir'deki heykeline büyük bir saygısızlık yapıldı. Bu durum büyük tepki topladı. İşte detaylar...
Kimdir?
1938 senesi içerisinde Kırtıllar Köyü, Akpınar, Kırşehir'de dünyaya gelen Neşet Ertaş; 1950'li yıllardan itibaren yapmış olduğu plaklar ile birlikte özellikle Orta Anadolu türkülerini ve bozlakları kayıt altına almıştır. 1960'lı yılların başından itibaren bizzat kendisinin yazmış olduğu türkülere ses vermiştir. "Garip" mahlasını türkülerinde kullanmayı tercih etmiş başarılı sanatçı 1970'li yıllarda türküleri Türkiye'de mevut yılların birçok sanatçısı tarafından yorum yapılmış ve çok popüler bir hal almıştır. 2009 senesinde UNESCO'nun Yaşayan İnsan Hazineleri envanterine girmeye de değer görülmüştür.
Hayat hikayesi
12 yaşındayken annesi Döne'yi kaybeden Ertaş, Babası ve kardeşleri ile bir vakitliğine göçebe bir hayat yaşamak durumunda kalmıştır. Babası Muharrem Ertaş, İç Anadolu Bölgesi'nde bulunan Yozgat'ın Kırıksoku köyünden olan "Arzu" ismine sahip bir hanım ile ikinci evliliğini gerçekleştirmiş ve bir süre de onun köyünde yaşamışlardır; sonraki dönemlerde Yozgat'ın Yerköy ilçesine yaşamaya başladılar. Kırşehir, Yozgat ve sonrasında iki yıl Kırıkkale'de yaşamlarına devam ettiler. Neşet Ertaş, ilkokula gittiği bu dönem öncesinde keman, sonrasında da bağlama çalmayı öğrenmiştir. Babası Muharrem Ertaş ile birlikte yaşadığı yörenin düğünlerinde sazı ile türkülere nefes vermiş Neşet Ertaş, etkilendiği tek ismin babası Muharrem Ertaş olduğunu ifade etmiştir. Ertaş, bu olayı şu sözleri ile belirtmiştir: "Babamla ben aynı ruhun insanlarıyız."
Vefatı
25 Eylül 2012'de İzmir şehrinde tedavi gördüğü hastane içerisinde ileri evrede prostat kanseri sebebiyle yaşamını kaybetmiştir. Cenazesi Kırşehir Bağbaşı Mezarlığı içerisinde babası Muharrem Ertaş'ın mezarının yanına defnedilmiştir. Mezar taşı üstünde "Sakin ol ha, insanoğlu. İncitme canı, her can bir kalp, Hakk'a bağlı. İncitme canı, incitme." sözleri yer almaktadır.